4
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1275
Okunma
çaresiz bir kadının yalnızlığı
kuruyan bir ağaç gölgesinin ağlama sesi duyulur çok uzaklardan
içim dışım hüzün içim dışım kış
çocukluğumun kayıp yıllarına denk gelen
kara kaplı defter gibiyim
yüreğime sardığım kurşuni renkli anılar
hançer soğukluğunda
ölüm kadar soğuk
ömür kadar gerçek
iç içe geçen kader kutularına sıkışan can kadar gerçek
bu gece neft renkli hüzün çöreklendi
yalancı bin bir dost görünümlü gerçekler gibi çarptı yüzüme
gün yüzüne çıktı ihanetin izleri
silindi insanlara olan inancım bir kez daha
bir kez daha elek oldu yüreğim
son kez vurgun yedim son kez öldüm
dokunaklı hikayeler anlatırdı annem vakti zamanında
bir kadının yalnızlığına şahit oldu zaman
elekten döküldü hikayeler
sırtından vurulan ruhların ağırlığınca insan
ağırlı kadar zaman
5.0
100% (6)