Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik)

BİR ADEM MASALI

Yorum

BİR ADEM MASALI

1

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

1274

Okunma

BİR ADEM MASALI

BİR ADEM MASALI

BİR ADEM MASALI





-I-
Var mı yok mu
Öyle bir ayet;
Adem ile Havva
Ne bir masal
Ne de bir öykü
Aslı astarı yok
Bence hava(!)
Ne iliği ne kemiği
Eğrisi doğrusu
İrrasyonel rivayet!

Ne çabuk unutuldu
Sularda hayat
Tek hücreli canlılar
Diğer türlerden önce
Sonra tümüyle
Sıçradı karaya
Kaç zaman geçti
Türlü türlü
Mutasyonlar girdi araya!..

Evrim üstüne evrim
Kalktı insan ayağa
Eline av’cuna baktı
Yerdeki taşı kaptı
İlk gördüğü hayvana
Olanca gücüyle fırlattı;
Ava diyorum ava!...

Çiğ çiğ yerken eti
Çenesi hayli güçlüydü
Keşfedince ateşi
Yemeğini pişirdi yedi
Çene giderek küçüldü
Defans dişleri düştüydü...

Atalarımız Karain’de
Ne yedi ne içtiler
Ne giydiler
Neyi nasıl kesip biçtiler
Etinden kemiğine
İğneden ipliğine
Hepsi var Karain’in deliğinde!..

Yüz mü kaldı kızaracak
Cennet ile cehennem
Olsa olsa yeryüzünde,
"Yasak elma"dediğin de
Yâr yüzünde
Gül yanakta olur ancak!

Kabarınca tenin şehveti
Uydurur insan aklı
Zehirli yılan
Türlü masal, rivayeti!

Yalana kılıf olsun diye
Akıl etti insan
Cehennemi cenneti,
Böyle kuruldu
Zayıfın üstünde
Gücün hakimiyeti;
Zorbalık, zor balık
Büyük küçüğü yutuyor
Hep zorbalar yüzünden
Karışıyor ortalık;
İrisi ağa tutulur?
Ufağı yemlik; oltalık?!

Cennet cehhennem var
Herkes kendi ateşiyle
Kendi vicdanında yanar,
Ancak
Parça bütünden ayrılmaz
Tümden gelir o nâr
"Yanar ha yanar yanar"
Kavruldukça savrulur külü
İyiliğin iyidir
Kötülüğün kötüdür ödülü!..

-II-

PARÇA VE BÜTÜN

Sen ey bre vicdansız
Sokakta adam döven
Kaş göz patlatıp
Kadın erkek
Yaşlı genç demeden
Coptan kelepçeden
Övünerek sözeden zalim,
Sen ey bilim adına
Zırvalayıp halt eden alim(!)
Attığınız kafesten
Kestiğiniz nefesten
Hesap vereceksiniz,
Kime nerede
Nasıl vurduysanız
Barış içinde
Kardeşçe yaşamak varken
Nasıl kudurduysanız;
O köpük durulacak
Tek tek a/kan sular
K/anlı tarih
An be an
Tanrı nezdinde
Ayân beyan;
Dalga sert kayaya vuracak
Vurunca kıyısında duracak;
O zaman kolay değil
Zalimler için zor olacak!

Bre yobaz, bre karacahil
Düşün bu çağ ne çağı
At elinden çarçabuk
O cana kıyan kanlı bıçağı;
Sen sokakta mâsumu
Var gücünle tekmele
Vur it
Ardından tekbir çek
Günah işlememiş gibi
Elini kolunu
Sallaya sallaya
Kostaklanarak var git;
O iş o kadar kolay değil
Her şeyi gören g/öz
Tanrı
Zaman ve mekana
Her ana şahit!

Nereye gidersen git
İster İngiltere
İster Pensilvanya
Adı duyulmamış
Dilediğin yere
İster Mozambik
İster Jamaika’ya
İster güneşe ister aya
Dilediğin yıldıza
Çık sonsuz uzaya;
Ne Amerika ne Çin’desin
Her yerde her zaman
Parçalanmaz
Asla parçalanamaz
Bir bütünün içindesin
Nefes alıp versen
Evrenin bir ucundan
Diğer ucuna değin
Hissedilir sesin nefesin!

Parça bütünden ayrılamaz
Hak nezdinde
Haksızlık asla kayrılamaz
Benim diyen kör şeytan
Af dilemedikçe Tanrı’dan
Şeytanlıktan sıyrılamaz!

Tanrı, her parçasıyla bir bütün
Tümüyle seni kuşatan evren
Sana hem en yakın
Hem de en uzak çevren;
Haydi şimdi suç işle
Yiyor ise şayet götün!

Gördüğün göremediğin
Ne üç ne de beş gün
Suç işleyen
Kul hakkını yiyen
Cezasını görecek elbet
Sonsuzlukta kâinat
Sürecek devran ilelebet!

Suçlu isen şayet
Nereye gidersen git
Yok kaçışın kurtuluşun
Vereceksin hesabını
Yalanın riyânın
Helâlin haramın
Hesabını tuttup unuttuğun
Yiyip yuttuğun her kuruşun!..

Evrenin yapısında
Zerre kadar boşluk yok
En küçük bir gafillik
Meczupluk sarhoşluk yok;
Bu bir Adem Masalı
G/özüm gönlüm ile tok
Başka masala vaktim yok!..

Şaban AKTAŞ
09.03.2017

Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bir adem masalı Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Bir adem masalı şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR ADEM MASALI şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Şaban Aktaş (Homerotik)
Şaban Aktaş (Homerotik), @saban-aktas-homerotik
9.3.2017 13:34:13
TARİH -İ KADİME EK

Molla Sırat`a

Paraya hiç dayanmayan bir şairmişim
Zangoçluk edermişim Protestanlara gider
Size edebi saygılarımı sunarım efendim
Yani yıldızlı bir kursunun üstadına
Bilgin şairine yani İslam dininin
Molla Sırat hazretlerine yani
Lütfen bize ne güzel
Zangoçluğu yakıştırıvermişler


Ama aldanmış olmayasın sakın üstadım
Müslüman oğluyum ne de olsa
Sen o güzel dini anlatma bana
O dinden senin kadar ben de anlarım
Ben de okudum o Tanrı kitabını
Yüreğe doğan o sözleri ben de dinledim
Ben de dolaştım sizin gibi cami cami
Tanrı önünde ben de oldum iki kat
Açılırdı hayalimde cennet yolu
Dolardı yüreğime cehennem korkusu
Ulu Tuba`ya ben de tırmandım
Ben de çıktım melekler katına
Ezani duydum mu bayılırdım
Nasıl koşardım o `Tanrı` sesine!


Ben de tesbih çektim, dua ettim
Ben de namaz kıldım oruç tuttum,
Hepsini yaptım halt ettim!


Çünkü ne dendiyse inanmıştım
Kanmıştım senin kandıklarına
Bağlanmıştım körü körüne
Canımı adamıştım dinime canımı.


Tanrıyı da sevmiştim peygamberi de.
Ama onlar bugün çok uzaklarda
Anladım ben asıl gerçek nerde
Anladım Hanya’yı Konyayı
Bizi hakka götüren yol başka
Senin su saydıkların var ya hani
Şu şaşılacak şeyler, hani doğaüstü
Onlar hep masal, hep kafadan atma
Bugün hiç durmadan arıyor insan
Gitgide görüyor işin içyüzünü de
Senin hokkabazlar unutmuşlar geleceği
İsa ile Musa, aldatılan ve aldatan
O büyülü değnek, bir koca kuyruklu yalan
İşte insanoğlu bir yerde böyle sapık
Beşerin böyle delaletleri var
Putunu kendi yapar kendi tapar


Git ara kiliseyi, dolaş Kabe'yi
Çan sesini duy, tekbiri dinle
Umduğun, beklediğin şeyler nerde hani
Ortada bir tek şey göreme
Şeytanı da düzme, Allah’ı gibi
Buda’sı düzme, Ehrimen`i düzme, Yezdan’ı düzmece
Bir korkak kuşku yaratmış bunların topunu
Gölgeler baktım, gölgeler, gölgeler…


Sonra baktım bir karanlık uçurum
Haydi dön geri, dön geri, dön oğlum!



Ve beynimden vurulmuş gibi devrildim.
Şimdi benim ne cennet ne cehennem umurumda
Bakarım evrene, şaşar şaşar kalırım.


Ne tapılan tanırım, ne taptıran tanırım
Yaradılışın kuluyum ben artık
Ben yaradılışın kulu
Pıtrak gibi işte gökyüzünde mescitler
İşte onlara orda vicdanım secde eder
İşte benim bundan böyle tapınmam bu
İşte bundan böyle benim vaktim böyle geçer
Artık öyle rahat, öyle rahat ki içim
Ayırt edemem kendimi bir kayadan
Tapınmakta biraz minnacık bir kuşla
Bir ishak kuşu da, la il ilahe illallah der
Ben de la ilahe illallah derim
Ve doğruluk ve alçak gönüllülük ve sıkı dostluk
Ve el uzatma ve koruma ve insaf ve acıma
Ve sonra bir şaire zangoç dememek
İşte buyuran bunlar benim vicdanıma
Benim ayinim, düşünüp yapmaktır
Benim dinim, insan gibi yaşamaktır
İnanmışım: Taparım ben varlığa
Her kanat bana bir melek sesi getirir
Ne işim var peygamberle benim
Beni Hakka bir örümcek götürür
Kitabım işte yeryüzü kitabı
Bendedir iyilik, kötülük tohumu
Varırım hep böyle ta mezara dek
Yeniden dirilmek bizim nemize gerek
Taşır insanların hem aşkını, hem acısını
Bağrımdaki şu deli, şu ince yürek
İnsan gibi yaşamaktır bugün gerçek din
İnsan gibi yaşamak...


TEVFİK FİKRET
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL