28
Yorum
41
Beğeni
5,0
Puan
1550
Okunma

Ölünceye doyamam, doyamam kucağına
Bebek gibi sırtına sarınmayı özledim
Yufkam gönül sacında sıcağı sıcağına
Sevgini katık edip dürünmeyi özledim
Daha görmemiş gözüm Hanya’yı ve Konya’yı
Şefkatin bellemişim şu koskoca dünyayı
Gezmelere gidince bir şişe kolonyayı
Kafadan boca edip sürünmeyi özledim
Yalan değil birlikte dağlar devirdiğimiz
Tarlalarda bitmeyen savaşa girdiğimiz!
Gözümde tüter hâlâ … çember çevirdiğimiz
Akşam karanlığına görünmeyi özledim!
Pınar gibi çağıldar ezgilerin dupduru
Gözyaşının mabedi gamzelerin çukuru
Bir yaz günü ansızın bastırınca yağmuru
Kanadının altında korunmayı özledim
Harman zamanı dövüp günlerin gündüzünü
Göver kapladığında şu ovanın düzünü
Üzerime çekerek yıldızlı gökyüzünü
Geceleri çayırda bürünmeyi özledim
Babamla birlik altı, nenemle yedi çocuk
Kışın diz boyu çamur üstümüz sumbulsucuk
Yazın küllük sıpası… silkelenip az buçuk
Düzenli suyla yünüp arınmayı özledim
Uzandığın şu yerde seninle olmak için
Huzurunda ebedî huzuru bulmak için
Daha dönmemek üzre yanında kalmak için
Bastığın topraklara serinmeyi özledim
01.10.2017
Salih ERDEM
Yünmek: Yıkanmak
Düzenli su: küllü su
5.0
97% (29)
4.0
3% (1)