Kötülük etmeden pişman olmanın en iyi şekli, iyilik etmektir. bretonne
52. Bölüm

Konya ve Mevlana

32 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Tabiattan ve hayalden doğan hikmet felsefi düşünceler celal sahibi Allahın nurunun feyzinden nasipsiz bir hikmettir dünya hikmeti zannı şüpheyi arttırır fakat din hikmeti insanı göklerin üstüne çıkarır

Mevlâna

Hayali bilgi zan ve şüpheyi arttırarak senin bu dünyayı sevmene sebep olur dünya ise seni kendine bağlayarak Allah Tealâdan uzak eder onun içinde ahireti unutturup dünyaya daldıran her konuşma batıldır onun içinde Mevlâna şöyle söyler"Ahir zamanın zeki fakat kötü huylu bilginleri kendilerini üstün görürler hileler öğrenip ortaya atılırlar dine aykırı fikirler ile hak bilginlerini üzerler" oysaki en doğru ve hatasız bilgi Cenabı Hakkın katındadır onun ayetleri ile ancak Allah dostları hakikat aşıkları konuşur Mevlanaya göre asılsız her konuşma bir dedikodu ve lakırdıdır böyle sözler ise insana tüm kazancını kaybettirir işte asıl ve maksatlı sözlerin sahibi Mevlâna asıl sözler söyleyerek çağının ötesine geçmeyi başarmıştır tasavvuf ilmini öğrenip dilini gönlünü Allah Tealanın kelamlarıyla süsleyip zenginleştiren bu gönül ehli gönül insanı yaşlılık vakti gelince o yaşlılığı şöyle tarif ediyordu "Ey yaşı altmış işi bitmiş adam kızgınlık ve hiddet ihtiyarlıktandır ancak ilahi aşkla mest olan ihtiyar başka türlü tertemiz bir yaşayışa sahiptir peygamberde velide ihtiyarlamayan bir ruha sahiptir"

İhtiyarlık bütün uzuvlarına hakim olup güçsüzleşince kendine hakim oluşun ve sabrın zayıflar işte ihtiyarlık böyle olur o söze tahammül edemez bir yudum bile hazmedemez kusuverir

Mevlana

İhtiyarlıkta insan perişan bir duruma düşer zihin dağılır fikir perişan bir hale gelir dağınıklık zayıflık hep insandaki ihtiyarlık emareleridir bedeni ihtiyarlık olduğu gibi birde ruhların ihtiyarlaması vardır biz bunlara perdelenme hissizleşme adını verebiliriz zaten haram lokma yiyen insan onu mutlaka istiğfar ederek geri çıkartır günahta bir hastalıktır günah ile dolu olan insan çabuk yaşlanır Mevlanaya göre insan genleşmek diri kalmak istiyorsa "ilahi aşkla mest olan tertemiz bir yaşayışa sahiptir o velinin ruhu peygamberi bir ruhtan ibaret değilmidir"yaşlılık ve ruhi hastalıklardan arınıp bir çocuk temiz ve pak bir ahlâka sahip olmak isteyen insana reçeteyi Allah Tealanın aşkında mest ol diyerek gösteren Mevlana gönüller şairi ve tasavvufa yönelen insanın ilim kapısıdır bu büyük düşünür ve Cenabı Hak dostu Anadolu pirlerinden Muhammed Mustafa aşıklarındandır 1207 yılında doğmuş 1273 yılında vefat etmiştir bugün Konyaya yolu düşen ve sırf onu ziyaret etmek için uzak vede yurt dışından gelen nice insanımız vardır cemaati Allah dostları ile bir olan bu büyüğümüz için dua eder dua ister ve sizleri güzel şehrimiz Konyaya bekleriz


Allah benim nice ayıbımı ve günahımı gördü bende bu kadar günah ve suç gördüğü halde Allah lütuf ve keremi ile bana ceza vermiyor beni azarlamıyor

Mevlâna

Bir toplum ancak parklarda oynayan çocukların tebessüm eden siması ile büyür ve bir toplum en çok sözlerinin güzelliği ile gelişir bu yüzden insana en çok doğa yeşillik ve cami gerekir medeniyet merkezimiz sohbet meclisleri olsunki insan günah işleyen insan Allahın keremine yönelsin o ezan sesleri Allah Tealanın en güzel çağrısıdır ve günde 5 vakit bizi temizliğe tevhid aşkına çağırıyor o halde size birazda konyayı anlatalım Selçuklulara yıllarca başkentlik yapan bu şehrimiz bir inanç ve kültür merkezidir çocuklarınız parklarda koşar oynarken sizlerde "Öyleyse her şeye çare bulan Allaha sığınmaktan başka ne çare var" diyen Mevlânayı ziyaret edebilir Allah rahmet nazarıdır diyip her ümitsizliğinizi ona arz etmek için şaheser bir manevi huzur duyacağınız 17.yy da inşa edilen Osmanlı Camiisi Aziziye Camiini ziyaret edebilirsiniz tabi gelmişken yolunuzu bekleyenlerde vardır mutlaka onlara Konya Sarması ile mutlu edin hediyede bir sünnettir birbirinizle hediyeleşin Peygamber (s.a.s.), “Hediyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın. buyurmuştur
Konya etkileyici tarihi ve o güzel etli ekmeği ile sizleri bekliyor hoş geldiniz



Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, (30 Eylül 1207 - 17 Aralık 1273), 13. yüzyılda Anadolu'da yaşamış bir Fars tasavvufçu, ilahiyatçı ve Sufi bir mistik şairdir.Mevlânâ'nın etkisi ulusal sınırları aşar

Mevlâna der ki "mademki peygamber değilsin o zaman yolda takip eden olda günün birinde kuyudan kurtulup Yüce bir makama erişesin madem sultan değilsin padişahlar Padişahıyla edepli konuş işte Mevlânanın bugün dahi sözlerinin dinlenir oluşunun en büyük sebebi İnsanlara akıl seviyelerine, istidat ve durumlarına göre hitap edin." hadisinden hareket etmesi ve kendini büyük görmemesidir bu yüzden Mevlânanın etkisi Konya ve Anadoluyu aşarak onun manevi mirası yedi yüzyıldır artarak devam etmiştir İran ve Fars kültürü ile kardeş kültürümüzün ortak Mirası olan Mevlana doğumu bayram ölümü vuslat bildiği için İranlılar, Tacikler, Türkler, Yunanlar, Peştunlar, Orta Asya ve Hint Yarımadası Müslümanları tarafından büyük ölçüde takdir edilmektedir şebi arus törenleri ile yıllardır Mevlânanın ilmi ile şereflenen Konya halkı ve iman ile yaşayan insanlara Mevlana şunları öğütler
Sultan değilseniz halk olun madem ticaret erbabı değilsiniz yalnız başınıza kalmayın yoğrulup kemale gelin günah ehli iseniz tövbe edin Ulu mabet ve dua yerlerinde sultanlar sultanına niyaz edin kiminle konuştuğunuza dikkat edin işte Konya insanıda Mevlanadan almıştır ahlâkını



Herkese açarsan gönül pencereni, kimi camını indirir kimi çerçeveni."

~Şemsi Tebrizi

Olgunlaşmayı Mevlâna şu şekilde tanımlar hamdım piştim yandım evet insan için demekki olmak yok yanmak var Mevlânada ayrılık acısı ile sınanacak ilk vuslatını Şems hazretlerinden ayrıldıktan sonra yaşayacak içli içli niyaz ederek sevgili dostunu şiirlerle yanına çağıracaktır hatta büyük şair mesneviyi ilahi aşk ve dostundan ayrıldıktan sonra yazmaya başlamıştır gönül kapısını Mevlanadan başka hiç bir dosta açmayan Şems bizleride gönül kapısını herkese açanın kalbindeki yara izi fazlalaşır kalp ince bir cam gibidir ne kadar çok kişi o cama bakarsa o oranda kalp kırıklığı ve incinmesi fazla olur nice kitaplarda yazılmış şairler yazarlar bu iki kişinin dostluk ve arkadaşlığına özenerek gıpta etmişti çünkü iki Allah dostunun dostluğu haset edilmez onlara ancak gıpta edilir
Peygamberimiz buyuruyor "Yalnız şu iki kimseye gıpta edilir Biri, Allah’ın kendisine verdiği malı hak yolunda harcayıp tüketir , diğeri, Allah’ın verdiği ilimle hükmeder ve onu başkalarına öğreten kimsedir.” evet dua eder dua bekleriz Konyayı gezmek için sizleri şehrimize davet ederiz Konya ilahi aşkın iklimi ve Allah dostlarının şehri


Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL