KORKMAMIŞTIM
Gitmenden bu kadar hiç korkmamıştım
Bu denli hiç solmamıştı yüreğim Dizlerim böyle titrememiş böyle üşümemişti ellerim avuçlarımdan ucup giden beyaz güvercinim leylak çiçeğim al tenlim ürkek bedenlim kısık bir türkü misali yüreğim gitme der gibi çalan hafif bir keman dumanı seni gördükçe gürleşen kaçak sigaram şimdi bu minaresiz bedenimde hangi selayı türkü diye çınlatam hangi belayı üstüme salıp kendimi böyle yıpratam ya da bu gönlümü hangi dağlara savurupta yaşlı anamı ağlatam? Gitmenden bu kadar hiç korkmamıştım Bu denli hiç solmamıştı yüreğim Dizlerim böyle titrememiş böyle üşümemişti ellerim sen mavi bilirdin her zaman gökyüzünü oysa sana; gecelerden hiç bahsedememiştim ayrılığı hep dizilerde masallarda duymuştu kulakların yorgun düşüp yuvarlanınca uçurumdan aşağıya ayakların ölümden hiç bu kadar korkmamıştım bu denli hiç solmamıştı yüzüm o masmavi gökyüzünün yerini karanlık geceler almamıştı hiçbir sela benim için bu kadar içten okumamıştı ne meltem rüzgarları esmişti de bir sana dokunmamıştı. |