18
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2098
Okunma

kaybolmuşluğumun koynunda, çorak kandiller
aydınlatıyor beni...
lüks aydınlıklar yok orada
bir ben
bir benim yalnızlığım
yalnızlığımdaki boş sayfaları dolduruyorum,
boşluğa yazılan, yazılar gibi
okunamayan sözlerim bağırıyor
enkazlarım, haykırışlarda kucaklıyor
dağlar yıkılıyor, noktalar koyamıyorum
virgüllerle savaş verirken
soru işaretleri en büyük ihanet oluyor
ünlemler kavurmakta, soğuktan donmak üzereyim
bir kaya görsem tutunabilsem ama nafile...
bu olsa olsa çöllerde serap görmeye benzer
kendi ülkemi kuruyorum düşlerde
patron ben,işçi yok, terfi etmiş hepsi
kanuni sultan süleyman gibiyim
tahtımın başında, hüküm verip, kararlar çıkarıyorum
kendimin efendisi olmak, güzel bir şey olmalı...
bütün kafes kuşlarını azat ediyorum
bir palyaço boynu bükük, gülücükleri donmuş
o hiç bir şeyden pay istemiyor inatla...
bir beyaz güvercin avuçlarımda
onuda yazdığım nameleri sana okutsun diye
uçuruyorum, uçmanın, uçurtmanın zevkini yaşıyorum
ama anlıyorum ki sabahında, gördüğüm yalnızca tatlı bir düşmüş...
2005
ayşe yayman