Hacı Bektaş Veli
(Erkek Dişi Sorulmaz)
Roman
Hüseyin TURHAL
Aşkın ve Hoşgörünün Destanı: Hacı Bektaş Veli Romanı
Yazar: Hüseyin TURHAL
13. yüzyıl Anadolu’su. Topraklar kanla, gönüller korkuyla sulanırken; bir derviş, Horasan’dan getirdiği Vahdet (Birlik) fel...
Bölüm 9: Şeriat Kapısı, Tarikat Penceresi Mekan: Sulucakarahöyük Dergâhı'nın Meydan Evi (Cem yapılan ana mekân). Zaman: Bektaş Veli’nin öğretisinin sistematikleştiği dönem. Dört Kapı ve Temel Atma Hacı Bektaş Veli'nin Dergâhı'nda sadece ilahi aşk değil, aynı zamanda düzen ve sistem de hüküm sürüyordu. Veli, insanların manevi yolculuğunu rastgele bir keşiften çıkarıp, adım adım ilerleyen, disiplinli bir sürece dönüştürmek istedi. Bu sürecin adı: "Dört Kapı Kırk Makam" idi. Bir akşam, dervişler ve çevredeki Türkmenler, Veli’nin huzurunda toplanmıştı. Veli, postuna oturduktan sonra söze başladı. Sesi, kışkırtıcı değil, davetkârdı. "Ey canlar! İnsanı Kâmil (Olgun İnsan) olmak, dört aşamalı bir yolculuktur. Her kapı, size yeni bir ders, yeni bir sır açar. Bu yolda sabır ve teslimiyet esastır." Veli, Anadolu inancının temelini atacak olan bu dört kapıyı tek tek izah etti: 1. Şeriat Kapısı: Bedenin Temizliği Odak: Dış kurallar, toplumsal düzen. Veli'nin Sözü: "Şeriat, evin kapısıdır. O, dışarıdan gelen tehlikeleri engeller, evin temiz kalmasını sağlar. Kul, önce topluma faydalı olmayı, yalan söylememeyi, eline, diline, beline sahip olmayı öğrenir." Bu kapı, Veli'nin felsefesinde, nefsini terbiye etmenin ve toplumsal huzurun ilk şartıydı. 2. Tarikat Kapısı: Gönlün Yolu Odak: Dervişlik, teslimiyet, zikir ve hizmet. Veli'nin Sözü: "Tarikat, evin içindeki yoldur. Kapıdan girdikten sonra o yolda yürümeyi öğrenirsiniz. Derviş, dünyanın süslerinden vazgeçer, benliğini kırar. Her hizmette Hakk’ı görmeyi, pirine, yoldaşına itaat etmeyi öğrenir." Bu kapıda ritüeller (cem, semah) ve manevi disiplin önem kazanır. 3. Marifet Kapısı: Bilgeliğin Işığı Odak: İrfan, hikmet, kendini tanıma. Veli'nin Sözü: "Marifet, evin penceresidir. Pencereden dışarı bakarsınız ve dünyanın ve kâinatın sırlarını anlamaya başlarsınız. Artık sadece kurallara uyan değil, o kuralların sebebini bilen olursunuz. 'Kendini bilen, Rabbini bilir' sözünün anlamı bu kapıda tecelli eder." Bu kapı, Bektaşi felsefesinin bilgece yaklaşımını temsil eder. 4. Hakikat Kapısı: Varlık Birliği Odak: Fanilikten kurtulma, Vahdet-i Vücud (Varlık Birliği). Veli'nin Sözü: "Hakikat, evin kendisidir. Artık pencereden bakmazsınız, evin her köşesi olursunuz. Kapılar ve pencereler kalkar. Hiçlik makamına ulaşırsınız. O makamda, yaratılan ile Yaratıcı arasındaki perde kalkar. 'Erkek dişi sorulmaz' sözü, en çok bu kapıda anlam kazanır; çünkü orada sadece insan ruhu vardır." Makamların İnceliği ve İnsanın Derinliği Her bir kapının, kendi içinde on makama (aşamaya) ayrılması, yani toplam Kırk Makam olması, Veli'nin bu sistemi ne kadar derinlemesine kurduğunu gösteriyordu. Bu Makamlar, bir dervişin ahlaki, psikolojik ve manevi gelişimini detaylıca ölçmeye yarıyordu. Veli'ye göre, bu makamları aşmadan bir üst kapıya geçmek mümkün değildi. Tarikat Kapısı'nda "hizmette kusur etmemek" makamını geçemeyen biri, Marifet Kapısı'nın bilgeliğine ulaşamazdı. Bu sistemin en kritik yönü şuydu: Bektaş Veli, Şeriatı reddetmiyordu; ancak onu bir başlangıç (Kapı) olarak görüyordu, son durak (Pencere) değil. Bir derviş sordu: "Pirim, o zaman Şeriat Kapısı'nda kalmak ne anlama gelir?" Veli cevapladı: "Şeriat Kapısı'nda kalmak, evin sadece kapısının önünde durmak demektir. Orada, düzen vardır ama Aşkın ateşi eksiktir. Tarikat Kapısı'na girmek, sadece 'yolun' içine girmektir. Ama asıl amaç, Hakikat'in tüm odalarını dolaşmaktır. Korkuyla ibadet edenler Kapı'da kalır. Aşkla hizmet edenler ise Hakikat'e ulaşır." Veli'nin Öğretisinin Farkı Bu sistem, Bektaş Veli'nin öğretisini, dönemin dogmatik ve şekilci dini anlayışlarından ayırıyordu. O, formdan öze, dıştan içe doğru bir yolculuk öneriyordu. Hacı Bektaş Veli, Dört Kapı Kırk Makam sistemiyle, Anadolu'nun manevi haritasını çizmişti. Bu harita, müridlerine sadece nasıl inanacaklarını değil, aynı zamanda nasıl yaşayacaklarını, nasıl çalışacaklarını ve nasıl bir insan olacaklarını gösteren evrensel bir kılavuzdu. Bu sistem, onun manevi mirasının temel direği haline gelecekti.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.