"UMUDA KELEPÇE VURULMAZ"
Sevgili okuyucu,
Bazen hayatın koşuşturmacasında, içimizdeki seslerin, umutların ve en önemlisi kendimizin kaybolduğunu hissederiz. İşte tam da o anlarda, ruhuma sızan kelim...
Bir de benden dinle, duy Çongar'ımı! Gönlümde bırakan izi bir başka. Doğduğum evime, geçen yıllara, Özlemle baktıran yüzü bir başka.
Dağlarda yemişler, çiçekler açar, Her yana mis gibi kokular saçar, Koyunlar, kuzular sevinçten uçar, Her mevsim güzeldir; yazı bir başka.
Baba mesleğidir çobanlık orda, Kusur etmez kimse saygıda, arda, Bir gün omuzlarda gelsen de yurda, Bağrına basması özü bir başka.
Eski bir gelenek hayra yorulur, Gelen misafire sofra kurulur, Öksüzün, yetimin hâli sorulur, Çorbaya konulan tuzu bir başka.
Eskiler sürdürür bu geleneği, Madımak, hengeli ana yemeği, Tandır giliğidir sıcak ekmeği, Ocağın ateşi, közü bir başka.
Ekinler boy verir, büker başağı, Çalışır tarlada oğlu, uşağı, Ekmeği helaldir, kırmaz kaşığı, Toprakla imtihanı, özü bir başka.
Kız, anaya çeker denmez boşuna, Kaderde yazılan gelir başına, Hem ağlar hem gider, bakmaz yaşına, Gelinin çeyizi, o nazı bir başka.
Komşuluk ararsan köyde bulursun, Sevinci paylaşır, derdi bölersin, Dostunla ağlaşır, dostla gülersin, Türküsü, manisi, sazı bir başka.
Yöresel kıyafet: Etek, bindallı, Başında yazması oyası pullu, Belinde kemeri, poşusu allı, Giydiği şalvarı, bezi bir başka.
Derdini çözemez kalırsan darda, Tecrübe sahibi, sor ihtiyara, Kalbi sevgi dolu, hep bahtiyarda, "Gurban olam!" deyen sözü bir başka.
Necla Polat
ÇÖZEMEDİM BEN
Duygularım ağır bastı gönlüme Kaleme yükleyip yazamadım ben Zehiri bal edip sürdüm dilime Kadere feleğe kızamadım ben
Dua serdim iki satır heceye Sabır versin diye döndüm Yüce/ye Bağlanmış umudum zifir geceye Üstüne yıldızlar çizemedim ben
Duvarlar üstüme üstüme geldi Zalim gece ne hâl ne hatır bildi Karanlığı sabır şafak mı deldi Saklı bilmeceyi çözemedim ben
Öyle bir derya ki uçsuz bucaksız Dalmışım bilmeden kolsuz bacaksız Konuştuk göz göze dilsiz dudaksız Aşkın denizinde yüzemedim ben
Vurdum kapısına girdim içeri O anda yemişim kahpe hançeri İsterdim olayım "Hakk'a" bir çeri Âlem bir seyrangâh gezemedim ben
Necla Polat
İÇ ÇEKİŞ
Dilimde sözcükler sancılı bulut, Dokunsam kaleme ağlar mı dersin? Sağanak sonrası yeniden umut, Şu garip gönlümü eğler mi dersin?
Belli değil sonu, ortası, başı; Ne bu kalp dayanır, ne sabır taşı. Dilim lâl, yüreğim akıtır yaşı, Bu ateş bağrımı dağlar mı dersin?
Yöneldim rahmeti Şanı Yüce'ye, Derdimi yükledim harfe, heceye. Bir dua bıraktım zifir geceye, Gönül pınarlarım çağlar mı dersin?
Sanki ömrümde dert ve çile azdı, Bir de buna hasret gurbette yazdı. Küçük kız kaderi(ni) yeniden çizdi, Güç veren, şu karlı dağlar mı dersin?
Necla Polat
RUHUMA KELEPÇE TAKTI GÖZLERİ
Bir gece rüyamda, gördüm, o yari Tebessümle baktı, baktı gözleri Çözemedim acep nedir esrarı Sanki bir mızraktı oktu gözleri Ruhuma kelepçe taktı gözleri
Dilim tutuldu da, lal etti beni, Bağrı kurumuş bir dal ettin beni. Sürmeli bakışlar kül ettin beni, Çakmaksız çırasız yaktı gözleri, Ruhuma kelepçe taktı gözleri.
Topladım heybe mi götürdüm yâre Bulmadı gönlümün derdine çare. Kurşunlara geldim hem de, kaç kere? Uzaktan tetiği çekti gözleri Ruhuma kelepçe taktı gözleri
Aşk denilen duygu acaba bu mu ? Bir volkan mı yoksa çağlayan su mu? Hasreti eritti söndürdü mumu Süzüldü gözümden aktı gözleri, Ruhuma kelepçe taktı gözleri. Necla Polat
BEKLER DURURUM Kundaktan kefene artıyor bezim, Ucunu ucuna ekler dururum. Yılların yükünü tartıyor yüzüm, Bir adım gidemem tekler dururum.
Yoruldu kalbimin saati şaştı, Çektiğim hüzünler boyumu aştı. Dualarım artık Hakka ulaştı, Son misafirimi bekler dururum.
Gençlik bir bahardı, çiçek açardık, Gönülden gönüle konar, uçardık. Aşkın pınarından bade içerdik, Giden gençliğimi koklar dururum.
Ne bir yoldaş, ne bir dosta hevesim. Can kafeste tükeniyor nefesim, Her şiirde yankılanır bu sesim, Mühürü kalbimde saklar dururum.
Necla Polat
ÇÖZEMEDİM BEN Duygularım ağır bastı gönlüme Kaleme yükleyip yazamadım ben Zehiri bal edip sürdüm dilime Kadere feleğe kızamadım ben
Dua serdim iki satır heceye Sabır versin diye döndüm Yüceye Bağlanmış umudum kara geceye Üstüne yıldızlar çizemedim ben
Duvarlar üstüme üstüme geldi Zalim gece ne hâl ne hatır bildi Karanlığı sabır şafak mı deldi Saklı bilmeceyi çözemedim ben
Öyle bir derya ki uçsuz bucaksız Dalmışım bilmeden kolsuz bacaksız Konuştuk göz göze dilsiz dudaksız Aşkın denizinde yüzemedim ben
Vurdum kapısına girdim içeri O anda yemişim kahpe hançeri İsterdim olayım "Hakk'a" bir çeri Âlem bir seyrangah gezemedim ben Necla Polat
GÖNÜL BAHÇESİ Usandım ben gam çekmekten, Artık bahar gelsen n'olur? Her gün gözyaşı dökmekten, Kader bana gülsen n'olur?
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.