0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
655
Okunma

Hep...
Aynı hikaye
En ufak bir şikayette
Ayrılık, yalnızlık,
Çekip gitmeler derdinde
Sükut etsen, sabırda dirensen,
Boyun büksen hala hıncın peşinde
Yıllar ona anlatamıyor
Her lahza musalla taşında
Yatanlara bakılmıyor
Ne kadar ukte, heves, arzu
Varsa onun için şartlanıyor ne hikmetse
Ah...
Suskundur
Sokak lambaları
Hiç dile gelmez arzuları
Sır içinde şahitlik eder sessiz nazarları
Düşkün olanlardır en büyük sızısı,
feryat ne büyük gönül yarası
Hasretin, firkatin sevgi adına samimiyetin,
tutku haline getirilmiş emellerin serencamındadır hicranı
Duygular...
Esen yel gibidir
Nizam edilmezse afettir
Akıl ve irade marifetiyle önüne geçilir
Hangi heves, arzu olursa olsun
aklıselim ile karar verilmelidir
Zafiyeti zorlayan, zan içinde yaşatan,
tutkuya boyanan düşlere itibar edilmemelidir
Fani olan için ebedi huzur ve saadeti,
hak ve hakikat hassasiyetini terk etmemiz gaflettir,
duyguyu bilgi, tecrübe, irfan nizam etmelidir
Ben...
Ona soramazdım
Niçin okumadığını yeniden
Hatırlatamaz, yüreğini kanatamazdım
Onu en tabi hakkından
mahrum bırakanları unutamazdım
O dönemin çekilmez acı ve ıstıraplarına
karşı asla kayıtsız kalamazdım
Ne kadar hak ihlali varsa,
düşünmek dahi suç sayılınca,
okullarda münevver bulamazdım
Benim anamın, bacımın, akrabamın,
vatandaşımın temel hak ve özgürlüğü olan
Allah’ın buyruğu bulunan emre
saldıranlara yakınlık kuramazdım
Mustafa Cilasun
5.0
100% (1)