ŞEHİT SAVCI

Otuz bir Mart iki bin on beş yılı
O gün; tüm Anadolu hüzün dolu
Beş kurşunla savcımız şehit oldu
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

Arkadaştan çaya davet aldı
Savcı; abdest alıp namaz kıldı
İki terörist, odasına daldı
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

İçeri girişleri kasıtlıydı
Verdikleri süre kısıtlıydı
Dertleri; Berkin Elvan dosyasıydı
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

O anda elektrikler kesildi
Öldüğü an; eşince hissedildi
Bir gece önce “Son Mektup” izlendi
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

Babası; “Biz inanmış insanlarız”!
Takdir böyleymiş; tevekkül kılarız!
Derdi içe gömer; şükre dalarız!
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

Üç ayrı yerde şehitlik diledi!
“Kabe ve Eyüp sultan” ilki idi!
En son; “Son Mektup-Çanakkale” idi
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

“Eyüp Sultan’a” gömülmek istedi!
Arkadaşı; burası çok dar dedi!
O da; şehit olursak olur dedi!
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

“Eyüp Sultan’a” girdi tohum oldu!
Şehitlik mirasında zafer buldu!
O, duası kabul olan bir kuldu!
Şehit savcı; “Mehmet Selim Kiraz”
Allah’ım; bize de şehitliği yaz.

SAMETTİN ŞENKAYA
(KUL SAMİ)