Genç Behçet Cantürk’e Sevgilerimle

Gittim buza kesmiş Diyarbakır,
Kaldırımlar sokaklar camdan buz,
Ağaç dallarında salkım salkım kar,
Cümle hayvanlar kaçmış jilet gibi ayazdan,
Faili belliler payitahtında oy havar…

Verilmiş bilgi emek sabır cesaret,
Aydınlık yürekleri taçlandıran hareket,
Nakış nakış işlenmiş zincirsiz vahşet,
Hawara Licê (Lice’nin Feryadı) belgeselinde,
Serilmiş ortaya kan kusturan esaret…

Yüzlerce gazeteci yazar aydınlar,
Acıları yürekten duyan saygınlar,
Davetliyiz “Lice’nin Feryadı” galasına,
Ortağız Lice’nin kanayan yarasına,
Vahşetin resmi düştü tarih sayfasına…

Dostluğun ateşiyle ısındı konuklar,
Farklı diller dinler cinsiyetler uyruklar,
Atılan insanlık cumhuriyetinin temeliydi,
Barış kardeşlik güzel yüreklerin emeliydi,
Farklılıklarımız sevgi saygı görmeliydi…

Aydınlık güzel yüzünden gözlerinden,
Saygı akan pırıl pırıl bir genç,
Delikanlı efendi yiğit mert,
Dedesini andırıyor Behçet,
Mazlumların babası dedesini…

Karanlık günlerde mertlik çekildi kızağa,
Behçet Cantürk kahpece düşürüldü tuzağa,
Vuruldu Lice’nin yiğit korkusuz evladı,
Sarsıldı dağ taş yürekler kan ağladı,
Kimse sanmasın acılar kabuk bağladı…