Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
KÖŞE YAZILARIM ve MAKALELER Hüseyin TURHAL
Söz Uçar, Yazı Kalır Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır. Kitap, tek bir konuya de...
67. Bölüm

KURTULUŞA YOLCULUK

32 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
KURTULUŞA YOLCULUK

19 Mayıs 1919'da Mustafa Kemal Atatürk'ün Bandırma Vapuru ile Samsun'a başlattığı kurtuluş yolculuğuna çıkalım...
"Osmanlı Devleti'nin dâhil olduğu grup, I. Dünya Savaşı'ndan yenik ayrılmış, Osmanlı ordusu her yerde büyük kayıplar vermiş ve ağır şartları olan bir ateşkes imzalanmıştı. Savaşın uzun yılları boyunca millet yorgun ve yoksul bir durumdaydı. Milleti ve memleketi I. Dünya Savaşı'na sürükleyenler, kendi hayatlarının kaygısına düşerek ülkeyi terk etmişlerdi. Sultanlık ve hilafet makamında bulunan Vahdettin, yalnızca kendisini ve tahtını güvence altına alabileceğini hayal ederek düşmanla işbirliği yapma yollarını araştırıyordu. Damat Ferit Paşa başkanlığındaki hükümet ise güçsüz, onursuz ve korkaktı; sadece padişahın iradesine uygun hareket eden, kendilerini koruyabilecek herhangi bir duruma razı olan bir yapıdaydı. Ordunun elinden silahları ve cephanesi alınmış, bu süreç devam etmekteydi.
İtilaf Devletleri, ateşkes hükümlerine uymayı gerekli görmüyorlardı. Çeşitli bahanelerle İtilaf donanmaları ve askerleri İstanbul'daydı. Adana Vilayeti Fransızlar, Urfa, Maraş ve Antep İngilizler tarafından işgal edilmişti. Antalya ve Konya'da İtalyan askeri birlikleri, Merzifon ve Samsun'da ise İngiliz askerleri bulunuyordu. Her yerde yabancı subaylar, memurlar ve özel adamlar faaliyetteydi. Sonunda, sözün başlangıcı kabul ettiğimiz tarihten dört gün önce, 15 Mayıs 1919'da İtilaf Devletlerinin onayıyla Yunan ordusu İzmir'e çıkarıldı.
Bunun yanı sıra, memleketin her yerinde Hristiyan unsurlar, açık veya gizli bir şekilde, özel amaç ve hedeflerine ulaşmaya, devletin bir an önce çökmesine çalışıyorlardı. Daha sonra elde edilen güvenilir bilgi ve belgelerle doğrulandığı üzere, İstanbul Rum Patrikhanesi'nde kurulan Mavri Mira Heyeti, vilayetlerde çeteler oluşturmak ve yönetmek, mitingler ve propagandalar yaptırmakla meşguldü. Yunan Kızılhaçı Resmî Göçmenler Komisyonu, Mavri Mira Heyeti tarafından yönetilen Rum okullarının izci teşkilatlarının, yirmi yaşını geçen gençler de dâhil olmak üzere, her yerde kuruluşunu tamamlıyordu. Ermeni Patriği Zaven Efendi de Mavri Mira Heyeti ile aynı düşüncede çalışıyordu. Ermeni hazırlığı da tamamen Rum hazırlığı gibi ilerliyordu. Trabzon, Samsun ve bütün Karadeniz kıyılarında oluşturulmuş ve İstanbul'daki merkeze bağlı Pontus Cemiyeti de kolaylıkla ve başarıyla çalışıyordu."
Bu korkunç tehlike ve işgal karşısında kurtuluş çareleri düşünülmekteydi. İstanbul ve Anadolu toprakları işgal altındayken, Osmanlı İmparatorluğu dağılmış, Padişah çaresiz kalmış, askerler perişan, yorgun ve bitkindi. Tüm çözüm yolları tükenmişken, Mustafa Kemal Atatürk, tek çarenin kurtuluş mücadelesini vermek olduğu inancıyla 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktı. Kurtuluş Savaşı meşalesini ve ateşini yaktı. Anadolu halklarına önderlik ederek, yıkılmış, bitkin ve umudunu kaybetmiş halka ışık ve güven aşıladı. Onlara güç ve kuvvet verdi. Tüm Anadolu halklarıyla birlikte yürüttüğü Kurtuluş Savaşı mücadelesini zaferle taçlandırdı.
Bu kurtuluş zaferi, günümüzde de "Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı" olarak kutlanmaya devam etmektedir.
(19 Mayıs 2021) Hüseyin TURHAL
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL