6
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1397
Okunma
Kırk yıl düşlesek aklımızı alırdı
Kırk yılın serserisi
Ekseni kaymış bir kuvvetin
İradesiz iflası gibi
Eskiden öldüğümüz şeyleri
Anımsatırken yolculuklar
Penasız bir uçurumun dik yamacından
Alevler sıçrattık hafsalamıza
Kuş uçuşu hesapsız katettik
Saydam mevsimleri
Ve olağan ayrılıklardan bu yana
Çok değişmedi alnıma değen iz
Saçlarımı koklarken
Hayır nikotinden başlamadım
İçime çekmeye
Geceden sonra tan değil karanlıklar lordum
Geceden sonra gölgeleri
Geceden sonra son harfleri
Ağartan derin yalnızlık
Keşfeder
Bir efendinin beklentisidir tümdengelen sevda
Oysa soğuk parmak uçlarında son arzu
Varmaya yeltenilen o ıssızlık
Nakaratıdır yarım kalmış adamın
Araf sancılı kuyu ağrılı bir tümör ayrılığın
Alnımda imlası sana has vedalar
Ve dahi neyin sarhoşuysa ona kenetli
Baş ağrısı
Yalın ayak hevesim de öldü
Eskisi kadar yıpranmış eskisi kadar sarı
Eskisi kadar şekersiz yalnızlığım
Bir kömürün elmastan farkını bilipte hayıflanmaktan kacmaktı aşk
Yüzsüz gece beşiğim düşsüz uyku hediyem olsun
İyi yolculuklar...
5.0
100% (8)