yine özledim seni ruhum istanbul
güne mihmandarın huzurunda başlamak
eminönünde olmak köprüde yürümek vardı
kalabalıklar arasında birinin oltasını alıp
rastgele deyip atmak boğazın bereket kaynayan sularına
balık-ekmek yemek bir öğle vakti
uzaktan seyretmek ayasofyayı sultanahmeti
sahaflar da dolaşmak
bir şeyler aramak
eski kitaplar arasında
ama ne aradığını bilememek
oturmak beyazıt camiinin huzur akan şadırvanına
kana kana tarih içmek sahaflarda
serasker kapısında gezinmek
süleymaniyede gönle akan ezanı huşu ile dinlemek
minnetle ziyaret etmek büyük fethin sultanını
dolaşmak kapalıçarşı da
altını ince ince işlemiş ellere hayranlıkla
mahmutpaşa da yokuşaşağı yürümek
keyifle dinlemek işportacıların çığlıklarını
mısır çarşısında ışık hızıyla zaman tüneline girmek
direnmek çıkmamak için dakikalarca
yeni cami önünde güvercinlere kapak kapak yem atmak
belki
bir boğaz turu atardı
bütün yorgunluğumu
sende olmak vardı bu gün
bir sevgili gibi özledim seni güzel belde
karada güvercin denizde martı
tutku kentinin iki sevdalısı
gözümde tütüyor şimdi
üsküdar dan görünen
kız kuleli
o muhteşem silüetin



DRAMALI55 19.4.2008