0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
723
Okunma
Zülfü düşmüş göz üstüne, o ne davetkâr nigâhtır...
Gül dudaklar ’bûselik’ de, tebessümü tam segâhtır.
Pek de mâsum değil gerçi, gönüller hırsızı sîmâ,
Gördüm ardında gizlenmiş, bekleşen bin bir günahtır....
Bazen pek lütufkâr olur, âşıkları sevindirir,
Âyân eder sînesini, özlemlerini dindirir.
Yaktığı tüm gönülleri,bir bûsesiyle söndürür,
Böyle fettan bir güzele, gönül vermek de mubahtır,
Bir tadımlık teşrifinden, damağımda kala kalan;
Tarçın tadında bir lezzet, günah kokan puslu zaman.
Yangın yangın bir geceden artık; isli, pembe duman
Ve o yangının sonunda, küle dönmüş bir sabahtır.
Mavi boncuk dağıtarak, çapkın çapkın gözün süzme,
Hep uzaktan işmar edip, sonra, nazla dudak büzme,
Bağ dolusu gül var sende, bolca koklat, beni üzme;
Üftâdene eziyettir,etme, eyleme, günahtır...
Kokusuyla cezbederek bahçesine, gül bağına,
Bir dişi örümcek gibi kurduğu sevda ağına
Gönüllüdür tüm âşıklar, düşmek için tuzağına
Bal veren bir çiçektir o, bu şiir ona ithaftır.
Ünal Beşkese
::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::
nigâh..... bakış
ayan......:açık, aşik3ar
mubah....:sakıncasız, uygun
5.0
100% (6)