1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
748
Okunma

Her soruya var bin hakkın, çocuksun sen ermez aklın,
Kaçtım diye gülüm senden, sevmiyorum sanma sakın!
Canım benim, gonca gülüm, dört yapraklı yonca gülüm
Sana bana bunca zulüm, kasıtlıdır sanma sakın!
Senin önde gidenin var, olmaz pek çok nedeni var
Aşk ise bu, bedeli nâr, ödeyemem sanma sakın!
Yanıp yanıp dönsem küle, derdim yine gelmez dile
Göreme’den ölsem bile, yanmam daha sanma sakın!
Gerçeğini bil isterim, yalan değil bil hislerim,
Göğsümde bülbül beslerim, gülüm diye kanma sakın!
(Kafeste bülbül beslerim; göğsümde gül sanma sakın!)
Yağmur gibi gözyaşları, söker bağrımdan taşları
Uçup giden güz kuşları, dönmez ise yanma sakın!
Gece gündüz düşündeyim, ahu maral peşindeyim
Tam bir açmaz içindeyim, zalim avcı sanma sakın!
Kal desem de birdir bana, git desem de birdir bana
Ayrılık zehirdir cana, panzehirdir sanma sakın!
Sen gidersin ahtım kalır, benim kara bahtım kalır
Kâlpte boş bir tahtım kalır, unutttum; inanma sakın!
Aşkın türlü halleri var, dikenli gül dalları var,
Arşa çıkan yolları var, Hakkı bilmem sanma sakın!
En az seni senin kadar, yetmez inan dahası var
Kâlbime kainat sığar, aşkım küçük sanma sakın!
Küçük olan yaşın idi, aklı çelen başın idi,
Kâlbi delen kaşın idi, göz can almaz sanma sakın!
Akıl uçtu mantık yitti, Sen Onyedi ben Kırkiki
Bize yakışır mıydı ki, melek olsam kanma sakın!
Dile düşüp yanma sakın!
Yanılıp şaşınca beşer, kar mı yağar, çığ mı düşer,
Aşk bir deprem aklın şaşar, dara düştüm sanma sakın!
Gelip geçse de dört mevsim, geçmek bilmez ki hevesim
Gönlüme astığın resim, çivisizdir sanma sakın!
Yüzün ölümsüz eserdi, acımı tek yel keserdi,
Külümü yoluna serdi, yel kesilir sanma sakın!
Rüzgâr gibi gelip geçtim, sevdayla sel olup geçtim,
Gözlerine dalıp geçtim, çölde serap sanma sakın!
Aktaş bugün zakkum kokla, gülünü yarına sakla,
Kâlbinde ağılı okla, çok yaşarsın sanma sakın!
Şaban Aktaş
22.07.2017 - 19.38