Söz Uçar, Yazı Kalır
Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır.
Kitap, tek bir konuya de...
Adıyaman halkının beklentilerini, milletvekillerinden belediye başkanlarına, tüm yetkili ve siyasilere yönelttiği talepler üzerinden irdeleyeceğiz. Peki, Adıyaman halkı yetkililerden gerçekten ne istiyor? Bu soruya geçmeden önce, Adıyaman halkının istemediği iddia edilenleri bir sıralayalım. Zira bu liste, meselenin çarpıcı boyutunu ortaya koymaktadır: Adıyaman halkı yetkililerin kapısını çalıp şunları talep etmiyor: Şehrin merkezinde modern bir kütüphane, bir sanat galerisi, sergi ve konferans salonları istemiyor. Şehrin nefes alacağı geniş yeşil alanlar ve parklar istemiyor. Sanat Sokağı veya çağdaş bir Alışveriş Merkezi talep etmiyor. Küçük Sanayi Sitesi'nin yetersizliğine karşın, daha kapsamlı bir Büyük Sanayi Sitesi kurulmasını istemiyor. Atatürk Barajı’nın bereketli suyunun, verimli arazilerin sulanması için kullanılmasını istemiyor. Adıyaman’da yeni fabrika yatırımlarının açılmasını istemiyor. Tütünün başkenti olduğu tescilli bu kentte, bir tütün fabrikası kurulmasını istemiyor. Şehir merkezinde erişimi kolay bir devlet hastanesi istemiyor. Yolların, caddelerin, sokakların ve kaldırımların standartlara uygun şekilde genişletilip düzenlenmesini istemiyor. Nemrut Dağı eteklerinde turizmi canlandıracak otel ve restoran yatırımları istemiyor. Atatürk Barajı kıyısında plajlar, tatil köyleri ve beş yıldızlı oteller gibi turizm tesisleri istemiyor. Adıyaman’dan yeni sanatçıların, yazarların çıkmasını, onların desteklenerek dünyaya tanıtılmasını istemiyor. Yerel sanatçılarına, yazarlarına, şairlerine, gazetecilerine sahip çıkılmasını istemiyor. Yeni dayanışma derneklerinin açılmasını dahi istemiyor... Anlaşılan o ki, Adıyaman halkı toplumsal fayda adına neredeyse hiçbir şey talep etmiyor. Peki, bu Adıyaman halkı ne istiyor? İddia odur ki, Adıyaman halkının tüm beklentisi sadece kişisel çıkarların ötesine geçmiyor. Adıyaman halkının vekillerden, siyasilerden, yöneticilerden tek istediği şudur: "Bana iş ver, oğluma iş ver, kızıma iş ver, torunuma iş ver." "Oğlumun tayinini Adıyaman’a getir." "Kızımın tayinini şuraya, torunumunkini buraya aldır." "Bana bir kilo şeker, bir kilo makarna, bir kilo yağ ver." "Kızım bu işi beğenmedi, ona daha iyi bir iş ver." "Torunum masa başı iş istiyor, onu ayarla." Gündelik, toplumsal fayda gözetmeyen, bireysel ve küçük çıkarların peşinde koşulan bu talepler, yetkililerden istenenlerin ana gövdesini oluşturmaktadır. Tüm Adıyaman'ı kapsayacak, herkesin ortak kullanacağı, şehrin geleceğine yönelik tek bir proje hakkında ne talepte bulunuluyor ne de yetkililerin karşısına böyle bir projeyle çıkılıyor. Şimdi anladınız mı, Adıyaman niçin gelişmiyor? Kişisel çıkarların, genel menfaatin önüne geçmesi yüzünden Adıyaman gelişmiyor. Herkes sadece kendi bireysel çıkarı için bir şeyler istediği için, şehir yerinde sayıyor. Toplumsal adına proje üretmeyen, tüm Adıyaman adına bir talepte bulunmayan bu anlayış, herkesin kendi küçük çıkarlarının peşinde koşmasına neden oluyor. İşte bu yüzden Adıyaman her alanda geride kalıyor. Kısacası, Adıyaman halkı yetkililerden ne istediğini bilmiyor. Bu anlayış sürdükçe, Adıyaman'ın bir arpa boyu yol alması mümkün görünmüyor. Hüseyin TURHAL
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.