Denizin ortasında yalnızlığımda kayboldum
Sessiz sakin
Ama biraz da hırçın
Etrafım alabildiğince mavi
Azgın dalgalar sessizliği bozar
Yokluğunun acısını benden çıkarırcasına
Mart kedileri gibi zamanlı zamansız
Sahili döverken bembeyaz kudurmuş köpükler
Gözlerim dalar ufka

Sen uçsuz bucaksız mavi gökyüzü
Ben kanadı kırık martı
Ben hazan mevsimi
Ben hüzün yumağı olup
Balıkçı teknesinde seninle sensiz nefes alırken
Medcezirler yaşıyorum…

Önümüz bahar
Ben yeminimi yine bozdum
Seninle son baharımı yaşamak isterken
Sen hangi mevsimdesin
Hangi engin denizlere açıldın
Hangi dalgaya kapıldın
Hangi sahilde
Mevsimlik aşklar ararsın?

Gökyüzü gibisin uçsuz bucaksız
Engin denizlere benzersin
Açıldıkça okyanusları hatırlatan
Oysa!
Benim için bir damla umuttun
Gökyüzünden yüreğime düşen

Dinle sevgili!
Yolumun rotası yok!
Ben de pusulamı kaybettim.
Deli fırtınalara tutuldum
Alabora oldum
Tutunacak bir dal
Sığınacak bir liman bulamasam da
Azgın dalgalara boyun eğmedim
Senin önünde diz çöktüğüm kadar

Uzaktan bakınca
Deniz gibi çok dalgalı
Ve çok renklisin
Yüreğinin derinliklerinde kendimden geçtim
Ne dalga kaldı
Ne de maviden kırmızıya değişen renkleri…

Aşkı yaşadım yaşayamadım her haliyle sende
Seninle sensiz diyerek
Daha da diplere daldıkça
Yüreğinin derinliklerinde vurgun yedim,
Vurdum gönül sahiline.
Son nefesimi vermeden
Yüreğinden tutunsam
Tutunsam yüreğinden
Hayata döndürür müsün?
Döndürür müsün hayata?


Mustafa KARAAHMETOĞLU
06.09.2016