11
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
1007
Okunma

Taşıyorum artık seni yüreğim.
Bu mutsuzluk ülkesinin
Huzur ve mutluluğu olmayan,
Güneş ve ayın doğmadığı,
Yıldızların bile göz kırpmadığı
Sokak lambası bile yanmayan
kapkaranlık şehirden taşıyorum.
Sen ne acılar çektin
Ne karanlık geceler yaşadın,
Gökyüzündeki kara kara bulutlardan
Dökülen yağmur misali,
Yüreğine damla damla ne ateşler yağdırdın,
Yetmez mi ey benim yüreğim.
Haykırış ve hıçkırıkların
Zümrüdü anka kuşunun sesi gibi.
Ya çoşkun seller gibi çağladın
Ya da gök gürültüsüyle ağladın.
Zümrüt ve pırlanta gibi ;
içinde sevda sarayları olan
her bir köşesi sevgiyle dolu,
huzur ve mutluluğun yolu olan
bir yüreğe taşıyorum.
Billûr gözlü nur yüzlü
Adı sevgi, göz bebeği yıldız,
Gündüzü aşk gecesi meşk dolu.
Güneş ve ayın batmadığı
Her gece yıldızların dans ettiği
Bir yüreğe taşıyorum.
Ali Aktaş
20 Ekim 2016
Antalya