0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
903
Okunma

Çocuktu.
Amma, özlediği güzelliği bilecek yaştaydı.
Durdu onlara baktı.
Gördükleri karşısında şaşkındı.
O güne kadar görmediği, güzel bir tablonun etkisi altına girmiş.
Şaşırmıştı!
Gördüğü güzellik,
Mutluluk saçıyordu, ışık saçıyordu etrafına.
Aşkın, tatlı dilin, en güzelini yansıtıyordu bakanlara.
Bu güzellik karşısında Mehmet şaşırmıştı bakakalmıştı.
Kıskandı.
Taş kesildi, olduğu yerde baktı, baktı.
Düşünüyordu.
Bir kendilerini bir’ de onları, düşünüyordu.
Çocukça bir tavır takınmıştı, belki’ de içinden kızıyordu.
Belki’ de o,
Yüzünün hiç gülmediğini hatırlamıştı.
Şaşkın, şaşkın durdu baktı.
Sonra o,
Birden tarlanın içinde hızla koşmaya başladı.
İzbe bir noktada, durdu.
Kimsenin göremeyeceğini sandığı bu yerde, ağlamaya başladı.
Hıçkırıyordu.
Gözlerinden, oluk, oluk yaşlar akıyordu.
Belli’ ki gözlerinin önünde bazı kötü olayların görüntüsü vardı.
O küçük adam o gün!
Sanırım.
Gördüklerine değil, yaşadıklarına ağlıyordu.
11 Tem. 17
Ahmet Yüksel Şanlı er