Birdirbir oyununda, tek tek boydan aşardık
Çelikçomaksa oyun, sağa sola koşardık

Bazen küçük kavgalar, bir küstük bir barıştık
Misket oynarken hele, toz toprağa karıştık

Hepimiz köy içinde, bir arada oynarken
Büyüyüp serpilerek, kanlarımız kaynarken

Okul çağı gelince, sınıflara doluştuk
Çocukça muziplikler, şakalara gülüştük

Okumayı yazmayı, öğrendik bu arada
Çocukluğumuz kaldı, okuldaki sırada



Adını bilmediğim, fırtınalar içimde
Saçlarımı tararım, her gün başka biçimde

Okumanın yaşı yok, daha okul bitmedi
Ortaokul da bitti, bu da bize yetmedi

Haylazlık yaramazlık, zirve yaptı lisede
Cep delik cepken delik, para da yok kesede

Delikanlı olmuştuk, haşarı ve uçarı
koştursak yakalardık, uçar ile kaçarı

Serpilip büyüdüler, dünün körpe kızları
Kırık havalar çalar, bizde gönül sazları

Bitimsiz aşklar ile hicranları yaşadık
Çok sürmedi bu aşklar, evlenmeden boşadık

Lise sıralarında, ilk gençlik yıllarımız
Bundan sonra dağıldık, ayrıldı yollarımız



Bizde böyle başladı yüksek okul yılları
Gurbeti yaşayarak, arşınladık yolları

Her yerde her koşulda, yaşamayı öğrendik
İdealler peşinde, aşamayı öğrendik

Doktor öğretmen savcı, dağıldık dört bir yana
Kimimiz oda tuttuk, kimimiz geçtik hana

Her yer vatandır deyip, çalışmaya başladık
Gittiğimiz her yere, alışmaya başladık

Devletin işi bitmez, ağır aksak yaparız
Aylığı alır almaz, ancak borcu kaparız

Acı tatlı bir ömür, geldi geçti umarsız
Kimimiz iz bıraktı, kimi gitti habersiz

Hazan yaprağı gibi düşeriz dalımızdan
Bir haber iletmeden dostlara halimizden

Tahir EKER