1
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
1302
Okunma

Bilime saygı duy, aşk ile eğil
Ağızdan çıkanı kulağın duysun
Diyanetin işi hıyanet değil
Her canı aynı bir kefeye koysun!
Evinsiz buğdaylar taneler kavuz
Neye yarar içi boş çürük ceviz
Cahile şaşkına vermeden taviz
İnsan bilimi en tepeye koysun!
Bir sarık bir cübbe yetmez insana
İnsan önce aşkla ışkla donana
Sözüm yok ateşi aşkla yanana
İnsan Hakkı önce kafaya koysun!
Hak deyip kul yetim cepten yolunmaz
Hakkın huzurunda mesken bulunmaz
Cepken değil kefen, cep neden olmaz
Her can amelini ruhuna koysun!
Alınteri emek göz nuru feri
Eşin çoluk çocuk candan şekeri
Aşksız dönmez hayat çarkı tekeri
Dört lastiği olan, bir yedek koysun!
Eylemin yanlışsa söz neye yarar
Dosdoğru bir iz doğrularda var
Gözü para işi oynaş olanlar
Sözü Hak ile bir safhaya koysun!
Her canlı nesneyle izle kâlbini
Canı canda gör de seyret halini
Yaşatır mı tek kâlp canı bedeni
Can beden kâlple bir kafaya koysun!
Yediğin içtiğin sana can verir
Gönülden seçtiğin heyecan verir
Aşk olmadan kâlbe kim ne can verir
Her insan aşkı bir kâlbine koysun!
Söz kâlbin aynası; dilden dökülen
Dil ise gönüldür g/özden sökülen
Ağaç ise tohum, yere dikilen
İnsan ahirini evvele koysun!
’Hayatta en gerçek mürşit bilimdir’
Cehaletin sonu sapkın zulümdür
Cahilce yaşamak erken ölümdür
Aktaş tüm canları ruhunda duysun!
Şaban AKTAŞ
02.01.2017- 11.19
GÖNÜL İPİ
Seni benden bilir kâlbe basarım
Ele değil kendimedir hasarım
Kendi ipim ile kendim asarım
Aşk sonsuz bir derinliktir tutkudur
Geçti yolum güzel ile çirkinden
Haydi gel tut sen bu gönül ipinden
Her ip kopsa kopmaz sağlam tipinden
Aşk insanın gizem dolu ufkudur
Aklı selim düş ile yor hayatı
Bencillik zor, kur gönlüne o tahtı
Şahlandır gönülden aşk ile atı
Doludizgin aşk en büyük utkudur
Şafak söktü tanyerinin közünde
Melek şeytan her insanın özünde
Çok güzellik var gönül ile gözünde
Göz aşk ile tutulanın nutkudur
Fazla düşme şu dünyanın varına
Düş de piş hele aşkın narına
Pişkin yürek su vermez mi harına
Aşk bir lokma bir yudum su tutkudur
Koy gönlünü kor ateşte bir pişir
Kâlbini kabında kaynatıp taşır
Kaynayan süt kaymağına ulaşır
Kireç kaymak ateş ile tutulur
Gayrı sabret ateşte süt taşmasın
Ateşin kor cehennemi aşmasın
Hançer olup nar bağrını deşmesin
Aşk şerbeti aşk narından yutulur
Aktaş’ım ben aşk iledir nazarım
Aşk olmasa Hakkı nasıl yazarım
Ölsem de gam yemem aşktır mezarım
Aşkın yolu sonsuzluktur kutludur...
Şaban AKTAŞ
02.01.2017- 13.21
Fotoğraf. Şaban AKTAŞ
SAPIKLIK DİZ BOYU!
Sapıklık diz boyu, ok yaydan çıktı
Tutmuyor fireni, tren raydan çıktı
Her türlü kötülük çok oydan çıktı
O’ysa Hak bir; gücü, her şeye kadir
Çokluk doğru yoldan şaşar mı şaşar
Kifayet etmiyor adıyla beşer
Her kim aç gözlüyse şer yola düşer
Çekilmez bu zulüm; Hak’tır mukadir
Kendini padişah nimet sayanlar
’Tek ben’ deyip kendi yasa koyanlar
Soyup zulmederek yasa boğanlar
Size de kazılır er geç bir kabir!
Her türlü hileyi gördük göz ile
Söyledik doğruyu doğru öz ile
Kimmiş halkı yakan biber tuz ile
Sor Nemrut’a hele Hak neye kadir?!
Gördüm ihtirası malla sınarsın
Doymazsın paraya pulla sınarsın
Yetim hakkı yedin kuldan yanarsın
Aktaş’ın son sözü mutlak bir kadir
Şaban AKTAŞ
02.01.2016 - 17.01
Fotoğraf: Şaban AKTAŞ
DÜNYA YÜREK KADAR KÜÇÜKTÜR
Dünya öyle büyük değil
Yüreğin kadar küçüktür
Çarpma dursun gör dünyayı
Sonsuz derin bir höyüktür!
Can bedenden nere gider
İnsan bunu merak eder
Zaman canı toprak eder
Ruhsa bamb/aşka bir yüktür
Seni beni yaratan var
Aşk ile bir kanatan var
Canından bir can katan var
Ruhu veren en büyüktür!
O evrenin en ilk özü
Özünden var etti bizi
Çözülmedi henüz gizi
O en ilk en son büyüktür
O EN KÜÇÜK, O EN BÜYÜKTÜR!
Şaban AKTAŞ
02.01.2017
...
Dünya öyle büyük değil, yüreğin kadar küçüktür.
Şaban AKTAŞ
02.01.2017