1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1433
Okunma
BABA BIRAKMA BENİ
Gözleri yarı aralık uzanmış boylu boyunca
Uzun sarı saçlarına ecel terleri dolanmış
Son bir umut diyordu
Yalvaran bakışları
Baba, baba bana yardım et beni kurtar
Gitmek istemiyorum
Yardım et yalnız kalmaktan korkuyorum
Her yer neden karanlık
Annecim ne olur ışıkları yakın
Annesine kısık sesle bir şeyler fısıldıyordu
Aslında onu hiç kimse duymuyordu
Veda etmek üzereydi
Çok sevdiği fani fünyaya
Ben şimdi tüm güzellikleri
Neden bırakıp erken veda ediyorum
Neden?
Henüz erken
Ben daha çocuk sayılırım
Daha aşık bile olamadım
Sevemedim kimseyi
Yaşayamadım el ele tutuşmayı
Gitmek istemiyorum ne olur yardım et baba
Diyor ama kendisini duyan olmuyordu
Şefkatli bir ses ona
Korkma bebeğim annen baban yanında
Elimi tut seni asla bırakmıyacağız sözleri bile yankılı geliyordu ona
Saniyeler içinde sürekli düşünüyor
Çok sevdiği dünyadan
Bilinmeyen bir el onu sessizce koparıyordu sevdiklerinden
Bir sürü gardroptaki giysileri
Önümüzdeki kış için yeni botlarım ne olacak
Başkalarımı giyecek
Yarı baygın aklı hala birşeyleri düşünmekte
Ya kırmızı bisikleti
Henüz çok az binebilmişti
Kardeşi de yoktu ki binsin doyasıya parklarda
Oynasın onun yerine
Ahh keşke biraz daha zamanım olsaydı
Genç kız Anlam veremiyordu
ışıklar yanıp sönüyordu odada habire
kuvvetli bir ses duydu hazırmısın
korktu anlamadı
neye hazırmıyım diye sordu
senin dünyadaki süren doldu
Düşün ki çok şanslısın sen yine
Doğup ta ölenleri sen hiç duymadın mı
Ölenler hep ihtiyarmı, hiç görmedin mi
gideceğin yer için ne öğrendin
ne biriktirdin ne sığdırdın ömrüne
ne götüreceksin ebedi gideceğin evine
teslimiyet öncesi yakarış yalvarıştı çaresizce
babacım annecim
beni bu kadar az mı sevdiniz
neden bana hiç bir şey öğretmediniz neden
beni bile bile ateşe gönderiyorsunuz
oysa ben sizi çok sevmiştim
hasta olduğumda hep siz vardınız
beni şimdi tek başına gönderiyorsunuz
korkuyorum babacım yardım et der,
duymaz babası onu
Kan ter içindedir acı çekmektedir kıymetlisi
Güzeller güzeli biricik kızı
Baba kızının ecel terlerini silmektedir bir yandan
masum bir yavrunun
neden böyle acı içinde zor can verdiğini
ölümle mücadele ettiğini
Baba anlamıştır artık
benim yüzümden
evet benim yüzümden
kızının ne günahı vardı da bunca acı çekiyordu
kimin günahlarını yüklemişti onuzlarına
benim eksikliğimin, benim günahımı sen çekiyorsun
Yavrusu Izdrap acı çektikçe
baba ağlıyordu hıçkıra hıçkıra
Kızım bizi affet
Affet bizi
Biz bunun olacağını hiç düşünmedik
Ölümü hiç aklımıza getirmedik
Seni eli boş göndermenin acısını yaşıyorum diyordu
Allah kulum namaz dedi
Peygamber efendimiz Ümmetim namaz dedi
Ezanlar 5 vakitte davet gönderdi
Duyduk hep erteledik
Bizi affet sarı saçlım ay yüzlüm
hep yaşlılıkta nasılsa öğrenir dedik
bu günümüzü hiç düşünmedik
bu kadar erken olmamalıydı ağlıyordu
sarı ipek saçlı kızının ellerini sıkıca tutarak
kollarının arasına almıştı yavrusunu son kez
Çığlıkları yavaş yavaş sessizliğe gömülüyor
Sis perdesi ardında artık onları görmek için
Son bir kez gözlerini aralar
Gördüğü şey onu çağıyordu
Bir an önce gitmek istercesine
Gideceğin yer için hazırmısın
Aldın mı yanına götüreceklerini
Sorar ölüm meleği
götür beni ben artık hazırım
hakkın huzuruna çıkmaya
tertemiz bir yürekle beni kabul et
şahaadet getirken kapatır gözlerini
ölüm meleği,
bir baba şefkati ile tutar kızın elinden
küçüğüm gel hadi gel der
cennet bahçelerinden
Rabbinden sana
kirlenmemiş kalbine
bir ödül geldi
gel benimle
korkma
hadi gel
Hanife Küçük
5.0
100% (1)