1
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
876
Okunma

) Yağmurca: Halk dilinde Alageyik ya da dağ keçisi
BAŞKA BİR EL BU YARAYI SARAMAZ
Başka bir el bu yarayı saramaz
Baksa kâlbe giden yolu göremez
Yağmur dolu yağsa böyle vuramaz
Açtığın yarayı sar da öyle git!
Bu ayrılık beni zaten öldürür
Günden güne benzim betim soldurur
Boşalsa kadehim senle doldurur
Gel beni son defa gör de öyle git!
Unutamam asla ceylan gözlümü
Yağmurca gözümde yaşın süzümü
Dağı mı sorarsın yoksa düzü mü
Karabulutları gör de öyle git!
Dağ ceylanım dönüp ardına bakma
Görünme gözüme, yoluma çıkma
Kâlpten vurulmuşum bir daha yıkma
Ya sar beni ya da vur da öyle git!
Aktaş gözünden yaş durmadan akar
Eksilmez başından duman ile kar
Gelir mi dağlara sensiz ilkbahar
Gider iken dön bir, dur da öyle git!
Şaban AKTAŞ
02.08.2017 - 08.32
() Yağmurca : Halk dilinde Alageyik ya da dağ keçisi.
YÂD ELİ VAR YA DELİ VAR
Mor dağlarda bir deli var
Başında kavak yeli var
Dal kırmadan geçer sanma
Her aşkın bir bedeli var
Eser bazı sabah yeli
Dağılır saçının teli
Yok gönlümün gonca gülü
Bülbülün dudu dili var
Kendimi dinledim sustum
Yel estikçe tele küstüm
Yanardağdan ateş kustum
Gözümde sevda seli var
Sana ne desem bil ki az
Bu son desem o ilki az
Kış bitmeden gelmez ki yaz
Aşkın çağla/yan dili var
Döner devran tıkır tıkır
Her şey var Allaha şükür
Kâlp sen yoksun ondan fakir
Yâd eli var ya deli var
Şaban AKTAŞ
02.08.2017 - 11.37
Fotoğraf: Şaban Aktaş
YAĞMURCA
Güllük Dağı yaban gülleri açar
Sarp yamaçlarından bir ceylan geçer
Gözlerin gözüme yağmurca düşer
Bakışı gönlüme düş olan sensin!
Sürmeli gözlerin yağmurca durur
Ardından dağları sis duman bürür
Aşk kâlbi kurşunsuz göz ile vurur
Gözleri gözüme yaş d/ olan sensin
Ahu ceylan o dağlarda işin ne
Takıldım zülfüne düştüm peşine
Bu can kurban ak gerdanda döşüne
Gözleri gönlüme eş olan sensin
Aktaş sensiz ekmek aş da yiyemez
Başkasına gülüm aşkım diyemez
Sensiz hiçbir ele kaçıp gidemez
Hasreti bağrıma taş olan sensin
Şaban AKTAŞ
02.08.2017
() Antalya’da Termessos Milli Parkı içindeki dağ, Antik Solimos dağı 1650 m.
(
YALIN SÖZLER
Gönülden sevenin sözleri yalın
İnce sesiz yağan karlar gibidir
Zülfünün telleri bam teli kalın
Göğsünde ay gerdan parlar gibidir
Senle dağ başında bir bulut olsam
Esen yelde yaban gülleri bulsam
Bülbülle ağlayıp gül ile gülsem
Aşk sende gül bahar dallar gibidir
Sen bende çok derin izler bıraktın
Gözle görülmeyen gizler bıraktın
Kâlbe esrarengiz duygular çaktın
Beynimde şimşekler parlar gibidir
Şaban AKTAŞ
31.08.2017
AŞK BENİ İKİYE KATLAR
Dinamit bu; "Güm!" der patlar
Kâlp, "Bu gelen kim?!" der patlar
Bakma kâlbim darmadağın
Aşk beni ikiye katlar!
Dikiş tutmaz kâlbim sökük
Gözüm yaşlı boynum bükük
Yaşlanmışım kırık dökük
Aşk beni ikiye katlar
Kıyı serin engin derin
Akdeniz elâ gözlerin
Efil efil zülüflerin
Aşk beni ikiye katlar
Billur damla su gibisin
Gülün kokusu gibisin
Bir kış uykusu gibisin
Aşkı başka kim ispatlar?!
ÇOK TUZLU
Akdenizin çok tuzu var
Öyleyse bir de kızı var;
Antalya’da bir kız sevdim
Gözümde hâlâ gözü var
Gözler deniz kestanesi
En sıcak en dostanesi
Kâlbim yanık hastanesi
İçimde deniz kızı var
Kirpikleri diken diken
Gönül acısını çeken
Ay yüzünü suya döken
Yakamozlu bir sızı var
Ay aynadan ırak gibi
Kaşı hilâl, orak gibi
Venüs ile bayrak gibi
Gözde deniz yıldızı var
Yok bu aşka başka emsal
Dalga dalga köpük kumsal
Ne bir rüyâ ne de masal
Gözün der/ya çok tuzu var?!
Aktaş gönlün gül deryası
Sanma gönül macerası
Aşkın yüce en âlâsı
Güneşi delen közü var!..
Şaban Aktaş
03.02.2017 - 09.08
() Antalya’da Yat Limanı’nda mendireğin üst tarafında denize bakan falezlerin olduğu yer Yanık Hastane olarak adlandırılır, eski Antalyalılar bilir. ( Mermerli Parkının üst tarafı)
ZAKKUM GÜLLERİ
Zakkum gülüm pembe beyaz
Çok ağılı geçti o yaz
Sen gittiğin yıldan beri
Ne ağrım dindi ne poyraz
Mor dağlara karlar yağar
Zakkum çiçek ağı sağar
Dinmeyen kâlp ağrısı var
Ne hasret bitti ne o yaz!
Sevdan ile coşan ırmak
Dağdan dağa aşan ırmak
Ne kadar zor seni bulmak
Ne yağmur dindi ne ayaz!
Zakkum gülüm zehir zıkkım
İnan sensiz candan bıktım
Zehir küpü oldum çıktım
Aşk bir Ağrı d/ağıdır yaz!
Aktaş bu da gelir geçer
Aşk ağılı gülü seçer
Gülü seven güneş içer
Aşk en sıcak ateştir yaz!
Şaban AKTAŞ
03.08.2017 - 08.18
KAV ÇAKMAK
Aralayıp zamanın perdesini
Penceresinde, çok değil,
Ne var ne yok görmek gerek
Yarım yüzyıl öncesinde...
Köylerde mahrumiyet vardı
Yoksulduk, parasız pulsuz
Yataksız yorgansız çulsuz
Olanaksızlıklar içerisindeydik
Muhtaçtık tek bir kibrit çöpüne!
Yalnız tütün için değil
Yemek yapsın diye
Ateş yakmak için dedemin
Kava çakmak çaktığı günleri bilirim.
Bunlar şimdi size masal
Değerini bilin çocuklar
Ateş, yediğiniz ekmek
İçtiğiniz su kadar kutsal!..
Ateş olmasaydı düşünün
Yemeği nasıl yapardık
Yapamazdık, aç yatar aç kalkardık!..
Şaban Aktaş
02.08.2017
İLHAM POSTASI
Uçup gitse de güvercin
Göz göze iç içe perçin
Odur senin esin perin
Gönül gözün, büyükelçin!
Şaban AKTAŞ
02.08.2017
DİYET
Neye mal oldu bir bilsen
Seni benden almaları;
Bir çuval inciri döktük
Sirke yaptık elmaları!
Yanağında yasak elma
Düşe dal koynuma dalma
Cehennemde yanıp kalma
Yeme yasak elmaları!
Yazık oldu al elmaya
Gövdesinde dal olmaya
Dal ayıran yol bulmaya
Haram etti gülmeleri!
Gittin geri dönüşün yok
Yanar kâlbim sönüşün yok
Saplandı sineme bir ok
Budur canım almaları!..
Aşkı haram edip bana
Kapattılar bir zindana
İbret olsun tüm cihana
Ferhat’ın dağ delmeleri
Aktaş başı dertli ozan
Kâlbi ateş kaynar kazan
Yok mu hiç başı boş gezen;
Nedir çöle salmaları?!
Şaban Aktaş
02.08.2017
ÖKÜZ
Ne eriyen kara bakmış ne de buza
Binboğa dağlarından inmiş düze
Ne iliştiyse yolunda gözüne güzel
Sağ eliyle takmış sol boynuza
Marifetimdir diyor; öküze bak öküze!
Tozu dumana katmış düzlüğü
Bin boğaya bedel öküzlüğü!
Şaban Aktaş
02.08.2017 - 09.27