VARSAKLAR -2-
Haddini aşana haddin bildirir
Verir ayarsıza ayar varsaklar
Tebessüm ederek güler güldürür
Her yanı neşeye boyar varsaklar

Aşar sarp dağları bulur yolunu
Gülü koklar incitmeden dalını
Kabul etmez bir namerdin balını
Merdin soğanıyla doyar varsaklar

Çalışır rızkının peşinde koşar
Kimi hasret çeker gurbete yaşar
Seher vakti kalkar yollara düşer
Çeker gider diyar diyar varsaklar

Kışın ortasında yazda baharda
Mevlam kimseleri koymasın zorda
Bir karınca kalmış deseler darda
Yüreğinde sızı duyar varsaklar

Yazın dağda ne hoş olur köremez
Çobanları köremezsiz duramaz
Gözü toktur fazla bir şey aramaz
Bazlamayı köze dayar varsaklar

Dağdan dağa bir birine seslenir
Yağmur yağar sırılsıklam ıslanır
Düğüne bayrama gider süslenir
Kara şalvarını giyer varsaklar

Akıl almaz işler başa gelince
Milli duyguları coşa gelince
Helede mesele vatan olunca
Canını ortaya koyar varsaklar

Gül dalıdır bülbüllerin konduğu
Muhabbettir birbirine sunduğu
Sanatkardır yapar çeyiz sandığı
İşler nakış nakış oyar Varsaklar

Kekik kokar yiğitlerin kekili
Bağlarında gül karanfil ekili
Kimi vali kimi millet vekili
İrfan meclisine uyar varsaklar

Bir bir yazdım yüreğimden geleni
Dert bölüşek gel dolanı dolanı
İçi başka dışı başka olanı
Yırtar maskesini soyar varsaklar

Duruşuyla hayran eder çoğunu
Böler dostlarıyla varı yoğunu
Korur kollar ormanını dağını
Her dalını nimet sayar varsaklar

ŞENER”im yaylalı yada ovalı
Söyler türküsünü çalar kavalı
Bol bol oksijenli temiz havalı
Kırda sürüsünü yayar varsaklar
AHMET ŞENER