Rızalık Yolu İnsan-ı Kâmil’e Seyrü Sülûk Ve Mârifettulaha Erme
İnsanın içsel dönüşümünü bir köpek metaforu üzerinden anlatan tasavvufî bir seyrü sülûk risalesidir. Kümese girip tavukları yiyen köpeğin hikâyesi, bilinçsizlikten farkındalığa, suçtan telafiye uzanan...
Öz: Bu çalışma, İslam'ın batıni bir yorumu olan Alevi-Bektaşi geleneği ile Hıristiyanlığın bir yorumu olan Mormonluk (İsa Mesih'in Son Zaman Azizler Kilisesi) arasındaki etik ve teolojik yaklaşımları karşılaştırmayı amaçlamaktadır. Çalışmanın odak noktası, Alevi-Bektaşi öğretisinin merkezinde yer alan "rızalık" (karşılıklı razı olma, gönül alma) kavramı ile Mormon öğretisindeki "kefaret" (atonement) ve "telafi" (restitution) doktrinleridir. Her iki gelenek de hata, günah ve bunların onarımı için bir yol sunar, ancak bu yolların kaynağı, metodolojisi ve nihai hedefi birbirinden farklılıklar gösterir. Bu makale, "eline, beline, diline sahip ol" ilkeleri ve "Allah'ı insan yarattı bakışı" gibi Alevi-Bektaşi vurguları ile Mormon öğretisindeki "İsa'nın Kefareti" ve "Lütuf-Eylem" dengesi arasındaki benzerlik ve zıtlıkları, kaynakça göstererek ve akademik bir dille inceleyecektir.
Dinler, bireylere hata ve günahlarla başa çıkma ve manevi bütünlüğe kavuşma yolları sunar. Bu çalışma, Anadolu merkezli bir İslam yorumu olan Alevi-Bektaşilik ile 19. yüzyıl Amerika'sında doğmuş bir Hıristiyan mezhebi olan Mormonluğu, "onarım" mefhumu üzerinden karşılaştıracaktır. Alevi-Bektaşilikteki rızalık, hatanın mağdur ile yüzleşme, maddi-manevi tazmin ve gönül alma yoluyla dünyevi ve toplumsal planda çözülmesidir. Mormonlukta ise kefaret, öncelikle İsa Mesih'in kurbanı üzerinden tanrısal bir lütuf meselesidir, ancak bireyin tövbesi ve telafi edici eylemlerle tamamlanması beklenir.
1. Bölüm: Alevi-Bektaşi Öğretisinde Rızalık Yolu: İnsan-ı Kâmil Olma Süreci
Alevi-Bektaşi geleneği, metafizik bir kurtuluştan önce, dünyevi ve toplumsal bir barışı (rızalığı) merkeze alır.
Temel Etik İlkeler: "Eline, beline, diline sahip ol" üçlemesi, bireyin kendisine ve topluma karşı sorumluluğunun temelidir. "Döktüğünü doldur, ağlattığını güldür, yıktığını yap" emirleri, pasif bir günah çıkarmadan ziyade aktif bir onarım sürecini şart koşar.
Sorumluluk ve Özeleştiri: "Ayağına taş dolansa suç taşta mı sende mi?" sorusu ve "cahiller kendini aklar" tespiti, suçu dışsallaştırmayı reddeder ve derin bir özeleştiriyi (muhasebe) teşvik eder.
Rızalık ve Tazmin: Süreç, "kümesteki tavuk" metaforunda somutlaşır. Olgunlaşma, hatanın farkına varmakla (sûrette insan) kalmaz, maddi tazminat (tavukların parasını ödeme) ve manevi tazminat (mağdurun rızasını alma) ile tamamlanır. Nihai hedef, insan-ı kâmil mertebesidir.
Teolojik Çerçeve: "Allah'ı insan yarattı bakışıyla bak" ifadesi, bu sürecin odağının insan ve onun eylemleri olduğunu vurgular. Tanrı, uzak bir yargıç değil, insanın içindeki "Hak" olarak kavranır. Bu, son derece antroposantrik (insan-merkezli) ve pratik bir dini anlayışa işaret eder.
2. Bölüm: Mormon Öğretisinde Kefaret ve Telafi: Lütuf ve Eylemin Dengesi
Mormon teolojisi, İsa Mesih'in kefaretinin merkeziliğini vurgularken, bireyin bu kefareti "hak etmek" için çaba göstermesi gerektiğine inanır.
İsa Mesih'in Kefareti: Mormon inancına göre, İsa Mesih, Gethsemane Bahçesi'nde ve çarmıhta çektiği acılarla tüm insanlığın günahlarının bedelini ödemiştir. Bu, tüm insanlığa sunulan koşulsuz bir lütuf armağanıdır (2. Nefi 25:23). Bu, Alevi-Bektaşi'deki insan-merkezli sürecin aksine, öncelikle tanrı-merkezli bir olaydır.
Tövbe ve Telafi (Restitution): Mormon öğretisinde, bireyin İsa'nın kefaretinden tam olarak yararlanabilmesi için tövbe sürecinden geçmesi gerekir. Bu tövbe sürecinin somut bir adımı da telafi (restitution) etmektir. Örneğin, çalınan bir malın geri verilmesi veya değerinin ödenmesi ("koymadığını alma" ve "döktüğünü doldur" ilkeleriyle benzerlik gösterir).
Lütuf ve İşler: Mormonluk, "lütuf ile kurtulduk" inancını kabul eder, ancak bu lütfun etkin kılınması için bireyin iman, tövbe, vaftiz ve itaat gibi eylemlerde bulunması gerektiğini savunur. Bu, "iman ve eylemlerin" bir birleşimidir. Alevi-Bektaşi'de ise "rıza"yı kazanmak için dini ritüellerden ziyade, doğrudan mağdurla kurulan etik bir ilişki esastır.
Toplumsal Boyut: Mormon cemaati (kilise) oldukça yapılandırılmıştır ve tövbe süreci bazen cemaat liderleri (rahipler) ile yürütülür. Alevi-Bektaşi'de ise "dede" bir rehberdir, ancak rızalık süreci doğrudan birey ile mağdur arasında, toplumsal gözlem altında gerçekleşir.
3. Bölüm: Karşılaştırmalı Analiz: Benzer Hedefler, Farklı Yollar
Özellik: Temel Motivasyon Alevi-Bektaşilik (Rızalık Yolu): Toplumsal barış (rızalık), insan-ı kâmil olma Mormonluk (Kefaret ve Tövbe): Tanrı ile barışma, İsa'nın buyruklarına itaat
Özellik: Merkezi Aktör Alevi-Bektaşilik (Rızalık Yolu): Birey ve Mağdur (Yatay ilişki) Mormonluk (Kefaret ve Tövbe): İsa Mesih ve Birey (Dikey ilişki)
Özellik: Onarım Mekanizması Alevi-Bektaşilik (Rızalık Yolu): Doğrudan Tazmin ve Gönül Alma Mormonluk (Kefaret ve Tövbe): İsa'nın Kefaretine iman + Dolaylı Telafi
Özellik: Teolojik Odak Alevi-Bektaşilik (Rızalık Yolu): İmmanent (içkin): Hak, insanın özünde Mormonluk (Kefaret ve Tövbe): Transcendent (aşkın): Tanrı, gökteki bir Baba
Özellik: Rol Modeli Alevi-Bektaşilik (Rızalık Yolu): Hak-Muhammed-Ali üçlemesi (kamil insan) Mormonluk (Kefaret ve Tövbe): İsa Mesih (Kurtarıcı ve Tanrı)
Özellik: Sürecin Doğası Alevi-Bektaşilik (Rızalık Yolu): Pratik, Dünyevi, Toplumsal Mormonluk (Kefaret ve Tövbe): Teolojik, Manevi, Kilise Merkezli
Sonuç
Her iki gelenek de hatanın, günahın veya kusurun etik ve manevi sonuçlarıyla yüzleşmek için kapsamlı yollar sunar. Alevi-Bektaşi rızalık kavramı, süreci tamamen dünyevi ve toplumsal bir düzleme taşıyarak, çözümü insanlar arasındaki ilişkide arar. Onarım, mağdurun hakkını iade etmek ve gönlünü almakla mümkündür. Mormon kefaret öğretimi ise, nihai çözümü ilahi bir lütuf eyleminde (İsa'nın kurbanı) görür, ancak bireyin tövbe ve telafi eylemlerini bu lütfun vazgeçilmez bir tezahürü olarak şart koşar.
Kısacası, Alevi-Bektaşilik yatay (insan-insan) bir uzlaşma vurgusu yaparken, Mormonluk öncelikle dikey (insan-Tanrı) bir uzlaşmayı merkeze alır ve yatay ilişkileri bu dikey ilişkinin bir sonucu ve göstergesi olarak görür. Bu karşılaştırma, farklı kültürel ve teolojik bağlamlarda gelişen dinlerin, insanın ahlaki arayışına nasıl benzersiz ve derinlikli yanıtlar verebileceğini göstermektedir.
Kaynakça (Örnek)
Alevi-Bektaşilik Kaynakları:
Buyruk (Şeyh Safi Buyruğu veya İmam Cafer Buyruğu). Alevi yolunun temel yazılı kaynağı.
Ocak, Ahmet Yaşar. Alevî ve Bektaşî İnançlarının İslâm Öncesi Temelleri. İletişim Yayınları.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.