SEN DEDİM:KİME DEDİM? BEN, BANA DEDİM

Maziye bakmayan ati’ye kördür
Bakarsında göremezsin, sen dedim
Menhiyyatın mezbelesinde hürdür
Zincirini, soramazsın, sen dedim

Başına takmışsa şeytanın yular
Çeker dizgininden çirkeften sular
Elinde: tağutun verdiği, dolar
Dost yarası saramazsın sen dedim

Kaderdir; İlâhi nizâm-ı kanûn
Artısı, eksisi bulunmaz bunun
Arzıhâlinizi sultana sunun
Kılavuzsuz varamazsın sen dedim

Dost dediğin konuşsa da isteksiz
Dostlarının ayağında köstek siz
Gezi, gözü bilmeyince, desteksiz
Attığını vuramazsın sen dedim

Attığın adıma gözün dikmezsen
Âşk-ı Hakla incileri dökmezsen
Rûhtan ene’ fidânın sökmezsen
Bu meydana giremezsin sen dedim

Sokaklara bir bak, hep evden pırtık
Karısı cıbıldak kocası örtük
Oğlan süper züppe kızları sürtük
Bu defteri düremezsin sen dedim

Harâm tohum saçar isen tarlaya
Fışkın veren harâmiler parlaya
Nadas diye üstün vari körleye
Harman için seremezsin sen dedim

Çözülmeyecek bilmece hiç yoktur
Bilmece çözerim diyen pek çoktur
B-E yedi hârften bu sahte doktor
Steteskop kıramazsın sen dedim

Sağa sola etrafına baktıkça
Ateşleyip amelini yaktıkça
Kanallardan cifelerle aktıkça
Demi devrân süremezsin sen dedim

Şükredip de kânât etmedikçe
Takdir olan rızkı, san yetmedikçe
Künfekâna mirâc-ı etmedikçe
Sana bile yaramazsın sen dedim

Sadrı temizleyip nefretten, kinden
Başka şey kalmaya: imândan dinden
Okumağa başlar isen, kendinden
Âşk-cihâd’sız duramazsın sen dedim

Can düşmanın nanik yapar reml’ede
Kâfîr sâbî olurken bir hamlede
Ana, baba birdir cemi cümlede
Âdemoğlun; yeremezsin sen dedim

İSLÂMİ: ayrılma Hâbîbullâh’tan
Lütfû hidâyetin gelir Âllâh’tan
İstincâbet Tallâh, Billâh Vâllâh’tan
Hakla batıl karamazsın sen dedim