1
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
2877
Okunma

yanlış bir limandaki
yanlış bir gemiydi sevmelerim
yokluğunun deniz mavisiydi rotam
hoyrat kıyılarımı döven kır saçlı lacivertti yalnızlığım
karanfil yanığı bir tendi aklımdaki firar
sürgündü geceye ateş açan tüm düş çiçekleri
her ne kadar çıldırırcasına sevişse de kahrolası umutlarım
sirayet etse de aşk tüm tutsaklığıyla damarlarıma
kırmızı dudaklı yangınlarındı son nefesim
biz
doğuştan kalbi delik olan bu sevdanın
infazı gecikmiş sevişmeleriydik belki de
şimdi
suskunluğumu ters yüz edip
yazmanın vakti midir bilemedim
ağlamaktı belki de gülmenin diğer yarısı
kim bilir belki de ölmekti sensizliğin karşı kıyısı
ve ben kadınım
tüm kıyametler bendeyken bile ölemedim
içimdeki peronlarda sansürledim hiçliğimi
bir yaralı kuşun kanadıydı geçmişim
bu şehrin rimeli akmış kirpikleri
ve bu kaldırımların adım adım gözyaşı bendim aslında
uykusu bölünmüş her eksik gece gibi
eşkalin diyorum
uzak kalsın dedikçe düşlerime
gözlerin bir zindan daha kurar oldu gecelerime
diyorum ya
içimde çoğaldıkça köşe başları
tüm enkaz bakışlı çıkmaz sokaklarım olur kaybolmuşluğum
eyy
saçlarına sürdüğün tuzlu nefesinle
göğsünde denizi çalkalayan kadın
vakitsiz ve sefersiz her içime doğuşunda
pusulasız bir ben daha batar sürgünlerinde bilesin
ve sen kadınım
doğmayan şafaklarımı ver bana
ver ki
bende hiç düşünmeden güneşlerimi bağışlayım sana…
ilhanaşıcınisanikibinonaltı
5.0
100% (12)