MÜSLÜMAN DÜNYASINDA YASAKÇI ZİHNİYET VE SAHTE DİN ADAMLARI TEHLİKESİ

Müslüman toplumu, adeta bir veba gibi yayılan ve her şeyi haram kılan sahte din adamlarının, şeytanî bir musallatıyla karşı karşıyadır. Bu kişiler, Kur'an'ın rehberliğini terk ederek, Allah adına hurafe, safsata ve rivayetler uydurmakta; Peygamber adına binlerce imitasyon hadis icat etmektedirler. Helale haram katarak, Müslümanlara her şeyi yasaklayarak, toplumu bir hurafeler, yoksulluk, işsizlik, sefalet ve cehalet sarmalında nefessiz bırakmaktadırlar.
DİN TİCARETİ VE SÖMÜRÜ
Kendilerini softa, bağnaz, putperest veya mitolojik din adamları olarak konumlandıran bu kesim, Müslüman dünyasını putperest bir dincilikle esir almıştır. Din ticareti, sömürü, yalan, talan, kibir, kin, nefret ve bağnazlık bu zihniyetin temel araçlarıdır. Müslüman toplumunu bu dünyada perişan eden ve cehennem ateşine sürükleyen bu anlayış, Müslümanların maddi refahını ve ilerlemesini de hedef almaktadır.
En kalabalık Müslüman nüfusa sahip Endonezya’da Din Ulema Meclisi’nin kripto para ticaretini haram ilan etmesi bunun tipik bir örneğidir. Bu yasakçı zihniyet; Müslümanların finansal ve ekonomik olarak zenginleşmesini, Müslüman dünyasının gelişmesini ve güçlenmesini istememektedir. Din maskesi altında ürettikleri hurafe, safsata, rivayet ve imitasyon hadislerle toplumsal kalkınmanın önünü kesmektedirler.
HURAFA VE ŞİRK TUZAĞI
İddia edildiği gibi, yabancı ajanlar ve iş birlikçiler, tarikat ve cemaatler kurarak, cüppe, sarık, şalvar, sakal kılıfında, İslami maskeler altında, mezhepler üzerinden, Kur'an dışı mitolojik hikâyeler ve uydurmalarla saf Müslüman toplumu aldatmakta ve dinî sömürü ile kandırmaktadır.
Bu putperest dincilik, helal olanı haram kılma üzerine kuruludur: “Teknoloji haram, resim haram, müzik haram, heykel haram, sanat haram, cinsel ilişki haram” söylemleriyle yaşamı daraltmakta; kadını şeytan veya domuz ilan ederek kadın düşmanlığını körüklemekte; farklı inanç gruplarını kâfir ilan ederek toplumu bölmektedir. Müslümanları şirk batağına sürükleyen bu cehalet ve bağnazlık, tüm dünyayı karanlığa mahkûm etmekte, yoksulluğa, sefalete ve kaosa zemin hazırlamaktadır.
KUR'AN VE AKIL VURGUSU
Bu sahte din adamları, televizyonlarda, tarikatlarda, cemaatlerde ve camilerde Kur'an'dan tek bir ayet dahi anlatmamakta, bunun yerine mitolojik dincilik, putperest ve Tapınakçı masallar anlatmaktadırlar. Tevrat, Zebur, İncil ve Kur'an'dan, yani dört kutsal kitaptan, anlayarak tek bir ayet sunmamakta, Peygamberler adına binlerce uydurma hadis ve rivayetle insanları korku üzerinden sömürmektedirler.
EY MÜSLÜMAN!
Bu sahtekâr din adamlarının peşinden gitmeyin. Tarikat, cemaat ve mezheplerin şirkinden uzak durun. Dininizi kutsal kitaplardan bizzat okuyarak ve anlayarak öğrenin. Şeytan hocalar size gerçek dini öğretmez. Dini, aklınızı kullanarak ve öz kaynaklardan anlayarak öğrenin.
Putperest, Tapınakçı, softa, bağnaz din adamlarının yasakladığı, haram kıldığı her şey helaldir. Bunların helal kıldığı her şey ise sorgulanmalıdır.
Dini; ilim, bilim ve akıl ile öğrenmeniz, düşünüp sorgulamanız, inancınızı Kur'an ışığında irdeleyerek, önyargılardan kurtularak, aklınızı kullanarak öğrenmeniz dileğiyle...
Hüseyin TURHAL