Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Riyazus Salihin
Riyazus Salihin adlı hadis kitabından derleme ve hadis...
1. Bölüm

Allahtan korkmak

214 Okuyucu
2 Beğeni
0 Yorum
Salih hadisler

İnsanlar kıyamet gününde yalınayak, çıplak ve sünnetsiz olarak haşrolunacaktır.

Yâ Resûlallah, kadınlarla erkekler bir aradı mı haşrolunacaklar, bunlar birbirlerine bakarlar, dedim.Yâ Âişe, o gün iş bunu düşenemeyecek kadar ağırdır, buyurdu.

Gecikmekten korkan kimse geceden yola çıkar. Gece hareket eden varacağı yere ulaşır.

Şunu bilin ki, Allah’ın vereceğinin bedeli pahalıdır. Yine bilin ki Allah’ın vereceği bedel cennettir.


Nasıl zevk ve safaya yönelirim ki! İsrafil sûr ağzında, ne zaman üfüreceğine ilişkin emir beklemektedir. Emri alır almaz üfürecektir. (Yerde ve gökteki varlıklar hep ölecektir.)


Bu haber (kıyametin yakın olduğu haberi) ashâba çok ağır gelince Resûlullah :
–Hasbünâllâhü ve ni’me’l-vekîl (Allah bize yeter, O ne güzel vekildir.) deyin, buyurdu.


Yeryüzünün haberleri herkesin yeryüzünde neler yaptığına şahitlik edip “Sen, şu günde şöyle şöyle yapmıştın.” demesidir. İşte yeryüzünün haberleri

Kıyamet gününde insanoğlu şu beş şeyden sorguya çekilmedikçe yerinden ayrılamaz: Ömrünü nerede ve ne suretle harcadığından; ilmi ile ne yaptığından; malını nereden kazandığından ve nerelere sarf ettiğinden; vücudunu, sıhhatini nerede ve ne suretle yıprattığından.


Ben sizin göremediklerinizi görüyor, bilemediklerinizi biliyorum. Gök çatırdadı ve bunda da haklı idi. Çünkü orada her dört parmaklık yere Allah’a secde etmek için bir melek kapanmıştır.

Vallahi eğer benim bildiklerimi bilmiş olsaydınız, az güler, çok ağlardınız; yatakta eşlerinizden zevk alamaz Allah’a yalvararak yola dökülürdünüz

(Kıyamet gününde) Rabbiniz sizin her birinizle tercümansız olarak konuşur. O adam sağa bakar. Yalnız (dünyada iken) yaptığı iyi amelleri görür. Soluna bakar yine yaptıklarından başkasını göremez.

Bir hurmanın yarısıyla da olsa, kendinizi ateşten koruyun.

Allah ve Resûlü daha iyi bilir,

Bu, yetmiş sene önce cehenneme atılmış bir taştır. Bugüne kadar durmadan yuvarlanıyordu. Nihayet cehennemin dibine düştü. Şimdi gürültüsünü işitmiş bulunuyorsunuz,

Kıyametin dehşetinden insanlar öyle terler ki, çıkan terleri yerin yetmiş arşın derinliğine kadar nüfuz eder. Ter onların kulaklarına kadar ulaşır, onlar tere boğulurlar.

Kıyamet gününde güneş, insanlara bir mil kalıncaya kadar yaklaşır.

İnsanlar, amelleri nispetinde ter içinde kalırlar. Onlardan bir kısmı topuklarına, bir kısmı dizlerine, bir kısmı kuşak yerlerine kadar tere batarlar.

İnsanlar, âlemlerin Rabbi (nin huzuruna gitmek) için (kabirlerinden) kalkarlar. Bazıları kulaklarının yarısına kadar ter içinde kalır.

Ateş, cehennemdekilerin kiminin topuklarına, kiminin dizlerine ve kiminin de beline kadar, bazılarının ise köprücük kemiklerine kadar çıkar.

Kıyamet günü ateşe girenlerin en hafif azap göreni şu kimsedir: Ayak oyuklarına iki kor konmuş ve (onun tesiriyle) beyni kaynamaktadır. Hiç kimsenin kendisi kadar çetin bir azap çekmediğini düşünür; oysa o, azabı en hafif olandır.

O gün cehennem, her birini yetmiş bin meleğin çektiği yetmiş bin yularla (bağlı olarak) getirilir. **

Resûlullah –ki o doğru söyler, sözü de hep doğrulanır–

bize şöyle dedi: Herbiriniz ana rahminde nutfe olarak kırk günde şekillenir. Sonra, o kadarlık bir sürede rahim çeperine yapışık alaka olarak kalır yine o kadar bir zaman içinde bir çiğnem et parçası (mudğa) olur.

Allah bir melek gönderir. Ona ruh üfler ve şu dört konuda yazgısını yazması emrolunur: rızkı, eceli, ameli, şakî/kötü yahut said/iyi olacağı.

Kendisinden başka tanrı olmayan Allah’a yemin ederim ki biriniz cennetlik iş yapar, hatta kendisi ile cennet arasında yalnız bir arşın mesafe kalır; fakat yazgısı ağır basar ve o cehennemliklerin işlerini yapmaya başlar ve cehenneme girer.

sizden biri, cehennemliklerin işledikleri işleri yapa yapa kendisi ile cehennem arasında ancak bir arşın mesafe kalır, derken yazgısı ağır basar, bu defa o kimse cennetliklerin işlerini yapar cennete girer

Bismillahirrahmanirrahim...Yalnız benden korkun.(Bakara, 2/40)

Şüphesiz, Rabbinin yakalaması çok şiddetlidir.(Bürûc, 85/12)

Zulme sapmış memleketlerin halkını yakaladığında, Rabbinin yakalaması işte böyledir! Şüphesiz O’nun yakalaması can yakıcı ve şiddetlidir.

Şüphesiz, âhiret azabından korkanlar için bunda bir ibret vardır. Bu, insanların (hesap ve ceza için) toplanacakları bir gündür. Bu, herkesin toplanıp bir araya geleceği bir gündür.

Biz onu ancak belirli bir zamana kadar erteliyoruz. O gün geldiği zaman Allah’ın izni olmadan hiçbir kimse konuşamaz. Onlardan bahtsız (cehennemlik) olanlar da vardır, bahtiyar (cennetlik) olanlar da.

Bahtsız olanlara gelince; onlar cehennemdedirler. Onların orada şiddetli bir soluyuşları vardır.(Hûd, 11/102-106)

...Allah asıl sizi kendisine karşı dikkatli olmanız hakkında uyarmaktadır...
(Âl-i İmrân, 3/28)

Kişinin kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçacağı gün kulakları sağır edercesine şiddetli ses geldiği vakit, işte o gün onlardan herkesin kendini meşgul edecek bir işi vardır.(Abese, 80/33-37)

Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Çünkü kıyamet sarsıntısı çok büyük bir şeydir.

Onu göreceğiniz gün, her emzikli kadın emzirmekte olduğu çocuğundan geçer ve her hamile kadın da karnındaki çocuğunu düşürür.

İnsanları sarhoş görürsün; hâlbuki onlar sarhoş değillerdir. Ne var ki Allah’ın azabı çok şiddetlidir.(Hac, 22/1-2)

Rabbinin huzurunda (hesap vermek üzere) duracağından korkan kimseye iki cennet vardır.(Rahmân, 55/46)

Birbirlerine dönüp (“Ne iyilik yaptınız da bu nimetlere ulaştınız?” diye) sorarlar.

Derler ki: “Şüphesiz daha önce biz, ailemiz içinde yaşarken (Allah’a isyandan) korkardık.”“Allah da bize lütfetti ve bizi iliklere işleyen cehennem azabından korudu.”“

Gerçekten biz bundan önce O’na yalvarıyorduk. Şüphesiz O, iyilik edendir, çok merhametlidir.”
(Tûr, 52/25-28)
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL