5
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
722
Okunma
senden sonra/
Farklı dokunuyor kelimelere parmak uçlarım ve zorluyor beni bilmem kaç zamAnlı heceler ki peki o biçimsiz işaretlere ne demeli? söküp onları derinden, anlamlı bir cümle kurma telaşları, satır/satır sana dökülürken ki senden sonra, tüm boşluklarıma akıyor ırmaklarım. bil/iyorum keskin bir süreç bu/devrim…iç-sel ayaklanma..bir hayat avareliği gibi soluk alma biçimi/ hırıltılı ve derin/ıslak sırılsıklam odaklanma anı ki büyür bebekleri g¬özlerimin, güzel haller arifesinde, sana doğru yaptığım o yolculukta mekaAnsız/zamanSız.. her virgül çakıl taşı olur derinlerinde okyanusun ve ses/lenişler nokta..iksir değil bu sır da..konu sen olunca büyüsü düşer harflere kokunun ve genişler yüreğimin hacimleri seni çekmek için/derinlerine, kendime ki yazdığımda sana/aktığımda mektup mektup, sana dökülen her harf..su/damla ve metin/ler tutkusu olur yaşamın/tutuklusu müebbetlerde ve...........
(...)
seni istiyorum
dedi
ve ekledi
’yarısını yüzünün’
vermelisin bana ki
eksik susmaların
en ücra yerlerinden yüreğinin
bir rüzgar olup
eteklerine d-üşüyordu
feryatın figanlığında o ses...
o küs.
bana sen susunca
sarsılıyor tüm hücrelerim neden?
üşüyünce sen,
kopuyor yüreğimden bir buzul dağı ki
eriyor iç denizimde/sıcak
bir parmak dokunuyor
üst dudağımın suskunluğuna önce
sonra ucuna burnumun ki
avuçlayıp tenimi,
tenini istiyorum/istiyorum tenini
sarmaşıklarını mor ve kırmızı
yavaşça yükselmeye meyilli bir düzlükte/
yoksun hayır
bozkır değil şimdilik
son/
-bahar belki
yaza soyunan
bir bahar değil...
(...)