Her yeni fikir, başlangıçta diğerleri arasında azınlıkta kalır. Thomas Carlyle [Paylaş]
E-mail: Şifre: Facebook ile bağlan Üye ol | Şifremi Unuttum
Türkiye Şiir Platformu
ANASAYFA ŞİİRLER Edebiyat Defteri YAZILAR Edebiyat Defteri FORUM Edebiyat Defteri ETKİNLİKLER Edebiyat Defteri NEDİR? Edebiyat Defteri Kitap KİTAP  Edebiyat Defteri Tv TİVİ Edebiyat Defteri Sesli Şiirler MÜZİK Edebiyat Defteri BLOG Edebiyat Defteri Atölyeler ATÖLYE  Edebiyat Defteri BİCÜMLE Edebiyat Defteri ARAMA Edebiyat Defteri İLETİŞİM
Yeni Şiir Ekle Şiirinizi eklemek için tıklayın.
• Anasayfa • Şiirler • Yeni Şiirler Sesli şiirler Sesli Şiirler Resimli şiirler Resimli Şiirler Bugün Eklenenler Bugün Eklenen Şiirler • Etkili yorumlar • Seçki Şiirler • Son Eleştirilen Şiirler • Son Yayınlanan Şiirler • Yazılar • Makaleler • Öyküler • Denemeler • Söyleşiler • Mektuplar • Masallar • Anılar Bugün Eklenen Yazılar Bugün Eklenen Yazılar • Tüm Yazılar • Etkili Yorumlar
• Edebiyat Defteri
• Yazım Türkçeleştirici • Türkçe Sözlük • Site Kuralları
Online Üyeler


İçerideki üyelerimizi görmek için üye olmanız gereklidir.

Üye olmak için tıklayın.

Online Üye:32







Sömüren Kadınlar mı Yoksa Erkekler mi 

Ne zamandan beridir bu siteye takılıp kaldım bilemiyorum ama sanırım sitenin kurulduğu günlerden itibaren sizlerleyim. Buraya içtenlikle yaşadıklarından parçalar gönderen herkese ayrıca selamlar.

Yazmak istediğim konu sadece bayan arkadaşlarımla paylaşabildiğim ama aslında erkekleri ilgilendiren bir konu. Para... Ancak bu kez kullanılan erkeklerin parası değil, bayanların parası. Birkaç ay önce burada "hesabın erkekler tarafından ödenmesi" konusunda rahatsızlığını belirten bir erkekadamın yazısını okumuştum. Bugün de kadınlardan oldukça şikayetçi olan arkadaşımızın yazısında özellikle bir bölüm dikkatimi çekti. Kadınların paraya verdikleri önem, parasız erkekleri terketmesi, harcanan paranın kaynağının önemli olmaması, önemli olan kazanılan paranın miktarı gibi konular. Sadece kendimden değil, etrafımda pekçok bayan tarafından yaşananlardan örnekler vererek, benim de günümüzün son derece önemli bir sorunu olarak gördüğüm, "kadının kendi kazandığı parayı bile dilediğince harcayamaması, elinden alınması" konusuna değineceğim. Özellikle siz erkekadamların dikkatine yazıyorum. Çünkü bu çok gizli kalmış, konuşulmayan bir konu... Sebebi de erkekadamların ONURU.

Hikaye 1:

Didem üniversite eğitimini bitirmiş, ailesinin bulunduğu şehre geri dönmüş, iş arıyordu. Ben de o sırada ona yardımcı olmak amacıyla, kendisini Alper'le tanıştırıp iş konusunda yardımcı olmasını istemiştim. Alper o sıralarda askerliğini bitirmiş, bir bankada iyi bir pozisyonda ve evlenmek için kelimenin tam anlamıyla kız arıyordu. Açıkçası Didem'in kendisine son derece uygun bir kız olduğunu ve isterse o yönde de düşünebileceğini söylemiştim. 2 yıl içinde Didem Alperin çalıştığı yerde işe başladı ve evlendiler. Şu anda 1,5 yıldır evliler. Didem'in ailesinin de Alper'in ailesinin de maddi durumları son derece iyi. Bu arada Didem benim lise arkadaşım. Benim, Didem ve Alper'in aileleri aynı şehirde yaşıyorlar ve biz farklı bir şehirde yaşıyoruz şu anda. Alper'in ailesinin maddi durumları son derece iyi olmasına rağmen evlenme, ev kurma döneminde ailesi tek kuruş yardımda bulunmadı. Sanırım oğullarının bu yaşadığı şehirde 3 yıldır yeterince para biriktirmiş olabileceğini düşünüyorlardı. Tam tersi, ALper eline geçen bütün parayı harcadığı gibi, bir yığın da borç yapmıştı. Genel bir söz söyleyeceğim, hoşgörün, nedense bu tür erkekadamlar çok fazla. Günlük yaşayıp kazandıkları parayı o gün yiyen cinsten. Didem'in ailesi kendisine evlilik süresince sarfedilecek paranın yarısını vermiş ve Didem bütün bu paralarla Alper'in borçlarını ödemişti. Eve alınan bütün eşyalar borçla alınmış ama Didem'in ailesinin bunlardan hiçbir zaman haberi olmamıştır. Kendi ailesinden evlilik için para istemeyi onuruna sığdıramayan Alper, Didem'in ailesinin parası ile borçlarını ödemeyi gayet rahat bir şekilde gururuna yedirebilmişti. Sonrası mı? Didem hala Alper'in yaptığı saçma sapan borçları öder, alper'in ailesi için çektiği kredilerin taksitlerini öder ve hatta bir ayakkabı alacağı zaman bile Alper'den izin alır. İşte Didem böyle bir bayandır para konusunda. Alper de böyle onurlu bir erkek(!)

Hikaye 2:

Nilay yine yaşadığım şehirde sağlık sektöründe çalışan bir bayandır. Ne az ne de çok para kazandığı ama çok sevdiği bir işi vardır. İş hayatına başlamadan 2 yıl önce Erdem ile üniversite son sınıfta tanışmış ve okul bitince farklı şehirlerde 2 yıl boyunca ilişki sürmüştür. Erdem iş hayatını şu anda bulunduğumuz şehirde sürdürmek istediği için Nilay ailesinin bulunduğu ve tüm yaşamını geçirdiği şehirden ayrılıp buraya yerleşmiştir. Ancak Erdem'in tayini doğu illerinden birine çıkmıştır. Nilay yaşadıkları zorluklara rağmen birgün birarada olacakları ümidiyle çalışmaya devam etmiştir. 2 yılın ardından Erdem hekimlik görevine Nilayla aynı şehirde devam edecektir. Erdem pratisyen hekimlerin bildiğimiz düşük ücrette aldığı para ile kendisine bir ev kurabilecek durumda değildir. Nilay'ın evine yerleşir. Uzun lafın kısası... Şu anda Erdem kazandığı para ile ancak yol parası, kendi temel ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir. Ev kirası, market, Erdem'in giyim masrafı, gittikleri yaz tatili gibi pekçok masrafı Nilay karşılamaktadır. Nilay olmasa Erdem'in bu şehirde yaşayıp mesleğini yapabilmesi, uzmanlık kazanacağı süreci bu şehirde geçirebilmesi mümkün değildir. Erdem'in uzmanlık kazanma sürecini tamamlamadan evlenebilmeleri gerçekten zor. Yaşadığı zorluklar ile ilgili tek birşey bilmiyor ailesi. Nilay'ı biliyorlar ama birlikte yaşadıklarını bilmiyorlar. Bütün yükü Nilay çektiği ve Erdem'in mesleki geleceği için elinden geleni yapıp, gerektiğinde 3 işte birden çalıştığı halde bir de Erdem'in ailesi Nilay'a burun kıvırmazlar mı??? Biz kızlar Türkiye gibi bir ülkede hem çalışıp hayatımızı kazanabilme çabasını sarfediyoruz hem de böyle erkek annelerinin nazlarını çekiyoruz. İlişkide sorumluluğun büyük bir kısmını Nilay üstlenmektedir. Neden? Aşk... Hani kadınların son derece kurnaz, paragöz tanımları vardır ya... alın size örnek. Aşk için canını dişine takan bir Nilay..

Hikaye 3:

Ben... Benim hikayem daha bir başka. Eğer bu hikayeler yayınlanırsa birgün ben de kendi hikayemi özetlerim. 7 yıllık bir serüven. Ama sizlerere şimdilik son 5 ayı anlatacağım. Son 5 aydır erkek arkadaşım çalışmıyor. Kendisinin günümüzde çok geçerli bir mesleği var. Son derece tecrübeli olduğundan rahatlıkla iş bulabilir. Ancak o kendi işini kurma çabası yüzünden aylardır geliri yok, üstelik hiç bir birikimi de bulunmamakta. 5 aydır ev kirasını, faturaları, yiyecek, giyecek masraflarını karşılayan benim. Neden mi? Aşk... Geçmişte yaşananlar. İnanın biz bayanlar sandığınız gibi maddi durumu iyi ve bizi pahalı hediyelere boğacak, eğlendirecek, günümüzü gün edecek bir erkekadam aramıyoruz. Biz hayatı paylaşabilecek olgunlukta ve sorumluluk sahibi İNSANLAR arıyoruz. Bu sitede okuduğum bir yazıda bayanların maddi konulara olan düşkünlüğünden şikayet edilmiş. Açıkçası kendimde ve etrafımda bunca örnek varken bu şikayetler bana çok fena battı. Üzüldüm. Biz bayanlar erkekadamlarımızın çok değerli onurları için hep sustuğumuz için adımız kötüye çıkıyor sanırım. Ben de bu susmaya devam edenlerden biri olarak yazarak sizlere yaşadığım gizli gerçekleri aktarmaya karar verdim. Evet siz erkekadamlar...! O çoğu zaman şikayet ettiğiniz, kıskançlıklarından, maddiyata olan düşkünlüklerinden, dedikodularından, memnuniyetsizliklerinden dert yandığınız kadınlarınız sizlerin onuru için en yakın bayan arkadaşlarına bile bu konulardan bahsetmeden katlanıyorlar pekçok sıkıntıya. Günümüz erkeklerinin maddi konularda yeterince onurlu davranmadıklarını düşünüyorum. Hatta ve hatta eşlerinden, sevgililerinden kopardıkları paralarla eğlendiklerini, çapkınlık yaptıklarını bile görüyorum. Ve son olarak diyorum ki, iğneyi kendinize, çuvaldızı bayanlara batırmaktan vazgeçin.



Bu Hikayeleri Okudunuz mu?


Affet Babacıığım
Bir Aşk Hikayesi
Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar
Yaşamak, Sevmek ve Öğrenmek
Tavsiye




Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.
Kapat Çerez Politikamız