0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1110
Okunma

Havar çığlığı devirir geceyi
kurşun sesi misali
ölüm emrine uymadan saplanır sol yanına
buz kesiği yaralar kanar
gecenin sessizliğinde
Bekleyenler var
göz kapakları hükümsüz
riayetsiz
geceye çalmış alın yazgıları
bu bir sefalet değil
tövbe etmiş bir özlemdir uykusuz.
Küfrün üstüne kırıldım, sözdüm sustum
Ağladım, yüreğimi büküp
Yalnızlığıma adını verdim
sevdiğim dağlarımın utangaç çiçeği;
gülüşürken türküler
Zamanın korkunç ağzında
Yüreğinden habersiz kalsın yüreğimdeki ağrı.
Üşüyorum;
ve özlemin hecesine takılıyor hasretim
Yaprağımdan
vedasız bir kırılmışlık taşıyorum vedalara.
Yolun yarısında daha,
Kabuğundan azad ettim yaramı
Sardım sarmaladım rüzgarın huysuzluğunu
Bir gece ansızın
Şiirsiz uyanışın denizi yaktığını gördüm
Suskunluğumun kara ve derin yarasıydı
Çığlığımdaki çocuksu hıçkırık.
Işıklar yıldızları aldatmış
Yenilmenin gözyaşları karanlık
Bulutun rengi, ışığın rengi, rüzgarın uğultusu,
Her şey bitmeye hazır sanki
Bir gece ansızın
Koynumda bir güvercin tedirginliğiyle
Gözlerimde yatan
bir çiçeğe döktüm kırgınlığımı
Yanağımdan öperken tuzlu bir nehir,
anam ağıta verdi acılarını
vurulduk,sustuk
Bir bahar daha öksüz bıraktık çiçekleri....A.ALKIS
5.0
100% (1)