Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
22. Bölüm

32 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Kutsal kitap incil

Yahudiye Kralı Hirodes  zamanında, Aviya bölüğünden Zekeriya adında bir kâhin  vardı. Harun soyundan gelen karısının adı ise Elizabet'ti.Her ikisi de Tanrı'nın gözünde doğru kişilerdi, Rab'bin bütün buyruk ve kurallarına eksiksizce uyarlardı

bütün halk topluluğu dışarıda dua ediyordu.Bu sırada, Rab'bin bir meleği buhur sunağının sağında durup Zekeriya'ya göründü.Zekeriya onu görünce şaşırdı, korkuya kapıldı.
Melek, "Korkma, Zekeriya" dedi, "Duan kabul edildi. Karın Elizabet sana bir oğul doğuracak, adını Yahya koyacaksın.

Sevinip coşacaksın. Birçokları da onun doğumuna sevinecek.O, Rab'bin gözünde büyük olacak. Hiç şarap ve içki içmeyecek; daha annesinin rahmindeyken Kutsal Ruh'la dolacak.


İsrailoğulları'ndan birçoğunu, Tanrıları Rab'be döndürecek.Zekeriya meleğe, "Bundan nasıl emin olabilirim?" dedi. "Çünkü ben yaşlandım, karımın da yaşı ilerledi." Melek ona şöyle karşılık verdi: Ben Tanrı'nın huzurunda duran Cebrail'im.
Seninle konuşmak ve bu müjdeyi sana bildirmek için gönderildim."

Ben Tanrı'nın huzurunda duran Cebrail'im. Seninle konuşmak ve bu müjdeyi sana bildirmek için gönderildim.İşte, belirlenen zamanda yerine gelecek olan sözlerime inanmadığın için dilin tutulacak konuşamayacaksın. Zekeriya'yı bekleyen halk, onun tapınakta uzun süre kalmasına şaştı.Zekeriya ise dışarı çıktığında onlarla konuşamadı. O zaman tapınakta ne  gördüğünü anladı Kendisi işaretler yapıyor, ama konuşamıyordu.

Zekeriya evine döndü.Bir süre sonra karısı Elizabet gebe kaldı ve beş ay evine kapandı.Bunu benim için yapan Rab'dir" dedi. "Bu günlerde benimle ilgilenerek insanlar arasında utancımı giderdi."

Tanrı, Melek Cebrail'i Celile'de bulunan Nasıra adlı kente, Davut'un soyundan Yusuf adındaki adamla nişanlı kıza gönderdi. Kızın adı Meryem'di Onun yanına giren melek, "Selam, ey Tanrı'nın lütfuna erişen kız! Rab seninledir" dedi.

Söylenenlere çok şaşıran Meryem, bu selamın ne anlama gelebileceğini düşünmeye başladı.Ama melek ona, "Korkma Meryem" dedi, "Sen Tanrı'nın lütfuna eriştin.

melek ona, "Korkma Meryem" dedi, "Sen Tanrı'nın lütfuna eriştin.Bak, gebe kalıp bir oğul doğuracak, adını İsa koyacaksın.
büyük olacak, kendisine 'Yüceler Yücesi'' denecek. Rab Tanrı O'na, atası Davut'un tahtını verecek.

Rab Tanrı O'na, atası Davut'un tahtını verecek.O da sonsuza dek Yakup'un soyu üzerinde egemenlik sürecek, egemenliğinin sonu gelmeyecektir."

Bak, senin akrabalarından Elizabet de yaşlılığında bir oğula gebe kaldı. Kısır bilinen bu kadın şimdi altıncı ayındadır.
Tanrı'nın yapamayacağı hiçbir şey yoktur."
Ben Rab'bin kuluyum" dedi Meryem,

O günlerde Meryem kalkıp aceleyle Yahuda'nın dağlık bölgesindeki bir kente gitti.Zekeriya'nın evine girip Elizabet'i selamladı Elizabet Meryem'in selamını duyunca rahmindeki çocuk hopladı. Kutsal Ruh'la dolan Elizabet yüksek sesle şöyle dedi: "Kadınlar arasında kutsanmış bulunuyorsun, rahminin ürünü de kutsanmıştır!Bak, selamın kulaklarıma eriştiği an, çocuk rahmimde sevinçle hopladı.İman eden kadına ne mutlu! Çünkü Rab'bin ona söylediği sözler gerçekleşecektir."

Güçlü Olan, benim için büyük işler yaptı. O'nun adı kutsaldır.Kuşaklar boyunca kendisinden korkanlara merhamet eder.


Bileğiyle büyük işler yaptı; Gururluları yüreklerindeki kuruntularla darmadağın etti.Hükümdarları tahtlarından indirdi, Sıradan insanları yükseltti.Aç olanları iyiliklerle doyurdu, Zenginleri ise elleri boş çevirdi.

sonsuza dek Merhamet etmeyi unutma

Elizabet'in doğurma vakti geldi ve bir oğul doğurdu.Komşularıyla akrabaları, Rab'bin ona ne büyük merhamet gösterdiğini duyunca, onun sevincine katıldılar.

Sekizinci gün çocuğun sünnetine geldiler. Ona babası Zekeriya'nın adını vereceklerdi.Ama annesi, "Hayır, adı Yahya olacak" dedi.babasına işaretle çocuğun adını ne koymak istediğini sordular.Zekeriya bir yazı levhası istedi ve, "Adı Yahya'dır" diye yazdı. Herkes şaşdı.

O anda Zekeriya'nın ağzı açıldı, dili çözüldü. Tanrı'yı överek konuşmaya başladı.Duyan herkes derin derin düşünüyor, "Acaba bu çocuk ne olacak?" diyordu. Çünkü Rab  onunla birlikteydi.

Çocuğun babası Zekeriya, Kutsal Ruh'la dolarak şu peygamberlikte bulundu:
İsrail'in Tanrısı Rab'be övgüler olsun! Çünkü halkının yardımına gelip onları fidyeyle kurtardı.

Sen de, ey çocuk, Yüceler Yücesi'nin peygamberi diye anılacaksın. Rab'bin yollarını hazırlamak üzere önünden gidecek Ve O'nun halkına, Günahlarının bağışlanmasıyla kurtulacaklarını bildireceksin.

Tanrımız'ın yüreği merhamet doludur  O'nun merhameti sayesinde, Yücelerden doğan Güneş , Karanlıkta ve ölümün gölgesinde yaşayanlara ışık saçmak Ve ayaklarımızı esenlik yoluna yöneltmek üzere Yardımımıza gelecektir."
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL