Önsöz
“Koynumdaki Sır”a Dair
Bu satırları yazarken elim titriyor. Çünkü bu hikâye yalnızca bir kurgu değil; yaşanmışlığın, susturulmuş bir çığlığın, görülmemiş bir gözyaşının izini taşıyor.
“Dilb...
Bu satırları yazarken elim titriyor. Çünkü bu hikâye yalnızca bir kurgu değil; yaşanmışlığın, susturulmuş bir çığlığın, görülmemiş bir gözyaşının izini taşıyor. “Dilber" diyorum adına. Ama o, sadece bu kasabanın değil, nice yurdun, nice kadının ortak sesi. Her birinin gözünde ayrı bir acı, her birinin koynunda ayrı bir sır...
Ben bu öyküyü yazarken, bir annenin çırpınışını gördüm Yamuk Fatma’da. Bir babanın çaresizliğini duydum Garip Mustafa’nın sesinde. Ve en çok da, bir kız çocuğunun yavaş yavaş karanlığa yürüyen yalnızlığını hissettim Dilber de.
Bazı hayatlar vardır, gözle görülmez; bazı çığlıklar vardır, kulakla duyulmaz. “Koynumdaki Sır”, işte o duyulmayanların, görülmeyenlerin sesi olmak için yazıldı. Belki birine dokunur, belki bir yüreğe derman olur. Ama en çok da unutmamak içindir bu satırlar... Unutulmasın diye Dilber, Unutulmasın diye o kiler kapısı, Unutulmasın diye koynunda sakladığı mektup...
Bu öykü, kendi sessizliğini bozamayanlara adanmıştır. Ve okuyan herkese bir ders gibi düşsün diye...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
