0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
514
Okunma
her gece hüzün aheste aheste
elinde mum aleviyle görünür
hafiften aydınlanırken mazi
yaşlı radyo incecik örtünür
dilinde eski püskü bir beste
hani olmaz ya duvarın çilesizi
o çerçeve bir şekilde sürtünür
beklerdik gözlerimiz düşeste
buluta inattı burdaki rutubet
güneşe asiydi pencere
bakışında hala o ıslak
şiire özlem kırık dökük sepet
kadeh masa ayrı bir cendere
bir kez hazanı ıskalasak
ya o eylüllük hezimet
beklerdik gözlerine tutsak
sokak lambasında var ki haşmet
semazeni uçarı pervaneler
hani elem sırılsıklam olsa
dönüyorlar öylesine bir zahmet
yavaş yavaş çekilirdi perdeler
ruhum kuşların gidişine bir alışsa
mavi gömleğimde o etiket
hala son kravatla siperdeler
beklerdik gözlerin ya sıkılırsa
dr.süreyya burak önder
5.0
100% (1)