Seni affetmiyorum Aldın alacaklarını yaptın yapacaklarını Süpürdüm artıklarını Seni terkediyorum
Yokluğunda varlığını özlemem gerekirken Varlığında yokluğuna hasret bıraktın Bu nasıl paylaşmak bu nasıl hayat Kahrını çilesini ben çekiyorum
Senin insafsızlığına bu bir feryat Hislerim omzumda ben gidiyorum Dönemem dönemem sana gücüm yok Bir sevda uğruna çok çektim çok elinden
İçine dert olacak sana bu son bakışım İçine dert olacak hibirşey sormayışım Adını kahpe koydum bırak hep öyle kalsın Sana son sözüm allahından ve allahından bulasın
Ben ki senin icin kursun onunde durdum sen sen sen serefsiz Beni sirtimdan vurdun dusmanima dostuma yiktin dagittin Beni sen serefsiz serefsiz....!
Birgun sende seversin birgun sende aglarsin o zaman aklina Ben gelirim belki geri donmek bile istersiN ama vakit cok Gec olur elimde degil seviyorum ozluyorum hep boyle kalacak Hepte boyle kalacak serefsiz
Pencerim önündeyim dalmışım gök yüzüne Bulutların arasında yer ararken kendime Bulutların arasında yer ararken kendime
Sonsuzluğu dolaşırken Sensizliğe alışırken Herşeyini unutmuşken Kahretsin aklımdasın Ve sen bunun farkındasın
Sonsuzluğun ötesindeyim gölgen gölgem üstüne Eriyorum bitiyorum çare mi var derdime Eriyorum bitiyorum çare mi var derdime
Sonsuzluğu dolaşırken Sensizliğe alışırken Herşeyini unutmuşken Kahretsin aklımdasın Ve sen bunun farkındasın
Vefasızlığını affedemedim Sana olan zaafımı hazmedemedim Aramazdım sormazdım Seni hic tanımazdım bile Sen benim koynumda beslediğim yılan bile olamazdın Kahretsin aklımdasın
ardımda bırakıp gül çağrısını,ayrılık anı bu sisli şarkıyı, ırmaklar gibi akıp uzun uzun terkediyorum bu kenti.. ah ölüler gibi.. şarkılar bir çığlığa sığınmaksa şimdi,sonsuz bir yangın gibi, sevmesem öyle kolay çekip gitmek, yaralı bir kuş gibi... ... kazım koyuncu-ayrılık şarkısı
gönül penceresinden ansızın bakıp geçtin bir yangının külünü yeniden yakıp geçtin
madem ki son şarkının kırık bir güftesiydim niçin yarım bıraktın neden bırakıp geçtin
bir yangının külünü yeniden yakıp geçtin
ne çok sevmiştim seni ne çok hatırlar mısın? aşiyan yollarından ses versem duyar mısın? hala beni düşünür ve hala ağlar mısın bir bahar seli gibi yolundan akıp geçtin bir yangının külünü yeniden yakıp geçrin ....................
ben seni unutmak için sevmedim gülmen ayrılık demekmiş bilmedim bekledim sabah akşam yollarını ölmek istedimmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmmm! bir türlü ölmedim:(
AşK Bu mU? sEVda Bu mU? hayAT Bu Mu? kalp aCI dÜNyA hÜzÜn gÖz yAş DolU
Sago Acıyla Yoğrulur , Kendi Yağında Kavrulur Mutluluğum Yavrudur , Paranoyak Olduğum Doğrudur Dilim Damağımı Kurutur , Çölde Yağmur Kurudur Sessizliğim Konuşur , Ben Dünyayla Boğuşur
Herkez Birgün Soğuyacak Bu Fani Gidici Hayattan Bütün Bedenler Soğuyacaktır, Elbet Yavaştan Kıyamet Toplantısında Ölecek Haramiler Telaştan Ne EV Ne PUL Ne ÇUL Ne Bir KUL Geride Kalacak Dünyadan
Olması Gerken Şeylerin Adını İyilik Yapmak Koymuşlar Baksana Dedelerimiz Toprak Altında Doğmuşlar Raphunzenin Saçlarını Yolmuşlar Ya Komşular 7 Cücelerin Prensesi Ölmüş Uçurumdan Bir Bir Atlamışlar
Porselenmi Tabut Bayım Sağıma Soluma Çarparım Bende Rüya Çok Sende Tabir Boldur Aslanım Sago Aynı Şarkıyı Söyleyeli 9 Sene Olmuş Vakit Kendini Öldürürken Sevdiklerim Yok Olmuş
Hergün Bir Adım Daha Fark Atmaktayım Bu Dünyaya Uzaktan Tanıdık Oluyorum Yakınlaştık Bu Yabancıya Eski Mumun Kokusu Kalır Fitili Küser Aydınlığa Dilsizlerle Rap Yapan Bir Kör Sagopa Sayfalarda
NAKARAT
Ben Bana Kendim İçin Lazımım , Hatıram Olsun Sana Şarkım Lapa Lapa Kar Yağsın , Manzaralarımı Beyazlara Boyayın Bennn Bugün Ölebirim Şu an Ölebilirim Her An Ölebilirim
Gücün var mı sevgilim Derin sularda inci tanesi aramaya Cesaretin kaldıysa Hala benle aşktan konuşmaya Söyle canım sevgilim Hayat bize oyun oynuyor olabilir mi Yorgun gibi bir halin var Duyguların karışık olabilir mi Sil baştan başlamak gerek bazen Hayatı sıfırlamak Sil baştan sevmek gerek bazen Herşeyi unutmak Sanki bugün son günmüş gibi Dolu dolu yaşamak istiyorum ben Her ne çıkarsa yoluma Selam verip yürümek istiyorum ben Sil baştan sevmek gerek bazen Hayatı sıfırlamak Sil baştan sevmek gerek bazen Herşeyi unutmak
Vakitsiz bir sonbahar akşamındaydım Candan öte dermansızım köşelerdeyim Yar koynuna yatsam bile gurbetlerdeyim Çok arkadaş kaybetmişim dalgınlardayım Beni yormayın, beni kırmayın anlamazsanız kalsın Hiç dokunmayın Deniz sakine, dağlar çiçeğe İçten vermeye geçemedik, geçemedik Koca kışın ayazından Vakitsiz bir sonbahara yakalandık Yaz düşünde çok sarardık Yaza varmadan Bir adım bir adım daha Büyüsün artık Bir çok anı sıcak henüz Yüreğe kattık Gözlerimde canlanıyor Gülüşü içten Çok arkadaş kaybetmişim Hiç kararmadım Beni yormayın, beni kırmayın Anlamazsanız kalsın Hiç dokunmayın Deniz sakine, dağlar çiçeğe İçten vermeye Geçeceğiz geçeceğiz Koca kışın ayazından Vakitsiz bir sonbahara yakalandık Yüz düşünde çok özledik Yaza varmayı Efkan ŞEŞEN
Elini son defa yanağıma koy İstemiyorsan giderim giderim Serin bir sonbahar akşamında söz İsmini unutur silerim silerim Tuttuğun Kalem olsa yüreğinin elleri Bir defa daha yazsa bebeğim bebeğim bebeğim Eğer bir masal perisi girerse Rüyalarına Öldü dersin gül güzeli tılsımını kaybetti Uğruna döktüğüm gözyaşlarım için Yağmurdan özür dilerim dilerim Kuruttuğum kızıl gülleri alıp Senin için senden geçerim geçerim
:)))))))) o bir fenomen en sevdiğim sanatçılardandır .................
ayrılıklar uyandırmalı kör yüreğimi. cehennem yangınlarından ölmeden çıktıysa bedenim; artık benim olmalıyım, benim. yeter yüreğimi bir çift gözün ateşine rehin verdiğim. ateş artıyı değildir karşılığımız. pusatını dağ sisinden alan, firarını mermisine emanet eden bir namludur bu eşkıya sevda ki; zulasında asılı durur kefenlediği ölümü. ellerinin çeliğine su verilmiştir ta adem`den beri. bilir ve intihar cüretiyle yoklar yüreğinin tetiğini. güneşin kızılca kıyametine çatar kuruyan umut dallarını. yanacaksa cehennemden beter yanmalı! kim anlar ki eşkıyanın sağlamlığını; özleminin çiseyle yıkanmış şafak değerini kim? hani ellerine kuşlar inerdi, kardan üşüyen kuşlar... bahçen kuş sevinçleriyle inlerdi ay şahrud. eşkıya yüreğime çığ düştü üşüyorum ha... aç ellerini.
geldim mutsuzluğumla yürek susuzluğumla koynuna al demiyom şikte koyma beni koynunda yatır demem yeter bağışla beni aç ellerin gireyim sana ömrüm vereyim kuruyan dudaklarına nefesimi süreyim kuruyan dudaklarıma nefesini süreyim dağlara küs olur mu banara yas olur mu iki can bir bedenken ayrı yatmak olur mu iki yürek bir canken ayrı düşmek olur mu biliyorum suçluyum kentin kirli suyuyum sevmesini bilmiyorsam geçmişin sonucuyum aç kapıyı gireyim sana ömrüm vereyim kuruyan dudaklarına nefesimi süreyim kuruyan dudaklarıma nefesini süreyim
eyyy kurşun gibi dosdoğru yaşayan eyyy denizli mutluluklar işleyen tatil yüzlü kitaplara eyy hafızdan homerostan cırcırlı akşamlara kalan söyle ÖLÜ BİR KIZ NERESİNDEN ÖPÜLÜR teni cevahir dudaksız bir kız adı ÇAT GELİN olan...
ne kaçınca ardından ağlayacak bir bavulu oldu ne de saçları kadar uzun ömrü tarihin bu en allahsız lahzası sütü irin sütü kezzap sütü kan papirüs dağlarına küskündür zaman yani oldum olası fanus içinde kımıltısız ve yaslı deniz görmeden ölen bir kızçocuğunun gözleri kadar umarsızdır İÇİMİN EŞKIYASI...
Gözlerimin etrafındaki çizgiler Artık belli oluyor Bütün o çizgiler son bir yılda oldu Sana, bana, bize ağlarken Ben leyla olmuşum kimin umrunda Mecnun çoktan gitmişken Bu ne garip bir yangındı böyle Sen söndün ben yanarken Peki ben neden hala böyleyim Neden hala geçmişteyim Belki de Ben sana hala Aşığım... İşte tam burda karşındayım Ya şimdi tut elimden Ya da bir daha sözetme özlemekten Çok çok çok karışığım zaten..
Ruhum iki ucu arasında Gezinip duruyor Bugün zaman akmasın dursun Ben içinden geçeceğim Ama neden, neden hala böyleyim Neden hala geçmişteyim Belkide...ben sana hala Aşığım