Ay hüzünde ben hüzünde
Çok dolaştım gökyüzünde
Ay buluta girdi çıktı
Ben ise ben ay yüzünde


Aşk demek ’Bir’ benli bensiz
Bir içinde senli sensiz
Her yürek bir gönül yurdu
Aç kapısın benli bensiz


Aşk derdine derman olsun
Bu can sana kurban olsun
Işkım sana yeter artar
Yıldızlı bir Tuba’n olsun


Geldi çattı gönül burcu
Yıdızların öbür ucu
Aslımız ışıktır bizim
Bedene can aşkın harcı


Aşk ile deli divane
Işka sarılan pervane
Gelen ışık giden ışık
Aşkla boğuldu her tane


Can çiçeği ten çiçeği
Suda açan çançiçeği
Ateştir suya can veren
Yürek ateş/ten böceği


Işıktır bizim aslımız
Göklere çıkar neslimiz
Aşk insanı mecnun eder
Ay’da gezer en uslumuz


Yok ile varlık yolundan
Aşk ile tut hak kolundan
Selam olsun geçenlere
Aktaş sağ iken solundan


Şaban AKTAŞ
15.12.2016




HER DOĞRUYA TEK YANIT VAR


Doldu yine tüm kâğıtlar
Şarkı türküler ağıtlar
Ben bir güzel aşığıyım
Elde yeterli kanıt var!


Deli gönül Abdal oldu
Gönlü çiçekli dal oldu
Eski kafam iptal oldu
Delirdiğime tanık var!


Yandım kül oldum tanık var!


Hem yağmurum hem doluyum
Hakka giden aşk yoluyum
Mevlânın mürşit kuluyum
Önümde birkaç anıt var


Her soruya bir yanıt var!


Gidiyorum doğru yolda
Meramım kalmadı belde
Keramet var esen yelde
Göze görünmez anıt var!


Uyuma aç gözlerini
Yaz doğrunun sözlerini
Çözdü isen gizlerini
Her doğruya tek yanıt var!


Şaban Aktaş
15.12.2016 - 23.40


Fotoğraf: Şaban AKTAŞ


AŞK ORUCU TUTUYORUM


Ne su ne aş ister gönül
Aşk orucu tutuyorum
Yanında yaş ister gönül
Hasretini yutuyorum


Yaş gözümde damla damla
Çoğalıp gitti zamanla
Gül idin göl oldun anla
Ben hep gül kurutuyorum


Hani yâr gözlerin dedim
Akşam iki zeytin yedim
Doydu karnım şükreyledim;
Gözlerini yutuyorum


Arayana ekmek su var
Başka istemiyorum yâr
Bende vicdan korkusu var
Tek bir dilek tutuyorum


Yalnız düşe yatıyorum...


Şaban AKTAŞ
15.12.201621.47


SEYRET GÖNÜL GÜN/EŞİNİ


Seyret gönül güneşini
Dağlarına taşına bak
Yitirdiysen bir eşini
Dalda yalnız kuşuna bak


Gün yüzünden güneş akar
Başın eğmiş hep kar toplar
Geceden nem kapar otlar
Çimenin gözyaşına bak!


Duman duman tüten kasvet
Buram buram tende hasret
Sabret deli gönül sabret
Sen dağların başına bak!


Ne ne akıl ne baş bıraktı
Ne başımda saç bıraktı
Yalnız göze yaş bıraktı
Sen git gülüm işine bak!


Aktaş hasret kanar oldu
Ateşi gül sanar oldu
Dağlar bile yanar oldu
Yanartaş’ın taşına bak


Şaban AKTAŞ
15.12.2016


Fotoğraf: Şaban AKTAŞ


Fotoğraflar:Şaban AKTAŞ
15.12.2016

UZAYAN HAVUÇ

Karlı soğuk kış günü
Yatakta iş günü(!)
Söyliyeyim şimdiden
Hey çocuk düşkünü
Seneye daha soğuk!


Dokuz ay On günü
Haydi boşverdik :)
Sonrası ne olacak
Uçkuru çözmeden
Müşkülünü çöz(!)


Önce ele avuca bak
Sonra burnundaki
Uzayan havuca
Kardan adam mı bu
Güneş çıkınca erisin
Çocuk bu çocuk;
Sığar mı ele avuca?!


Ekmek ister aş ister
Dert çekecek baş ister
Yine de sen bilirsin
Çıkamazsan içinden
’En az üç!’ diyene
Durumunu bildirirsin?!


Şaban AKTAŞ
16.12.2016



ARAPKİR


Malatyanın ilçesiymiş
Gitmedim hiç,
Bilmem nasıl bir yerdir?!


Yalnız Arapları iyi bilirim;
Safkan Arapatları
Kendilerinden daha asil!


Sevmediğim yanları çok;
Bütün Arap Ülkeleri
Amerikan’ın arka bahçesi!


Bir de Arap Alfabesi
Kargacık burgacık harfleri
Tam bir arapsaçı...


Ne başı belli ne kıçı
Karaçarşafı bürünür;
Yerden pislik süpürür...


Başlarında bir kral
Yönetim monarşik teokrasi
Kelle gibi uçmuş demokrasi!


Az sayıda milyarder
O kadar zenginliğin içinde
Çoğunluğu yine fakir!


Su gibi Petrol var su yok
Adam başı çok karı
Çoluk çocuk bol!


Yemek yerken gör onları
Tiksinirsin sofradan;
Sıfırı Araplar keşfetmiş!


Pis Arapları sevmem
Şarabı daha çok severim
"Şarap şişedeki şiir!’


Araplarda içki yasak
Dünya Mersin’e Arap tersine;
Başından yazısı terstir!


Eski Araplar yok artık
Al birini vur ötekine
Arabın her yanı kir!..


Yaşasın Arapkir
Adı Arap olsa bile temiz
Bizi biz yapan güzel ülkemiz...


Ah Türkiye’m
Güzel insanlarımız, dilimiz;
Güzel Türkçe’miz!


Yok benzerin bir eşin;
Havan suyun
Toprağın bereketin güneşin!


Araplaştırılmamak için
Uyanın, ayağa kalkın
Sömürenlere karşı birleşin!


Şaban AKTAŞ
16. 12.2016





ASALAKLAR


Geçmişin tüm mirasını
Yedi yuttu asalaklar
Bırakın lan birazını
Sizi tek teneşir paklar!


Hani hukuk ner’de kaldı
İhaleyi yandaş aldı
Korkuyla yoksulluk sardı;
Hak, adalet, yasal haklar?!


Sömürücü gitmem diyor
Emerim terketmem diyor
Mehmetçik ölüp gidiyor
Yarıya indi bayraklar!


Bağrış çığrış atıştılar
Parsel parsel kapıştılar
Sülük gibi yapıştılar
Defolun bre asalaklar!


Onyediye iki gün var
Sıkı sıkı takibim var
Hak’tan başka el kimim var
Allah’tan bulsun salaklar!


Aktaş’ım ne dersen olmaz
Haktan ne dilersen olmaz
İnsan böyle sersem olmaz
Yansın kül olsun salaklar!


Şaban AKTAŞ
15.12. 2016

’KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI?’


Kırk satır mı kırk katır mı
Aşık satırı seçmiştir
Satırın içinde Sırat
Köprüden yolu geçmiştir :)

2.
Yazsam aşkı satır satır
Her satırı aşk ıslatır
Şefkat sevgi gönül hatır!
Göz yağmur dolu seçmiştir
3.
Boşuna koyarım dolmaz
Doluya koyarım almaz;
Aşksız işim tamam olmaz
Üstümden dolu geçmiştir

4.
Pırlantası elması mı
İnsan cevherin hası mı
Yoksa bir yerelması mı
Topraktan yolu geçmiştir
5
Aktaş sen insanı sevdin
Hep güzele gönül verdin
Aşka gönül v/erenlerin
Badeyle dolu içmiştir!




Şaban AKTAŞ
16.12.2016



O BAKIŞ DÜNYAYA BEDEL


O bakış dünyaya bedel
Başlı başına değersin
Her gülüşün ay’a değer
Boyun büktürür eğersin!


Sendeki yüz kâlbe neşe
Ay tutuldu sen pür neşe
Gün tutuldu çık güneşe;
Ona ancak sen değersin!


Güz güneşi boynu bükük
Aynalar hep kırık dökük
Gün yamanmaz içten sökük
Güneşi tek sen delersin!


El uzatsan güne değer
Ay gerdanda boyun eğer
Aşka gidermiş yol meğer
Gözünde güne değersin!


Deryalar denizler senin;
Geceler gündüzler senin
Gökteki yıldızlar senin
Günü beşiğe belersin!


Ay ile güneş tutuldu
Geçen günler unutuldu
Aşk ile ateş yutuldu
Aktaş’ı düşle boğarsın!


Şaban AKTAŞ
14.12.2016


Fotoğraflar:Şaban AKTAŞ