Ey...
Nefsim
Sen ölmez misin
Ahde vefa nedir bilmez misin
Ruhun, aklın, vicdanın, iradenin hakkını vermez misin
Neden münker için heveslenirsin, taklit ve zan için seferbersin
Misyonerlik ve kitabı mukaddes adına ne kadar hurafe varsa sahiplenirsin
Dünya yalan dersin, yalan olmadığını bildiğin halde keyfiyet için hesapsız olmayı seçersin
Fani olana niçin bu kadar rağbet edersin, hakka karşı olan ve savaş açan gelenek ve kültüre adet diye imrenir ve benimsersin
Hidayete talip olmak nedir bilmez misin, umut inşa etmekten imtina edersin, sanal bir kimlik ve kişilik üzerine itibar elde etmek için garipleşirsin

Oynama...
Beni habis duygularına bulaştırma
Varlığını adadığın emel ve hırsın ortada
Duygu kalbe, düşünce akla gebedir ibretle sorgula
Ene için yaşamak, mülkün sahibi sanmak gaflettir anla
Allah tasavvuru nedir, nasıl bir hikmete açılan farktır araştır korkma
Gözün görmediği, kalbin fark etmediği, kulağın işitmediği karanlığa adanma
Umudu iman inşa eder, akıl ilme, ilim irfana, hikmet muhakemeyle delalet eder zan içinde yaşama

Meğer...
Nelere inanmışız
Zorunda kalmış, öyle yaşamışız
İnandırılan kutsallar için umut bağlamışız
Ruhu, Mizanı, Sıratı, Arasat’ı ne kadar anlamışız
Korkular içinde cennet kazanmak için cehalete saplanmışız
Olmayan ve olmayacak olan bir takım azaplardan nemalanmışız
Kabir azabı, Talkın verilmesi, sırat köprüsü, şefaat bahsini hiç araştırmamışız

Mustafa Cilasun