0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
518
Okunma

Nasıl...
Bir arzu ve meraktı
İstanbul’a göç etmek asıldı
Hayal ve hülyalarında bir başkaydı
Yeni evlenmiş olan ve
heveslerine doymayan canlardı
Ne varsa el de avuçta niyetlenip,
karar alındı ve yolculuk başladı
Adam çalışkan bir insandı,
kendine güven tamdı, güle,
oynaya umutlandı
Ellerinde olanlarla zar,
zor üç ay geçirdiler, ev kirası sair
masraflar artık daraltmaya başlamıştı
Eskiden gözleri parlayan,
neşe, sevinç saçan insanlar suskun
ve sabır hanesinde kalarak çare arıyorlardı
Kış şartlarında iş bulamayan adam
bazen pazardan arta kalanları
toplamak zorunda kalıyor
ve bunu ona çok ağır geliyordu
Taze gelin çalışmak istiyordu
fakat bunu
kocasına söylemekten çekiniyordu
Her akşam gözlerinde
bir umut arıyor ve en sakin bir anında
meramını anlatmak istiyordu
Fakat ne yapacak ve nerede çalışacaktı,
bunlar cevabı bulunmamış sorulardı,
akla gelen çocuk bakmak
veya ev işlerine gitmekti fakat
buna kimler aracı olacaktı, hayal
ve hülyalar zamanlar yıpranmıştı
Al...
Bir saz eline
Telli mi, nefesli mi olur
Ben bilmem sen bak keyfine
Bir insan nitelik ve liyakat sahibi değilse
Akortsuz saz gibidir,
ne yapsa ahenksizdir, anlamak böyledir
Bilmeden, anlamadan, öğrenmeden,
araştırmadan inanmak ne içindir
Akıl bilgiye,
bilgi muhakemeye ve tecrübeye,
hikmet ve irfana vakfedilmezse kulluk kimedir
Mustafa Cilasun