Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
KÖŞE YAZILARIM ve MAKALELER Hüseyin TURHAL
Söz Uçar, Yazı Kalır Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır. Kitap, tek bir konuya de...
147. Bölüm

Roma İmparatorluğu'nda Astroloji: Yıldızların Gölgesindeki Bir Medeniyet

27 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Roma İmparatorluğu'nda Astroloji: Yıldızların Gölgesindeki Bir Medeniyet

Roma İmparatorluğu, askeri gücü, hukuku ve mühendislik başarılarıyla tanınsa da, gökyüzünün sırlarına duyulan derin ilgi de bu büyük medeniyetin önemli bir parçasıydı. Özellikle Helenistik dönemin etkisiyle yayılan astroloji, Roma toplumunda, siyasetten günlük hayata kadar geniş bir alana nüfuz etmiş, bazen yasaklanmış, bazen ise imparatorların bizzat başvurduğu bir araç haline gelmiştir.
Hellenistik Miras ve Yayılım
Roma astrolojisinin kökleri büyük ölçüde Helenistik Astroloji'ye dayanır. Büyük İskender'in fetihleriyle Doğu'dan, özellikle Mısır ve Mezopotamya'dan yayılan astrolojik bilgiler, Yunan felsefesiyle birleşerek sofistike bir sistem oluşturmuştu. MÖ 1. yüzyılda Roma'ya ulaşan bu bilgiler, başlangıçta şüpheyle karşılansa da, kısa sürede ilgi görmeye başladı.
Astrologlar: Yıldızların Yorumcuları
Roma'da astrologlara genellikle "mathematici" (matematikçiler) veya "Chaldaei" (Keldaniler) denirdi. Bu isimler, astrolojinin matematik ve astronomi gerektiren karmaşık bir disiplin olmasından ve kökeninin Mezopotamya'daki Keldani rahiplere dayandırılmasından geliyordu.
Astrologlar, bireylerin doğum anındaki gezegen konumlarına göre çıkardıkları horoskoplar (doğum haritaları) aracılığıyla kişinin geleceği, karakteri ve kaderi hakkında yorumlar yaparlardı. Bu hizmetler, soylulardan tüccarlara kadar her kesimden insan tarafından talep edilirdi.
Siyasette Astroloji: İmparatorların Kaderi
Astrolojinin en çarpıcı etkisi Roma siyasetinde görülür. Geleceği bilme arzusu, hem imparatorları hem de onların rakiplerini yıldız yorumcularına yöneltmiştir.
İmparatorluk Kehaneti: Birçok imparator, saltanatlarının gücünü ve meşruiyetini göksel olaylarla ilişkilendirirdi. Örneğin, bazı imparatorların saray tavanlarına kendi doğum haritalarını çizdirdiği bilinmektedir. Septimius Severus'un (M.S. 193-211) horoskopunu sarayına astırdığı, hatta haritada kadersel eşiyle tanışacağı yer ve zamanın da belirtildiği rivayet edilir.
Yasaklar ve Sürgünler: Astrologlar, zaman zaman imparatorluk gücü için tehdit olarak algılanırdı. Çünkü bir imparatorun ölüm tarihini veya bir rakibin yükselişini öngörmek, isyanlara ve suikastlara zemin hazırlayabilirdi. Bu nedenle, birçok imparator (Tiberius, Claudius, vb. dahil) dönem dönem astrologları Roma'dan sürgün etmiş veya astrolojik uygulamaları yasaklamıştır. Ancak bu yasaklar genellikle kısa ömürlü olmuş, imparatorların danışmak üzere bazı astrologları gizlice Roma'ya geri çağırmasıyla sonuçlanmıştır.
Günlük Yaşam ve Eserler
Siyasetin ötesinde, astroloji, Roma'da tıp, ziraat ve savaş zamanlarının belirlenmesi gibi günlük kararlar için de kullanılırdı.
Bu dönemin önemli astroloji yazarları arasında, M.S. 4. yüzyılda Eisagogika (Giriş Konuları) adlı önemli bir eser kaleme alan Paulus Alexandrinus ve ilk yüzyılda yaşamış olan Vettius Valens sayılabilir. Bu yazarların eserleri, o dönemde uygulanan klasik astrolojinin tekniklerini ve teorilerini günümüze ulaştıran temel kaynaklardır.
Sonuç
Roma İmparatorluğu'nda astroloji, ne sadece bir batıl inanç ne de tamamen bilimsel bir disiplindi; aksine, ikisi arasında salınan, kültürel ve siyasi hayatın merkezine yerleşmiş bir kehanet ve kader sistemiydi. Yıldızlar, hem sıradan bir Romalı'nın evlilik tarihini belirlemede hem de bir imparatorun saltanatının meşruiyetini sağlamlaştırmada güçlü bir rol oynamış, Roma'nın yıldızların gölgesindeki zengin entelektüel yaşamına önemli bir katkı sunmuştur.

Hüseyin TURHAL
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL