Biliyormusun,hayatım
Yılların yorgunluğu var üzerimde
Uyumak istiyorum,bir daha uyanmacasına
Her şey üşüdü içimde birtanem
Ne hayata değdi ellerim
Ne de ölümün gizlerine...
Dönüp bakınca geriye
Ardım sıra geliyor yaşanmışlıklar
Öyleki'bir pazar sabahında

Bir çıkmaz sokağa vurdum adımlarımı
Döktüm bağrımdaki en mahrem sırlarımı
Yüzüme vurdu bir takat gib
İçime düştü gece karalığı üşüdüm.
Uyumak istiyorum,bir daha uyanmamacasına

Hayatın sırtıma vurduğu
Artık dertlerim var yalnızlığından kalan
Yaşıma ters orantı bir kavga içimde
Anlıyormusun beni (hayatım)
Biraz sonra yağmurlar inecek bu şehre
Ve ben faili mecbul olacağım yine
Sel vuracak ömrüme(küçüğüm)
Her şeyi götürecek ardından.
Islak gözlerimle geldi düş sancım
Yokluğunun emareleri çöktü omuzlarıma
Yine vakit hüzne dalma vaktidir
Sakinleşmemiş yaralarımdan
Çaldığım kanlarla geldim sana
Ömrümü yıkan sancılar ile
Nasıl düşerim yüreğine(pamuk şekerim
Bir ömre sığar mı bunca yalnızlık?
Şimdi bir kabus olan düşlerim var
Ve birazdan düşer bir gecenin karasına.
İçimdeki bu çığlık ne zaman kesilir
Gözlerime mi vurdu hazan
Ne olur bir şey de,küçüğüm
Kabulümdür senden gelen her söze
Gönlüme bir merhem sür; küçüğüm!
Sarhoş yürüyüşlerime yol ol
Hatıralarıma düşen isim sen ol
Şimdi susma vaktidir
Gidişindir adına yeminler ettiğim
Bitişimdir
Içimdeki suskunu terk edişim
Sensiz düşlere kanmayışım.
Korkuma bürünür asi yalnızlığın
Ve ben,ben küçüğüm
Bıraktığın yerdeyim…
Elimde telefon,gözlerim ekranda
Bir kaç cümle yazmanı bekleyeceğim
Y.szgn