MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

ŞEHİT KAMİL VE ANASI DESTANI
Nafiz Tançağlar

ŞEHİT KAMİL VE ANASI DESTANI


ÞEHÝT KAMÝL VE ANASI DESTANI

-- Ana çýkmayalým dýþarý,
her tarafta Fransýz askeri var.
-- Hemen gidip geri geliriz, kimseye görünmeden…
-- Görürlerse kötü olur ana…
-- Kestirmeden görünmeden gideriz…
-- Tamam, ne yapalým ana…

Dar bir sokaktan geçerken,
Görüldü iki soysuz içerken…
Kamil ve anasýnýn yolunu kestiler,
Böðürdüler, neredeyse kustular…
Kamil ve anasý birden sustular…
Piçin birisi, elini uzattý…
Kamil önce baka kaldý.
Haydi Kamil’im,
Durma! Vur,
Þu itin kafasýný kýr…
Kamil,
Yerden bir taþ aldý…
Ýtin kafasýna berk çaldý…
Ýtin eli havada kaldý…
Havada kaldý namahremin eli,
Böðürürken dýþarý çýktý kafirin dili...
Çok þükür Allah’ým, çok þükür…
Piçin eli deðmedi,
" Ruhumun senden Ýlahi þudur ancak emeli:
Deðmesin ma’bedimin göðsüne na-mahrem eli;
Bu ezanlar -- ki þehadetleri dinin temeli --
Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli...M.Akif Ersoy
)
Deðmedi,
Deðmedi namahrem eli...
Anamýn bacýmýn baþ örtüsüne (türbana deðil!)
Eline saðlýk,
Elin dert görmesin Kamil’im…
Eli havada kalan gavur,
Sokak köpekleri gibi uludu…
Baþýndan kanlar akýyordu…
Diðer eþþoðlu önce þaþkýndý,
Sonra süngü batýrdý Kamil’in baðrýna…
Ah anam!
Dedi yýkýldý Kamil…
Baþý kanayan köpoðlu da
geldi batýrdý bir süngü…
Yýkýlan Kamil iyice yýðýldý kaldý…
21 Ocak 1920 Cuma
Mahalle Kozanlý

Ýki piç,
Durur mu hiç…
Sokaktan koþup çýktýlar,
Tarlalardan aþtýlar,
Tepe baþýna ulaþtýlar.
Onlarýn atalarý Frenkler,
iyi bilirlerdi Türk’ün kýrbacýný,
Ýyi bilirlerdi Katelonya’yý
Ve Attila’nýn kýrbacýný…

Kamil’in anasý,
Yanan yüreðiyle kapanmýþtý
Oðlunun üstüne…
Yüzündeki “ar” dý,
Bu haller o’na zordu…
Aðladý çýrpýndý…
Ne çare oðlu gitmiþti…
Kahveden koþup geldiler Antep erkekleri…
Bir yay gibi
Bir yarým ay gibi
durmuþlardý Kamil’in baþýnda…
Kamil’in anasý hýçkýrýklarýný býraktý,
Ayaða kalktý,
Antepli erkelere,
Parçalayýcý bir diþi kurt gibi baktý…
-- Daha ne yapmalarýný bekliyorsunuz?
Daha neyi yapmalýlar sizin bir þey yapmanýz için…
Kamil’in anasý erkeklere tek tek
Öfkeli öfkeli bakýyordu.
Biraz daha durdu..
Cevap gelmeyince;
onlarý can evinden vurdu.
-- Daha yetmedi mi ettikleri?
O zaman çýkarýn þu elbiseleri
Ben size zubun ve etek bulurum…
Giydiririm size etekleri…

Elbette giyemezdi bu etekleri…
Antep’in erkekleri…
Mahçuplardý Zeynep? Kadýna…
Baþlarý önde, yandaydý elleri…
Yumruklarýný sýktý her biri,
Gýcýrdýyordu diþleri…
Nihayet duyuldu sesleri…
-- Yetti artýk!..
Sabrýmýz tükendi artýk.
Savaþýmýz baþlamalý artýk…
Bunlar çok oldu artýk…
Birinci “yetti artýk” bu demekti…

Sonra yumruklarýný biraz kaldýrdýlar…
Kollarýný dirseklerinden kýrdýlar…
Diþlerini diþlerine vurdular…
Ve yine mýrýldandýlar…
-- Yetti artýk!..
Artýk sabrýmýz tükenmiþtir.
Artýk savaþ baþlýyor demekti
Bu , ikinci “yetti artýk”
Sonra…
Sonra…
-- Yetti artýk
diye üçünü kez haykýrdýklarýnda,
Sað ellerini yumruklar halinde
havaya kaldýrdýlar…
Durmadýlar saldýrdýlar…

Seðirttiler evlerine…
Orak, galiç,
Keser, çekiç,
Kazma, kürek,
Balta, nacak,
Kazma sapý,
balta sapý,
tek sýkýmlýk eski kýrmalý,
ne geçerse gavura vurmalý…
Artýk ne olursa olacak…
Düþman bu þehirde boðulacak…
Toplandý kalabalýk,
Yürüdü düþmaný gördükleri yerlere..
Düþmanlar kaçýp
Yabancý mektebin içine gittiler.
Kapýlarý da ardýndan kapattýlar.
“Duvarlar da yüksek
Okulda böyle duvara ne gerek?
Böyle duvar?!..
Böyle duvar?!..”
Antepliler,
Ýþte o zaman anladýlar?!..
“Niye böyle duvar?!...
Mektepte böyle duvar?!...
Meðer bu okul komuta merkeziymiþ onlarýn…
Meðer ki;
Yüzyýllardýr koynumuzda beslediklerimiz
Casusluk yapýyormuþ!...
Sizi nankör köpekler!...
Yüz yýllarca en güçlü olduðumuz zamanlarda bile,
Biz size karýþmadýk…
Ancak sizin yaptýðýnýz yanýnýza kalmaz…
Bu iþ böyle olmaz…”

Mektep sabaha kadar kuþatma altýnda tutuldu…
Fransýz komutan bir elçi gönderdi,
Ýki askeri þiddetle cezalandýracakmýþ melun…
Ýstenilen kadar da fidye verecekmiþ…
Teklif ettiði altýn liranýn miktarý
Ýki yüzmüþ…
Bunlarda ki ne iki yüzmüþ?...

Kamil’in anasýnýn ve de
Kamil’in babasýnýn cevaplarý hazýrdý…

“Benim oðlumun kaný satýlýk deðildir.
Ýki askeri de verseler istemem.
Ya diðer kadýnlar kýzlar ne olacak,
Artýk emniyette deðiliz.
Ya diðer civanlarýn
Canlarý ne olacak..
Son askerinize kadar buradan çekilinceye kadar
Mücadelemiz devam edecektir…”

Korku salmýþtý gavur piçi,
Gene geldi bir elçi…
“ Ey öfkeli Türk kadýný,
Fidyenin sen koy adýný*…”

Öfkeli, acýlý ve asil Türk kadýný,
Kocasýyla birlikte koydu fidyenin adýný ;


“Ýsteriz eksiksiz,sizin bütün askerleri
Sizinle olan hain, nankörleri… (nankör Ermenileri…)
Komutanýnýz da alsýn ailesini,
Dönsün ülkesine geri…”


* Adýný koymak ; Bir pazarlýkta, fiyatý belirlemek.
Yukarýdaki anlamý ; Fidyeyi en belirle demektir.

Hey Anglo,
Hey Sakson…
Hay Cermen..
Ey Frenk,
Sen kimsin?
Nedir Jandak, mandak
Sen gel de ;
Þu Türk anasýndaki asalete bak!..

“Ey genç Kamil,
Sen de þunu bil ;
Senin yaþlardaki yüzlerce gençle
Beraberim her gün…
Bol bol seni anlatýyorum onlara…
Hem de Gaziantep’ten çok uzakta
Mesela Ýstanbullarda…
Mesela Zonguldak’ta…
Hele “Gazi” Antep’teki
Öðrencilerime ezber ettirdim seni…
Seni anlatmak,
Gururlandýrýyor beni…
Biliyor musun?
Bu gün sýnýfta yine adýn geçti…
Biliyor musun?
Bu gün adýn bir çok yere verildi…
Benim köyüm de,
senin adýný taþýyan ilçeye baðlý…
“Gazi” Antepliler sana gönülden baðlý…”

Ýnsanlar gece boyunca dolaþtý…
Heyet-i Merkeziye sabaha kadar
Bütün evlere ulaþtý…

Sabahleyin güneþ doðunca,
Meydanlar mahþer günü gibiydi…
Kamil’in anasý baþtaydý…
O sabah tavýrlarý baþkaydý…
Vakarlýydý bir Baþ Katun gibi,
Sanýrdýn halkýn edibi…
Sanki Halide Edip Adývar’dý…
Yerlerine saklanmýþ düþmanda
Korku vardý…

Haykýrýyordu
Antep’in erkekleri…
“Kamil, kanýn yerde kalmayacak!...”
Duymuþtu bu sesleri…
Duymuþtu Kamilin anasý,
Öfkeliydi Zeynep? Bacý,
Attila’nýn torunlarýnýn,
Hazýrdý kýrbacý!...


Nafiz Tançaðlar
2 Kasým 2008 Pazar 21:00
Kocasinan/Bahçelievler/Ýstanbul

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.