Yağmurun sessiz melodisi altında yolları kesişen iki yabancı… Necla, küçük kasabaya yeni tayin olmuş genç bir doktor; Kerem ise huzur veren, kendi halinde bir yazar. Tesadüfi karşılaşmaları, geçmişin ...
Yağmur tüm sabah boyunca kasabanın sokaklarını yıkamış, öğlene doğru bulutlar aralanmıştı. Necla şemsiyesini eline alıp dışarı çıktığında, havada taze toprak kokusu vardı. Ağaç yapraklarından hâlâ ince damlalar süzülüyordu.
Kasabanın meydanına vardığında, çocukların renkli uçurtmalar uçurduğunu gördü. Gökyüzü griydi ama uçurtmaların kırmızı, sarı, mavi renkleri göğe sevinç serpiyordu. Necla, gülümseyerek bir bankta oturdu.
O sırada yaşlı bir adam yanına yaklaştı. Elinde küçük bir sepet vardı, sepette papatyalar ve nergisler… “Doktor Hanım, bahçemde bu sabah açtılar. Buyurun, kasabanın hoş geldin çiçekleri olsun.”
Necla şaşırdı, nezaketle kabul etti. Çiçeklerin kokusu, kasabanın sade ama içten güzelliğini taşıyordu.
O an düşündü: Bazen mutluluk büyük şeylerde değil, küçücük bir çiçekte saklıdır.
Gözleri çiçeklere dalarken, uzaklarda gökyüzünde yeniden ince bir yağmur çizgisi belirdi. Necla, kasabanın bu dingin, masalsı havasını içselleştirdikçe kalbi de hafifliyordu.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.