0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
722
Okunma
Ey benim sevdiğim ey hublar şahı
Varımı vareden ele benzersin
Sevda sabahının seher vaktinde
Ilgıt ılgıt esen yele benzersin
Kaldır başın didarını göreyim
Varıp yüzüm dizlerine süreyim
Bir sönmez ateşte yanar yüreğim
Odumdan savrulan küle benzersin
Ateş-i aşkına düşürdün beni
Dumansız ateşte pişirdin beni
Kaynatıp kabımdan taşırdın beni
Beni derya eden sele benzersin
Çoktan beri terk-i beden olmuşum
Aydınlıktan karanlığa dolmuşum
Pek vakitsiz sararmışım solmuşum
Sen bağımda açan güle benzersin
Parlıyor günyüzün sanki ay gibi
Salınır geçersin yılkı tay gibi
Kızarmış yanağın zülfün yay gibi
Şekere şerbete bala benzersin
Düşürme alnına zülfün telini
Yadlara sardırma ince belini
Gel elim üstünden alma elini
Bedenim içinde sola benzersin
Ağ göğsün üstünde bade-i Kevser
Şule-i cemâlin nefesim keser
Kalmadı ki bende ne akıl ne ser
Sır içinde sırlı hâle benzersin
Uzanmasın sana yadların eli
Yoksa durmaz akar gözümün seli
Emrah Mecnun gibi divane deli
Dertli dolaştığım çöle benzersin
1 Nisan 2017-Cumartesi