Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
barane
barane

//soluğun intiharı//

Yorum

//soluğun intiharı//

( 2 kişi )

0

Yorum

2

Beğeni

5,0

Puan

974

Okunma

//soluğun intiharı//


Kısmi bir oksijen soluyorum dimağımdan
Etin çürümesini aratan bir koku tenim
Tahta bir kapının paslı kulpu açılmıyor
Kapkara karanlığın en dibi yalnızlık
Parmaklarımla oynuyorum
Sesim yok
Unuttum aklımı

İnindeyim ruhumdan başka her şeyin
Alaca karanlığın pusu var toprağın en katı taşında
Kimyevi bir azot inceldi derimde
Parmaklıktan uzanan bir elin, simsarı düştü gölge şeklinde hücreye
Kalın bir çizginin son noktasına, sığındı gözlerim
Yüreğime sızan ince bir ışığın, erimesi kana belenen

Adın yok!

Geçmişin, gri bir delikten süzülen sıkışmış çehresini, eziyor umut
Haftalardır, siyah beyaz arasında, telli bir çemberin üzerinde akıyor nefesim
Sular kesik,
buz gibi bir betonun,
pantolona yapışan tutkalını kazıyorum orta parmağımın tırnağıyla
Dümdüz bir sessizliğin, ürküntüsünü tadıyor ara ara dilim
Kuru öksürüğün hırıltısı, bulanık
Ve sönük lambaların isinde soğuk
Derimde inleyen bir sesin, mütemadiyen devreden iç çekişi
Kollarımdan vücuda yayılan feryadın, un ufak acısı da acıyor
Koyu bir yalnızlıkta, ölü bakışının duvarlara göz koyması gibi her şey
Külün, en zayıf tozunda intihar
Yer kabuğunun unuttuğu bir çanağın nöbet sızısı sanki,
Bir bıçağın çentiğinde kesik
Kurtulmayan bir hastalığın gövdeye yıkılışı
Ve bir akşam döşe inen bir sancının habercisi

Adın yok

Tuzun sülfürü yok etmesinden ibaret zaman
Belirsizlik, bir handikabın küfünde belki
Bedeni yoklayan bir virüsün, aklı saf dışı bırakışında heyecan
Çileli bir ağlayışın, çığlığa bürünmüş hali, halsiz ve tek
Şizofren kişilik çiftliğinde, kayıp ikinci insan bekleyişi
Ruhun gaz halinde uçuşunu arayan, beden
Ve bir cinayet teşebbüsü, hissiz ben
Mor asit lekesi,
yoz bir duvarın dökülmüş kirecinde
gırtlağa yapışan sesin boğulması, dili boğaza gömen
Sedyeyi tutarak pasından, yalnızlık büküldü belinden
Gitti,
yalındı artık soluk kendi tekliğinde
Korkak, yalnız, uyuşuk

Adın yok

Çıplak ayaklarını uzatarak, yandı halin tufanında su
Gözlerimin önünde sinsi bir heyula
Görünmez gibi gelip giden, sisli ve boğuk
Sis doğdu, hava öldü.
Kahverengi kum çamuru, sol böğrümde har gür solgun
Gün emerek heder etti, yavan ıssızlığın peçesini
Bütün kuşlar, soyulmuş tüylerinden çıplak
Uçuyor bulutlardan rüzgar rüzgar
Saçlarımı kazıyorum, suçtan uzak toprağına bakarak
İstiridyeden arınmış su
Oksijen çürüğü
Soluk, suda boğuldu
Suyun intiharı
Zamanı öldürerek, intihar etti soluk

Adın yok

Unutmanın eleminde, günü yırtan katran usturası
Ve kemiklerin fısıltısında, kahkahanın düşmesi Yusuf’un kuyusuna
Yolu beyaz tanelerinde öğütülmüş, kör kulübe penceresi
Yediveren gecenin hamağında, üç yüz bin delikten ışık, akar akar akar
İki süt beyazı göğsün dokunulmamış, sanki
Koklanmamış uçlarından memelerin
Ve güneş ayrılmış ısısından
Azlık var bedenimin öncesinden,
Ateşe eş bir şey doğdu evrenden,
Klorundan sıyrılmış sodyum tası, dolu, ağzına kadar karanlık
Acıyı besleyen bir affın acziyetinde, üşüyor, yatağım, yastığım
Siyah bir elmasın, camların buğusunda silmesi, iskeletin sinsi omurgasını
Baş parmağımı sıkarak saklıyorum sağ avucumda umudu
Diğer dört parmağın güvencesindeyim
Ve hiç bir şeye özenmedim, ona özendiğim, ona yakındığım kadar

Adın yok

Terin damlası tuzlu,
ve yedi bin metre yol eskitmiş, yuvarlak bir lastiğin izi
sesin mundarını dağlıyor hidrojen
sargı bezine bakmak, bir mahkumun birikmiş düşlerinde
sonrasız bir yağmur, tepeden tırnağa yudu taşları
seçkin ölüleri, seçkin dinlerin ibadetinden eliyor karanlık
bayram arifesi,
kendisine küsmüş kara bir kızın, kara saç örgüsü çözülüyor en izbe boğumundan
bar bar bağırıyor sokak kedileri, barbar insanlara
ve kaptırıyor patilerini teneke mazgallara

adın yok

ölü taklidi yapıyor gece,
ve halesini katletmeye kalkışan bir yıldızı defnediyor ay,

adın tütün

iki nokta arasında hiç duraksamadan, azat edilmiş diğer noktadayım
hazın tortusunda, kül, adın
belki işten kovulmuş biri cansız
sıradan bir günün akşamı
rh pozitifin, negatifi kanın pıhtısı
sığ bir dibin notasında, yaşama başkaldırı
ilerleyen saatlerde ayak sesi anlaşılmaz tınısında ney’in
uydurma şiir… şiirsiz yazgı
ben… sen… hiçbir şey…
pencereden inen gaz sızıntısından muaf
acının sanrısında, kışın boyunduruğuna kanadını kaptırmış bahar

adın yok

bir doğruya paralel, üç çizgi
ve ivmesine konan sinek serzenişi
bağıl bir çözülme desem, septik
daireden eşit mesafede, sıcaklık
homojen bir cümlenin öznesinde patlaması
durgun göl,
atardamarda zehrin, öz direnci panzehre
saydam bir aynanın kalçalarını büyüten, ham öfkesi
soyut bir yankı, kimsesiz
izafi körlük, kim bilir
bayat bir tasın bakır yüzeyinden inerek,
sarı mavi katrana batırıyorum dirseklerimi
yanmış katran kokusu bitmiş
yörünge yitimi, pusulada
fıçısız mahzen izi belki tenhada
ellerim titrerken, karnımdan başıma çıkan ılık kan akışı
milyon kilo metrede hızın, kütleler halinde, ıslak ıslak boşalması gözden
metal oksit kalayı, yalnızlık
ve hissizliğe her dakika binen, meteor çarpması
sabit bir uğultunun kulaklarda huşu bularak, ciğerlerden dışarı fırlaması
gürültülü ölüm
adın yok
ölüden doğdu ses
ölü doğdu adın


Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

//soluğun intiharı// Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz //soluğun intiharı// şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
//soluğun intiharı// şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL