Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Salih Erdem
Salih Erdem

ÇOCUKLUĞUMUZ

Yorum

ÇOCUKLUĞUMUZ

4

Yorum

8

Beğeni

0,0

Puan

2838

Okunma

ÇOCUKLUĞUMUZ

ÇOCUKLUĞUMUZ

Yaşamadık diyemem o günlere doyunca
Zamanın eyerinde geçti çocukluğumuz
Çokça yayan yapıldak tozlu yollar boyunca
Bir tütün seferinde geçti çocukluğumuz

Doğduğu gün tarlada ağaçların dalında
Salınırdı beşikler sevdanın masalında
Rüzgârın ıslığında, çobanın kavalında
Ezgisi çok derinde geçti çocukluğumuz

Hilalden dolunaya ay gizemle büyürken
Şaşardık selvilerde bizimle bir yürürken
Uzaklarda köpekler karanlığa ürürken
Gemici fenerinde geçti çocukluğumuz

Karpuz kabuklarıyla toprak çektik, kum çektik
Çamurdan dünyamızı gururla yere diktik
Her şey aslına döner… Nereden bilecektik
Beşerin beşerinde geçti çocukluğumuz

Daha gün uyanmadan yola düşerdik erken
Besmeleyle başlardı dedem ekin ekerken
Sabahtan akşamlara kağnıyla sap çekerken
Dertlerin tekerinde geçti çocukluğumuz

Karıncalar misali âşığıydık doğanın
Müstahsili olmuştuk iskelenin, soğanın
Hayretle incelerken evini tosbağanın
Eşeğin semerinde geçti çocukluğumuz

Doğuştan güreşçidir her peygamberdevesi
E, bizde de öyle bir pehlivanlık hevesi
Öcülere, devlere demeden neyin nesi
Kaderin minderinde geçti çocukluğumuz

İstiklâl Marşı ile başlayan yayınların
Radyo Tiyatrosu’yla, Arkası Yarın’ların
Çocuk bahçelerinde edebî yazınların
Ömrün şaheserinde geçti çocukluğumuz

Pancar motorlarıyla bostana ve gövere
Emmeden su çekerdik ayda bilmem kaç kere
Uykusuz gecelerde düşmeden hiç kedere
Umudun seherinde geçti çocukluğumuz

Her ekin orağında eğilirdik y/ay gibi
Oraklarla, tırpanla çekilir halay gibi
Yanardık yaz boyunca adeta buğday gibi
Renklerin esmerinde geçti çocukluğumuz

Bir sel gibi kükreyip deli deli çaylarca
Yeri göğü inletir yularlanmaz taylarca
Öküzlerle, atlarla düven sürüp aylarca
Çokça harman yerinde geçti çocukluğumuz

Kadınlar su çekerdi çeşmelerin başında
Gün inerdi akşama mahşerin telaşında
Elde tahta kaşıklar oynar arapaşında
Nelerin nelerinde geçti çocukluğumuz.

Sokaklarda çemberle, çokça topaç çevirdik
Telden araba sürdük, bazen çarpıp devirdik
Bizler yokluk çağında ne varlıklı devirdik
Devrin iyimserinde geçti çocukluğumuz

Kulağımızda ezan, yüreğimizde iman
Yürüyorduk hayata vicdan ile her zaman
Büyüklerin önünde diz çökerek kız kızan
İnsanlık ezberinde geçti çocukluğumuz

O vakitler bizdendi, millîydi kahramanlar
Elimizden düşmezdi Kara Murat, Tarkan’lar
Karaoğlan filmiyle renklenirken akranlar
Filmin beraberinde geçti çocukluğumuz

Elimizde kılıçlar girerdik kavgalara
Veyahut da şişlerle dalardık tarlalara
Hayal yayından oku salarken kargalara
Masal atmosferinde geçti çocukluğumuz

Akşamları koşarken peşinde bir kaçağın
Çökmüştü köyümüze acısı bir saçağın
Temmuz akşamlarında ruhumuz darmadağın
Kıbrıs seferberinde geçti çocukluğumuz

Titrek gaz lambasının esrarengiz efsunu
Hep kapalı gişeydi ışık gölge oyunu
Sahne aldı duvarda karabaşı, koyunu
Ellerin eserinde geçti çocukluğumuz

Yazın tütün çizerdik beş şişi beş kuruşa
Lokumlu bisküviyle gelirdik dolduruşa
Cepte kırık leblebi koştururduk yokuşa
Kızaklar üzerinde geçti çocukluğumuz

“Amin Allah!” sesiyle evlerin önlerinde
Altüst ederdik köyü arife günlerinde
Haşeşli çörek-bekmez bayram öğünlerinde
Leblebi şekerinde geçti çocukluğumuz

Fedakâr babaların, vefakâr annelerin
Alnı ak, saçları ak dastarlı ninelerin
Dambaşında papatya yetişen hanelerin
Manevi siperinde geçti çocukluğumuz

Sırtıma sırt verirdi uzandığım çayırlar
Dayanmazdı bizlere dere, tepe, bayırlar
Güderken hayalleri uçsuz bucaksız kırlar
Kuşluk vakti serinde geçti çocukluğumuz

Kurbağalı göllerin kalbi hızla çarparken
Ağustos böcekleri hep serenat yaparken
Yıldızlar gökyüzünde çapkınca göz kırparken
Sevda semaverinde geçti çocukluğumuz

Nedense büyüklere özendik o aralar
Mahalleye yeterken çaldığım sigaralar
Tek Zafer Gazozu’na yetmiyordu paralar
Feleğin çemberinde geçti çocukluğumuz

Sonbaharda basılan tütün balyalarıyla
Sarınırdık kışlara bahar hülyalarıyla
Deliksiz uykularda yârin rüyalarıyla
Aşkın eşdeğerinde geçti çocukluğumuz

Gazoz kapaklarıyla az mı oyun oynadık
Köy kazandı biz kepçe kaynadıkça kaynadık
Bir yandan sınanırken diğer yandan sınadık
Herkesin geçerinde geçti çocukluğumuz

Hiç gözümüz olmadı hayatın beleşinde
Talih patlak bir toptu çilenin güneşinde
Esaslı bir gol için koştururken peşinde
Tacında, kornerinde geçti çocukluğumuz

Yağmurunda yünerken yakılan her havanın
Payamından öğrendik acısını ovanın!..
Tüm Kırcalılar gibi geçim denen davanın
Kutsal alın terinde geçti çocukluğumuz.

10 05 2016
Salih Erdem (Çocukluğumuz)

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Çocukluğumuz Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Çocukluğumuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÇOCUKLUĞUMUZ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Gülseren Morkan
Gülseren Morkan, @bahar58
16.6.2016 22:05:04
Muhteşem bir şiir ve çok güzel yaşanılmış bir çocukluk destanı gibi.engin kaleminizi yazdıran yüreğinize sağlık üstadım.tüm kalbimle kutluyorum.selam ve saygımla.
Muzaffer Yavuz
Muzaffer Yavuz, @muzafferyavuz
15.6.2016 14:09:52
Destan gibi olmuş Salih hocam,yürekten kutlarım,selamlar.
Etkili Yorum
Hicran Aydın Akçakaya
Hicran Aydın Akçakaya, @hicranaydinakcakaya
15.6.2016 08:50:57
hadi bize çocukluğunu anlat dediklerinde çocuklarınıza, torunlarınıza okuyabileceğiniz
kusursuz bir çocukluk destanı yazmışsınız Salih Bey...
hayranlıkla okudum, ses olmak onurdu
teşekkür tebrik ve saygıyla...
Nezahat Yıldız Kaya
Nezahat Yıldız Kaya, @nezahat-yildiz-kaya
14.6.2016 21:49:37
Cocuklugun surup gectigi her ne varsa akila yapisip kaliyor.
Hem de tanimis olduk sayenizde yoreyi, adetleri, etrafinizdaki tum guzellikleri.
Tebrikler siire ve yoruma.
Saygilar Salih Bey.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL