Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
8. Bölüm

Hafize Aynacı sözleri

48 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Gönlümde gezinirken
Bahce buldum isimsiz
Gülleri diken imiş ellerim kan içinde
Şimdi bir hayal kaldı gözlerimde resimsiz

Nazarı nefes gibi dolaşır can içinde.
Ne gördüm ne tanırım
bilmem yurdu neresi
Rüzgara yoldaş olur eser gelir nefesi
Uzağı dinledikçe yakına düşer sesi
Aklı başından ayrı kendi zaman içinde.

Kime kâr eylemiş beyhude yükler
Yersiz korku zordur derde dert ekler
Besleyip büyütüp sinene sarma.

Yüreğin malumat verir sorarsan
Kaybın ayağına gelir ararsan
Bir gün düşlerini hayra yorarsan.
Yare doğru yol al yabana varma.

Çek çıkar başını gömdüğün kumdan
Bitir hesapları halas ol gamdan
Pranga fikrindir firar et ondan
Kendine esaret zinciri vurma.

Gülleri hatırla bahçen uyansın
Mevsime küsüp te dalları kırma
Nice gizli isen onca ayansın
Düşten perdelere hakikat sorma

Korkarim ömür biter o yar çok geç uslanır.
Ne us isterim ne naz
Bir derin his kâfidir

Can direnir caymaz kadim kavilden
Yâr sözünü tutmuyorsa ne çare .

Kim yıkarsa yalan ile bendini
Hem imanı dilde olur hem dini
Aşkı vuran katil bilip kendini
Suç itiraf etmiyorsa ne çare

Biz meramı aşikâri söyleriz
Beyanımız yetmiyorsa ne çare
Varımızı yâre yer yurt eyleriz
Yâr beğenip gitmiyorsa ne çare

Sanmayasin kovulurum huzurdan
Kim beridir sen olasın kusurdan
İster isen payen olur bu sırdan
İnanmazsan yüreğine sorasın

Kaç yerinden yaralandı kanadın
Dost elinden merhem alıp süresin
Yar bildiğin
Yadelleri sınadın
Yetti zulmet gayrı hakkı göresin.

İster iltica et başka yurda git
Hulâsa has hicret öz ile olur.

Unutmak dediğin kuru bir zandır.
Eski bir masaldır söz ile olur.

Yusuf’a hicret et ki Züleyha hakka varsın
Firavunlar saraylar putlar selama Dursun

Yusuf’a hicret et ki Züleyha hakka varsın

Ne diye korkuyorsun kuru gürültülerden
Kaderin yardımını görmüyor musun
ey can
Hazan sesi geliyor acılandığın yerden
Yarana gül kokusu sürmüyor musun
ey can

Ben göklere sevdalıyım ezelden
Bu sebepten gectim yüzü güzelden

Nedametim eskidendi gayrı yok
Olan olmuş olen ölmüş çare yok
Benim pembe rüyalara gönlüm tok
Var sen uyu tüm geceler senindir.

Sığ eşikler dayanağın oldukça
Bu yoz devran bir dem daha senindir
Derin mazi gözlerine doldukca
Gizli yaşlar ölene dek senindir.

Tüm nimetleri yaratan Cenabı Haktır
Azmi bilersen
Gönlünde yer etmiş pası silersen
Ölümün koynunda canlanacaksin

Sevda seferidir yolunda gerek
Yükü bir ahı zar bir mahzun yürek
Sen ister kartal ol ister engerek
Bir gün bir kenara kıvrılacaksın.

Ol demediyse rahman olmayanı severim
Kâh halime sevinir kâh dizimi döverim
Dört mevsim gelir geçer her birini överim
Bir sonbahar sesinden kışları dinliyorum.

Bu sıralar yorgunum hasretim İnzivaya
Sadece bir kenarda kuşları dinliyorum
Aklım kalbime inmiş
ne mümkün anlamaya
Kaldırımlar ağlıyor taşları dinliyorum.

Bağrı boş olanda kalırsak eğer
Başa dert alırız bizden bilmezi.
Gözü perdeliye gün güneş deme
Amâ bakar durur kadim erdeme
Ne irşada gelir ne can_ı ceme
Mübalağa etme azdan bilmezi.
Haksız olan düşmez hakkın peşine

Gönül sen herkesi
dengin mi sandın
Muhatab alırsın özden bilmezi
Vefası noksanı ne diye andın
Kelama çekersin sözden bilmezi.

Şehadete sarılıp şu an ölesim geldi
Cihan cebime sığdı canım cihan’a sığmaz

Dört yanım kazma kürek kabir yeri yok mu ne Ölüme şiir yazdım toprak olasım geldi

Yürek aman diler esrar_ı şerden
Gayrı ürker oldu dert verenlerden
Mesrur olup geçti bi_çare serden
Bilmez evvel neydi ahiri kâr mı.

Kalbim seni ne aşktan nede haktan diledi
Ne gel yüzün göreyim
ne gözüme bak dedi
Bir selam verdim diye
ruhum bin borç ödedi
Selamı verende mi alanda mı kabahat

Bir hoş hatıranın nahoşundayım
Bilmem vakit nedir kaç yaşındayım
Sen benden gideli kaç bahar oldu

Ele güne muhtaç olup sefil olurum sanma
Aç mezarı gördün mü
hiç ele derdini yanma
Gün doğmadan neler doğar
bu sözü yalan sanma

Sen geceyi kucaklaki sabahına eresin
Yar dediğin gelir gider kimde kalmış ebedi
Bilmez misin canı veren
senden kulluk istedi
Bırak elin batılını kim ne dediyse dedi
Yak fitili yüreğinde yak ki yolu göresin

Hayat bazen kuzu olur bazen yılan zehiri
Bazen bahar bahçe verir
bazen ise zemheri
Senin haddin bilmek değil
ne evvel ne ahiri
Son nefese hazırlan ki surur ile veresin

Gün bugündür an bu an
başka zaman bekleme
Dün rüyaydı geçti gitti
yarın meçhul bilesin
Eski derdi yad edip de
derdine dert ekleme
Boş kelamdan beri dur ki
sukunete eresin

Konuşurum sürç-i lisan ederim
Susarım sûkutum yaralar beni
Kalemime ahvalimi yaz derim
Tutar eğri büğrü karalar beni

Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL