Rızalık Yolu İnsan-ı Kâmil’e Seyrü Sülûk Ve Mârifettulaha Erme
İnsanın içsel dönüşümünü bir köpek metaforu üzerinden anlatan tasavvufî bir seyrü sülûk risalesidir. Kümese girip tavukları yiyen köpeğin hikâyesi, bilinçsizlikten farkındalığa, suçtan telafiye uzanan...
Eski Ahit (Tanah) ve Alevi-Bektaşi Geleneğinde Etik, Sorumluluk ve Uzlaşma (Rızalık) Yolu: Karşılaştırmalı Bir Analiz Öz: Bu çalışma, Alevi-Bektaşi islam anlayışının merkezinde yer alan "Rızalık" (karşılıklı razı olma) kavramını, Eski Ahit (Tanah) meti
Eski Ahit (Tanah) ve Alevi-Bektaşi Geleneğinde Etik, Sorumluluk ve Uzlaşma (Rızalık) Yolu: Karşılaştırmalı Bir Analiz
Öz: Bu çalışma, Alevi-Bektaşi islam anlayışının merkezinde yer alan "Rızalık" (karşılıklı razı olma) kavramını, Eski Ahit (Tanah) metinlerinde işlenen etik, sorumluluk ve telafi (tazminat) mekanizmaları ile karşılaştırmalı olarak inceler. Her iki gelenek de bireyin toplumsal ve ilahi düzen içindeki sorumluluğunu vurgular, hataları telafi etme ve ilişkileri onarma sürecine büyük önem atfeder. Makale, "Eline, beline, diline sahip ol" gibi temel ahlaki ilkelerin, Tanah'taki On Emir ve peygamberane öğretilerle olan paralelliklerini ortaya koyar. Ayrıca, Alevi-Bektaşi yolundaki "özünü yoklama" ve "rızalık alma" pratiğinin, Eski Ahit'teki "tevbe" (şuv) ve "tazminat" (göret, aşam) uygulamalarıyla fenomenolojik benzerlikler taşıdığını, ancak teolojik çerçeve ve otorite kaynağı bakımından farklılaştığını savunur. Çalışma, bu iki kadim geleneğin, insan onurunu ve toplumsal barışı merkeze alan evrensel bir etik arayışa nasıl katkı sağladığını analiz ederek son bulur. Anahtar Kelimeler: Alevilik, Bektaşilik, Rızalık, Eski Ahit, Tanah, Tevrat, Etik, Tazminat, Tevbe, Karşılaştırmalı Dinler.
Giriş
İnsanlığın manevi mirası, birbirinden coğrafya ve kültür olarak uzak görünen geleneklerin, temel ahlaki ve etik konularda şaşırtıcı benzerlikler barındırdığını gösterir. Bu çalışma, Anadolu’nun batıni islam yorumu olan Alevi-Bektaşilik ile kadim İbrani geleneğinin yazılı kaynağı Eski Ahit (Tanah) arasında, özellikle etik sorumluluk, hata telafisi ve uzlaşma konularında bir diyalog zemini kurmayı amaçlar. Alevi-Bektaşi metinlerinde sıkça vurgulanan "Rızalık Yolu", bireyin hatasını kabul edip maddi ve manevi tazminatla mağdurun gönlünü alarak olgunlaşması sürecidir. Benzer bir etik kaygı, Eski Ahit'in hukuk, hikmet ve peygamberlik kitaplarında merkezi bir yer tutar. Bu makale, iki geleneği karşılaştırarak, insanlık durumuna dair evrensel bir ahlaki dilin izlerini sürecektir.
1. Bölüm: Temel Ahlaki İlkelerin Karşılaştırılması
A) Alevi-Bektaşi Geleneğinde "Üçler" Kuralı: Metnin temelini oluşturan "eline, beline, diline sahip ol" ilkesi, pratik bir ahlak rehberidir.
Eline Sahip Ol: "Koymadığını alma" emri, mülkiyet hakkının dokunulmazlığını ve helal kazanç ilkesini vurgular.
Beline Sahip Ol: "Yanlış yatakta uyuma" uyarısı, cinsel ahlak ve iffet konusundaki hassasiyeti gösterir.
Diline Sahip Ol: "Görmediğini söyleme, incinsen de incitme" prensibi, yalandan, gıybetten ve kötü sözden kaçınmayı, sabrı ve affediciliği öğütler.
B) Eski Ahit'teki Paralel Emirler: On Emir (Çıkış 20:1-17) Alevi-Bektaşi "Üçler" kuralı, Eski Ahit'teki On Emir ile doğrudan örtüşür:
Eline Karşılık Gelenler:
"Çalmayacaksın." (Çıkış 20:15) → "Koymadığını alma" ile birebir aynıdır.
"Yalan şahitlik yapmayacaksın." (Çıkış 20:16) → "Görmediğini söyleme" ilkesiyle örtüşür. Yalan şahitlik, en ağır yalan türüdür ve toplumsal düzeni bozar.
Bu karşılaştırma, iki geleneğin de bireyi, toplumsal düzenin ve ilişkilerin bozulmasına yol açan temel eylemlerden sakındırmayı amaçladığını gösterir.
2. Bölüm: Sorumluluk Bilinci ve Özeleştiri Mekanizmaları
A) Alevi-Bektaşi Geleneğinde İçsel Sorumluluk:
"Ayağına taş dolansa suç taşta mı sende mi?" sorusu, kaderciliği reddeder ve sorumluluğu bireyin kendisine yükler. Bu, varoluşçu bir sorumluluk anlayışıdır.
"Arif olan özünü yoklar, kâmiller kendini yoklar; cahiller kendini aklar." Bu ifade, bir bilgelik hiyerarşisi çizer. Olgun insan (kâmil), sürekli bir öz-eleştiri (nefs muhasebesi) içindedir.
B) Eski Ahit'teki Sorumluluk ve Tövbe (Şuv) Kavramı: Eski Ahit, bireysel sorumluluğu vurgular ve özeleştiriyi teşvik eder.
Bireysel Sorumluluk: Hezekiel Kitabı, kolektif suç anlayışını reddeder: "Can babasının suçundan ötürü cezalandırılmayacak... Suçlu olan can, o ölecektir." (Hezekiel 18:20). Bu, "suçu taşta değil, sende ara" fikriyle doğrudan paraleldir.
Özeleştiri ve Tövbe (Şuv): Peygamberlerin temel mesajı, günahlarından dönme (tevbe) ve Tanrı'ya yönelme çağrısıdır. Örneğin, Yoel Kitabı'nda şöyle denir: "Bütün yüreğinizle bana dönün... giysinizle değil, yüreğinizle yırtın." (Yoel 2:12-13). Bu "yürekten dönüş", Alevi-Bektaşi'deki "özünü yoklama"nın bir benzeridir.
3. Bölüm: Telafi (Tazmin) ve Uzlaşma (Rızalık) Yolları
A) Alevi-Bektaşi Geleneğinde Rızalık ve Tazmin: Buradaki en önemli kavram, hatanın farkına varma, telafi etme ve mağdurun gönlünü almaktır ("rızalık alma").
"Kümeste tavuk yiyen köpek" metaforu, insan olma sürecini üç aşamada açıklar:
Farkındalık (İnsan Hal): Eyleminin iyi/kötü olduğunu bilmek.
Telafi ve Rızalık (Kâmil İnsan Hal): Maddi tazminat (tavukların parasını ödeme) ve manevi tazminat (mağdurun gönlünü alma) ile hatayı onarmak. Bu süreç olmadan gerçek bir olgunlaşma mümkün değildir.
B) Eski Ahit'te Tazminat (Göret, Aşam) ve İlişki Onarımı: Eski Ahit hukuku, bir suç veya hata işlendiğinde, sadece cezalandırma değil, onarma prensibine dayanır.
Maddi Tazminat (Çıkış 22:1-17): Hırsızlık, zarar verme gibi durumlar için detaylı tazminat kuralları getirilir. Örneğin, birini soyan kişi, "beş sığır için bir sığır, dört koyun için bir koyun" öder (Çıkış 22:1). Bu, çalınanı iade etmekten öte, caydırıcı ve onarıcı bir nitelik taşır. Bu, tavukların parasının ödenmesi örneğiyle birebir örtüşür.
Manevi Onarım ve Af: Günahın telafisi sadece maddi değildir. Sayılar Kitabı'nda, bir hata yapıldığında, "suç sunusu" (kurban) getirilmesi ve "** Rab'bin önünde bağışlanma**" aranması emredilir (Sayılar 15:22-29). Bu süreç, kişinin hatasını kabul edip (özünü yoklayıp) hem Tanrı ile hem de toplumla olan ilişkisini onarmayı amaçlar. Mağdurdan af dilemek, Alevi-Bektaşi'deki "rızalık alma"nın ilahi boyutlu bir karşılığıdır.
Sonuç ve Değerlendirme
Alevi-Bektaşi geleneğindeki "Rızalık Yolu" ile Eski Ahit'teki etik-hukuki düzenlemeler, insanlığın ortak ahlaki kaygılarının ürünüdür. Her iki gelenek de:
Temel ahlaki yasaklarla (çalmamak, zinadan kaçınmak, yalan söylememek) toplumsal düzeni korumayı,
Bireysel sorumluluk ve özeleştiri mekanizmalarıyla kişiyi içsel bir olgunlaşmaya yönlendirmeyi,
Tazminat ve onarım süreçleriyle hataların kalıcı yaralar açmasını engelleyip toplumsal barışı (şalom/rızalık) tesis etmeyi hedefler.
Ancak önemli bir farklılık vardır: Eski Ahit'teki sistem, Tanrı merkezli ve peygamberler aracılığıyla vazedilmiş bir yasa şeklinde işler. Tazminat ve tövbe kuralları, ilahi bir antlaşmanın (ahit) parçasıdır. Alevi-Bektaşi geleneğinde ise otorite kaynağı daha içseldir; "özünü yoklama", "akıl", "vicdan" ve "irfan" yol göstericidir. Rızalık, ilahi huzurdan önce insanlar arasındaki bir uzlaşma halidir. Bu farklılığa rağmen, iki gelenek de nihai hedef olarak erdemli, sorumlu ve barış içinde yaşayan bir toplum idealini paylaşır. Bu karşılaştırma, farklı inanç sistemlerinin, insan onuru ve toplumsal uyum için benzer etik çözümler üretebileceğinin güçlü bir kanıtıdır.
Kaynakça
Birincil Kaynaklar (Alevi-Bektaşi):
Buyruk (Şeyh Safi Buyruğu veya İmam Cafer Buyruğu).
Kaygusuz Abdal. Budala-name.
Birincil Kaynaklar (Eski Ahit):
Kutsal Kitap: Eski ve Yeni Antlaşma (Tevrat, Zebur ve İncil). Yeni Çeviri. Kitab-ı Mukaddes Şirketi & Yeni Yaşam Yayınları.
Tanakh: A New Translation of The Holy Scriptures According to the Traditional Hebrew Text. The Jewish Publication Society.
İkincil Kaynaklar (Akademik):
Ocak, Ahmet Yaşar. Babailer İsyanı: Aleviliğin Tarihsel Altyapısı. Dergah Yayınları.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.