3
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
712
Okunma
HİÇ KİMSE ÜŞÜMESİN -37
( Ve Kar ve Ayaz ve Soğuk )
Yağarken inceden inceye bir kar
Bir çocuk sesi, sanki günü yırtar
Bir çocuk düşünün çok derinden
Bir çocuk yokluktan soğuktan ağlar
Küçüklüğüm gelir aklıma gençlik
Soğuk da geceden sabaha geçtik
Sabahı zor ettiğim o zor yıllar
Hep zorluğu, biz mi kendimiz seçtik
Yıkık dökük inşatlarda yatarak
Dursun Abimden destekler alarak
Abim ve Gazi Çelik Dost yürekler
Nankörlük yapmam bunu unutarak
Bana refakat eden Abim ve Gazi
Rabbim hiç Muhtaç koymasın hem sizi
Çoğu zaman tek başına gezdiğim
Unutamam can sızlatan geceleri
Gelir akla karlı buz gibi yıllar
Sonra şehri ayaza çeker karlar
Soğuğuna inat, bu soğuk şehre
Akşamdan, sabahlar beklenen banklar
Donma derecesi sabah ayazı
Ayazda özlediniz mi siz yazı
Çocuk gibi sevinirdim güneşe
Çoğu zarar yarardır belki azı
Bir çorba param olsa dediniz mi?
Soğuk ne, sıcak ne görüp bildiniz mi?
Mermi gibi saplanırken o soğuk
Sabahı Özlemle hiç beklediniz mi?
Isınsın her yan, sayıkladınız mı?
Canlı rüyaya ayakta daldınız mı ?
Bakarsın evlerde ışıklar yanar
Işıklara sizler hayran kaldınız mı?
iliklere işler sanki hep ayaz
Hangi çocuk, genç değildir az haylaz
Çocuk gibi sevindiğim o günler
Kan akar delice, yerinde durmaz
Her araba geçişinde rüzgâr vurur
İnsanın sanki damarları kurur
Bilir misiniz üşüyen insanı?
Vakitler sanki onun için durur
Kaç saat soğuk, kaç saatler aç
Kaldınız mı hiç ağrı var yok ilaç
Bilir misiniz? ne hale getirir
Boşa attığını görürsün kulaç
Yolda sizi yürürken yıkar ayaz
Sanki herkeste biraz kin ve niyaz
Evden yakında ama çok uzakta
Görür gözünse sadece kar beyaz
Bir kez daha düşünün kar yağışında
Mideniz ve cüzdanın tokluğunda
Düş de gör bak insanda neredesin
Var olup ta düşmenin yokluğunda
Nerde ne değerde hangi aralıkta
Düşmede görme en iyisi darlıkta
Düşersen ortada kalmaz sahte dost
Kalmaz hiçbir Dostta ve arkadaşta
Sevmediğim soğuklara nefretim
Dürüstlüğüm oldu benim servetim
Küfürbazını düzeltin bu şehrin
Atalarım benim daim nimetim
Yıkılsın azgınlık yok olsun küfür
Ve kar ve ayaz ve soğuksa mühür
Kırılası ayazın, kırılası soğuğun
Rüzgar ayazını hep yavaş üfür
Neyleyim güzel olanı sevmişim
Doğum yerim bu şehri çok sevmişim
Ey garip şehirim sen hiç üzülme
Küçük yaşta neler neler bilmişim
Üşümesin ne büyük ne çocuğun
Can sızlatma, üşütmesin soğuğun
Ey garip şehir sen nerde ben nerde
Acısını hissettirme yokluğun
Isınmak için koynuna sokmasın
Hiçbir çocuk ve genç hiç yok olmasın
Ne Ana, Ne Baba, Ne evlat, kardeş
Soğukta titreyip donup solmasın
Donmasın Ne büyüğün ne çocuğun
Üşümek, çağrısı belki yokluğun
Varsa varsa bir kazağın çıkarda
Üşüyene ver varsa bir gocuğun
CAKSU 10/11-02.2015/Düzenleme 29/02.07.2017
Not:Belki Mevsim uygun düşmedi ama şiiri bir yenilemek gerekti.
5.0
100% (3)